İstiklal Marşı, emperyalist devletlere karşı verilen İstiklal Harbi ve sonrasında kazanılan muhteşem zaferle milletin hayata, varlığa ve kendi benliğine ilişkin manifestosu olduğunu söyleyen Eğitim Bir-Sen Bursa 1 No’lu Şube Başkanı Ramazan acar, “İstiklal Marşı’nın TBMM’de millî marş olarak kabul edilmesinin 99. yılını aynı ruh ve bilinçle idrak ediyoruz. Vatanımıza, milletimize en alçak ve hain saldırıların yoğunlaştığı günümüzde bin yıldır yaşanan imanın şuuru, milletin bağımsızlık ve onur savaşının destansı şiiri olan İstiklal Marşı’nı korkmadan, ezelden beridir hür yaşamış olmanın asaleti ve yurdumuza alçakları uğratmama kararlılığıyla kükremiş sel gibi bendimizi çiğneyip aşarak, dağları yırtarak, enginlere sığmayarak, iman dolu göğsümüz ve serhaddimizle güncelleyerek mücadeleye devam ediyoruz, edeceğiz.” Dedi.
“MEHMET AKİF ERSOY HEPİMİZ İÇİN MÜSTESNA BİR DEĞERDİR”
İman ve istiklal şairi olarak Mehmet Akif Ersoy, milletin değerleriyle kendi ahlakını birleştirmiş muhteşem bir şahsiyet olarak belirten Acar, İstiklal Marşı ile Mehmet Akif, bu milletin kalıcı, kök değerine dönüştüğünü söyledi. Hürriyet aşkını ve istiklal mücadelesini merkeze alan Akif, milletin kalbinde, gönlünde, tertemiz hatırasında, fikrî hafızasında müstesna bir yer edindiğini de hatırlatan Acar, “Ömrü boyunca haksızlığa, hukuksuzluğa, esarete, cehalete, tefrikaya karşı imanın, ahlakın, istiklalin, hürriyetin, kardeşliğin mücadelesini vermiş şahsiyet olarak, hepimiz için müstesna bir değerdir. Millî hasletlerimiz, Akif’in mısralarında en veciz biçimiyle ortaya konulmuştur. İstiklal Marşı, güçlü bir tarihsel şuur ve gelecek tasavvuru içermektedir. Tanımladığı milleti dünya ve tarih gerçekliğiyle yüzleştirmekte, daha sonra dünyaya ve tarihe yön verecek değerlerin yaşatılması ileri hedef olarak gösterilmektedir. O nedenle, bu marşın edebi ihtişamının yanı sıra sosyolojik, tarihsel, ruhsal, ontolojik, siyasal, stratejik önemi de varoluş idealimiz ve iddialarımız bakımından çok kıymetlidir. Akif, bizi biz yapan değerleri son derece yüksek düzeyli bir ustalıkla ruhumuzu nakış nakış dokumuştur. Bu vatan bu rüzgârla, rüzgâr bu bayrakla, bayrak marşla, marş ezanla, ezan vatanla, millet bunların hepsiyle vardır ve anlamlıdır.” Dedi.
“İSTİKLAL MARŞI VAROLUŞUMUZUN TEMEL DEĞERİ DAYANAĞIDIR”
Açıklamasına, “kelimeleri sözlüklerden alınan bir dille değil de şehitler dünyasının müteal diliyle ve her kelimesi kanla, ateşle yazılmış gibidir” diyerek devam eden başkan Acar, İstiklal Marşı için, “Yazılacak değil, ancak yaşanacak bir destandır. Bu yüzden Mehmet Akif, hem ‘Allah bir daha bu millete İstiklal Marşı yazdırmasın’ diyerek o süreçte yaşanan imkânsız zorlukları hem de ‘bir daha böyle bir şiir yazamayacağını’ söyleyerek marşın duygu yoğunluğunu ve sanatsal eşsizliğini ifade etmiştir.
İstiklal Marşı, Türkçe’nin bütün inceliklerine ve ifade kudretine sahiptir. Her mısra, millî ruhu esarete karşı kuvvetli bir özgürlük ateşiyle harekete geçirmiştir, geçirmektedir.” Dedi.
Açlığın, yoksulluğun, hastalıkların, ölümlerin düşman zulmüyle yan yana, kol kola gezdiği o imkânsızlık zamanlarında, istiklalinden, istikbalinden, bayrağından, ezanından, birliğinden taviz vermemiş olan milletin, emperyalizmin bölgemizde her gün bir yeni esaret ve yeni bir vesayet kurgusu denediği saldırıları karşısında gerekirse İstiklal Marşı’nı yeniden yazmayı göze alarak asla pes etmeyeceğine dikkat eden Ramazan Acar, “İstiklal Marşı yazmak demek, iman için, onur için, gelecek nesiller için kan, ölüm, ateş denizinden geçmek, geçmeyi göze almak; çocuklarımızın geleceği, mutluluğu için bugünümüzü ve canımızı feda etmeyi göze almak demektir. Bir hilal uğruna güneşler batırmaktır. İstiklal Marşı’nı tekrar yazmayı temenni etmeyiz lakin bilinmelidir ki, hür iradesiyle bağımsız ve onurlu yaşamak bu marşı yazmayı göze alanların hakkıdır.” söyledi.
15 Temmuz ihanetiyle içeriden, Irak, Suriye, Mısır, Libya ve Akdeniz meseleleriyle dışarıdan sınandığımız gelişmelerle Türkiye kuşatılmak, ülkenin bağımsızlığına darbe indirilmek istendiğini vurgulayan Acar, “Bilinmelidir ki, yedi düvele haddini bildiren millî ruh ve özürlük aşkı, İstiklal Marşı ile yaşanılır kılınmaya devam etmektedir, edecektir. Bu ruh, bu topraklarda yaşadığı müddetçe asla vesayete de esarete de geçit verilmeyecektir. Eğitim-Bir-Sen olarak, onurlu yaşamanın, karakteri özgürlük olan milletlerin hakkı olduğunu biliyor, gür bir sedayla “Hakkıdır hür yaşamış bayrağımın hürriyet/ Hakkıdır hakka tapan milletimin istiklal” diyerek sözlerini sonlandırdı.