Bu sorulara yanıtını da net olarak ortaya koyan Parti, iktidara talip olan siyasi partilere "Bağımsız bir ülke istiyor musunuz? Laiklikten yana mısınız? Sömürüye karşı mısınız? İnsan haklarından ne anlıyorsunuz?" gibi sorular yöneltiyor.

TKP'nin açıklaması şöyle:

Yaklaşık 20 yıldır AKP’nin yönettiği bir ülkede yaşıyoruz. İktidara geldiğinden bu yana AKP’yi istemediğimizi haykırıyor, bulunduğumuz her yerde eşit ve özgür yaşayacağımız bir ülke için mücadelemizi yükseltiyoruz. Yüreği eşitlik için, ülkenin aydınlık geleceği için atan dostlarımızla birlikte.

Şimdi Türkiye yine kritik bir eşikte. Parlamento muhalefetine göre geçiş dönemindeyiz… Kimin hangi koltuğa yerleşeceğinden, seçmeni en kolay etki altına alacak propaganda dilinin belirlenmesine kadar hummalı bir çalışma sürdürüyor partiler.

Bu ülkenin geleceğini önemsiyoruz. Sulandırılmış tartışmalara, incir çekirdeğini doldurmayacak polemiklere yer olmamalı siyasette. Oysa kim ne yapmak istiyor, kim kiminle neden ittifak kuruyor sorularının yanıtlanmadığına, ilkesiz birlikteliklerin kurtuluş reçetesi olarak sunulduğuna üzülerek tanık oluyoruz. AKP eliyle felaketin eşiğine getirilen Türkiye’nin sorunları ancak ciddiyet, açıklık, samimiyet ve sadelikle çözülebilir.

İşte bu nedenle Türkiye Komünist Partisi ülkemize ve halkımıza sorumluluğu gereği, iktidara talip olan siyasi partilere ve siyasetçilere soruyor:

BU ÜLKEYİ NASIL YÖNETECEKSİNİZ?

Bizim hedeflerimiz, sürdürdüğümüz mücadele karışık ve dolambaçlı değil, son derece sade. Sorularımızı da bu basitlikle hazırladık. Türkiye’yi yönetmeye talip olan siyasi partilerden de bu sorulara açık ve dürüst yanıtlar bekliyoruz:

Bağımsız bir ülke istiyor musunuz?

Emperyalistlerin sözde demokrasi ve özgürlük adına geliştirdikleri projelerin karşısında mısınız? Ülkemizdeki NATO ve ABD üsleri kapanacak mı, NATO’dan çıkacak mısınız? AB ile bağımlılık ilişkisini durdurmaya, ülkeye her açıdan zarar veren üyelik başvurusunu geri çekmeye hazır mısınız?

Laiklikten yana mısınız?

Tarikatlar ve gerici vakıfları kapatmaya hazır mısınız? Ülkenin eğitim sisteminin çöküşünü hızlandıran imam hatipler açık kalmaya devam edecek mi? Diyanet İşleri Başkanlığı varlığını sürdürecek mi, zorunlu din dersi kaldırılacak mı? Kamu kurumlarının dini referanslarla yönetilmesini yasaklayacak mısınız?

Sömürüye karşı mısınız?

Ülkemizi yağmalayan, insanlarımızın yoksullaşmasına neden olan büyük sermaye gruplarının karşısında yer almaya hazır mısınız? Yerli ve yabancı sermaye gruplarına peşkeş çekilmiş kaynakları devletleştirecek misiniz? Yoksulluk ve işsizliğin özel sektörün, piyasa ekonomisinin egemen olduğu bir düzende çözülebileceğine gerçekten inanıyor musunuz?

İnsan haklarından ne anlıyorsunuz?

Herkes eşit haklara sahip olacak mı? Herkese iş sağlanacak mı? Herkes kira ödemediği ve insanca yaşayacağı bir eve sahip olacak mı? Sağlık ve eğitim hizmetleri eşit ve bedelsiz sağlanacak mı? Isınma, aydınlanma ve ulaşım hakkını bütün topluma bedelsiz sunmak için bir hazırlığınız var mı?

TKP’NİN BU SORULARA YANITI NETTİR 

NATO’dan çıkılacak, bütün yabancı üslere el konacak. Avrupa Birliği üyelik süreci sonlandırılacak.

Dinin siyaset, yargı ve devlet işlerindeki etkisi tamamen kaldırılacak. Toplumsal yaşamın hiçbir alanının dini kurallar üzerinden tanımlanmasına izin verilmeyecek.

Yerli ve yabancı tekellere ait işletmeler devletleştirilecek.

İşsiz kalmayacak. Sanayi ve tarımda üretim toplumsal çıkarlar doğrultusunda yeniden planlanacak.

Türkiye’nin öncelikle her açıdan kendine yeten bir ülke haline gelmesi hedeflenecek ve sağlanacak.

Temel insan haklarının tamamı güvenceye alınacak, hiçbir yöneticinin dokunulmazlığı olmayacak.

Sağlık ve eğitim eşit ve parasız olacak. Özel hastane ve okulların tamamı devletleştirilecek. Herkesin insanca yaşayacağı bir evi olacak. Isınma, aydınlanma, su, toplu taşıma ücretsiz olacak.

Ülkeyi yönetmeye talip olan siyasi partilere bir kez daha soruyoruz: TKP’nin yanıtlarına hangi açıdan itiraz ediyorsunuz? Ediyorsanız çözüm önerileriniz nedir? Bir itirazınız yoksa iktidarınızda bu yanıtlar doğrultusunda adımlar atabilecek misiniz?

Türkiye’nin geleceğini düşünüyorsanız, bu konuda samimiyseniz bu sorulara yanıt vermelisiniz. Halkın bir kez daha yönetimden dışlanacağı bir sistemden çıkılması konusunda samimi iseniz, bu sorulara yanıt vermelisiniz. Ülkenin geleceği bu soruları ikirciksiz yanıtlayanlar tarafından kurulacaktır.