Kozmetik ve Temizlik Ürünleri Sanayicileri Derneği (KTSD) Başkanı Ahmet Pura,, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2018'in, 2017'de olduğu gibi kozmetik sektörü açısından zorlu bir yıl olduğunu ifade ederek, 2016'da kozmetik ürünleri satışında kredi kartına taksit imkanının kaldırılmasının, hala sektörün önündeki engellerden biri olduğunu söyledi.
Bazı ülkelerden kozmetik ürün ve ham maddeleri ithalatına 2017 yılında getirilen ek gümrük vergilerinin de sektöre bazı olumsuz etkileri olduğuna işaret eden Pura, şunları kaydetti:
"Beden sağlığı adına önemli olan ağız ve diş sağlığı ürünlerinden diş fırçalarına 2017 yılından itibaren sürdürülen koruma önlemi kapsamındaki ek vergi yükümlülükleri, dolar kurunda yaşanan artışlar nedeniyle koruma önleminin yürürlüğe girdiği tarihten itibarıyla yüzde 55 oranında artmıştır. Bu durum, diş fırçası raf satış fiyatlarının da artmasına neden olarak tüketiciye ek maliyetlerin yansımasına neden olmaktadır. Ayrıca, her konumda TL'ye dönüşüm yapıldığı bu ortamda, bu uygulamanın iptali veya en azından ek verginin TL'ye döndürülmesi akılcı olacaktır. 2018 yılında özellikle kozmetik ürünlerinin çatı mevzuatı ve bu mevzuatın uygulanmasında yapılan değişiklikler ve de değişiklik taslakları sektörümüzün nefesini kesmekte."
"Sektör dış ticaret açığının kapatılmasına katkı sağlamakta"
Ahmet Pura, TÜİK dış ticaret verilerine göre, 2017'de kozmetik ihracatının yaklaşık 840 milyon dolar olduğunu, geçen yılın 10 aylık döneminde ise bu rakamın yaklaşık 700 milyon dolar seviyesinde bulunduğunu, 2018 sonuna kadar 2017 seviyelerine ulaşılacağını kaydetti.
2017 yılında yaklaşık 790 milyon dolar olan ithalatın, geçen yılın 10 aylık döneminde yaklaşık 630 milyon dolar seviyesinde gerçekleştiğini ifade eden Pura, 2018 sonunda ise bu rakamın 2017'deki ithalat değerinin altında kalacağını söyledi.
Pura, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Dünyanın farklı bölgelerinden 140'ın üzerinde ülkeye önemli ölçüde ihracat yapan sektörümüz, ülkemizin dış ticaret açığının kapatılmasına da katkı sağlamaktadır. 2017 sonu itibarıyla iç pazarda 9,4 milyar liralık pazar büyüklüğünü temsil eden sektörümüzün, 2018 yılında yüzde 20 civarında büyüme kaydederek 11,3 milyar lira civarında büyüklüğe ulaşacağı tahmin edilmektedir. 2019 yılı için ise TL bazında yüzde 15 büyüme beklenmektedir. Bu büyümeler, olumlu görünse de enflasyondan arındırılmış şekli ile süreçte bir önceki yılı yakalama endişesi bir gerçeğimizdir. 2016 yılından bugüne yaşanan taksit yasağı, ek vergi yükümlülükleri ve son dönemdeki mevzuat dışı uygulamalara çözüm getirilmesi halinde sektörümüzün 2019 yılında üzerindeki olumsuz etkilerden arınarak, gelişme ve büyüme ivmesini artırarak, kozmetikçe 'güzelliklerle' gelişeceğine inanıyoruz."
"Vazgeçilmez bir kategori haline geldi"
Boyner Büyük Mağazacılık Kozmetik Direktörü Dilek Çağlayan Değirmenci de Türkiye'de kişisel bakım trendinin her geçen yıl yükseldiğine dikkati çekerek, müşterilerin marka değeri yüksek ürünlere gösterdiği yoğun ilgiden bu trendi gözlemlediklerini kaydetti.
Değirmenci, "2018 yılındaki ekonomik gelişmeler ve kozmetik sektöründe satın alma alışkanlıklarını değiştiren uygulamalara rağmen sektörümüz, beklentilerin üzerinde iyi bir yıl geçirdi. Kozmetiğin kadınlar kadar erkekler için de vazgeçilmez bir kategori haline geldiğini söyleyebiliriz." dedi.
Yılbaşı dönemi kampanyaları ve yeni yıl hediye alışverişleri ile aralık ayında kozmetik sektörünün yeniden ivme kazandığına işaret eden Değirmenci, 2018 sonunda yüzde 30-40'ların üzerinde büyüme beklediklerini, 2019'da da büyüme trendinin devam edeceğini söyledi.
Değirmenci, şunları söyledi:
"Türkiye'de kozmetik sektörü olarak gideceğimiz daha çok yol var. Kozmetik harcaması ortalamasında hala birçok Avrupa ülkesinin gerisindeyiz. Biz bu konuda sektörün lider oyuncusu olarak sorumluluk üstleniyoruz. Amacımız, Türkiye'de lüks kozmetiği hak ettiği noktaya taşımak. Ulaşılabilir fiyatlarla lüks kozmetik dünyasının renkli kapılarını herkese açacağız, kozmetik sektörünü büyüten perakendeci olacağız.
Boyner, 2019 yılında kozmetik alışverişinin en çok tercih edilen adresi olma kimliğini güçlendirerek sürdürdü. Pazarda genelde yüzde 40'a yakın, parfümde ise yüzde 50-60 oranında pazar payına ulaştık. Lüks kozmetiğe avantajlı fiyatlarla ulaşabilme olanağı ile birlikte uzmanlar eşliğinde verdiğimiz özel servis sayesinde tüketimde önemli bir artış yaşanmasını sağladık."