ANKARA(AA) - Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) Başkanvekili ve 2. Daire Başkanı Mehmet Yılmaz, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

HSK Başkanvekili Yılmaz, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) bağlantısı nedeniyle işlem gören hakim ve savcı bulunup bulunmadığının sorulması üzerine, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından 4 bine yakın hakim ve savcının ihracına karar verdiklerini hatırlattı.

Kurul'da FETÖ nedeniyle hala işlemleri devam eden hakim ve savcılar bulunduğunu söyleyen Yılmaz, "Şu anda hala gelen şikayetler var. Bunlar Teftiş Kuruluna havale edildi, onların yürüttüğü soruşturmalar var." dedi.

Kaç hakim ve savcı ile ilgili işlem yürütüldüğünün sorulması üzerine Yılmaz, şu anda tam sayı vermenin mümkün olamayacağını belirterek, şunları kaydetti:

"Hala Genel Kurul'da çalışmaları devam edenler var. Şunu diyemem; 'bitti'. Bitmesi mümkün değil zaten. Sürekli etkin pişmanlık nedeniyle, itiraflar yoluyla gelenler oluyor. ByLock içerikleri çözülüyor, bu sebeple gelenler oluyor. Farklı ihbarlar yoluyla gelenler oluyor. Onlar hep değerlendiriliyor, soruşturuluyor. Sürekli çalışma var. Şimdi daha rahatız. Teftiş Kurulu bu iddiaları değerlendiriyor, gerekli araştırmaları, çalışmaları yapıyor. Evvela ihbarın ciddiyeti kurulumuz tarafından değerlendiriliyor. Ciddi bulunanlar, daha geniş araştırma için Teftiş Kuruluna veriliyor. Teftiş Kurulu daha geniş bir araştırma sonunda delilleri çok ciddi bulursa Genel Kurula indiriyoruz, burada değerlendiriyoruz. Zaten Genel Kurul'daki iltisak ve irtibat noktasındaki yetki devam ediyor. Üç yıl boyunca devam edecek. 'Üç yıl boyunca devam edecek' demek, bu çalışmalar zaten devam ediyor demek."

Başkanvekili Mehmet Yılmaz, adli yargıda bin 957, idari yargıda 126 hakim ve savcı adayının görev yerlerinin 16 Ekim'de çekilecek kurayla belirleneceğini, avukatlıktan geçirilen 400 hakimin daha göreve başlayacağını bildirdi.

Yılmaz, sayısal olarak iyi noktaya gelindiğini ancak asıl sıkıntının kıdemli hakim ve savcı sayısında olduğunu söyledi.

İstinaf mahkemelerinin çalışmaya başlamasıyla yasa gereği birçok kıdemli hakimin buralarda görevlendirildiğini hatırlatan Yılmaz, bu nedenle ilk derece yargıda kıdemli hakim sayısının düştüğünü vurguladı.

Bu durumun hızla telafi edildiğini dile getiren Yılmaz, her terfi döneminde 100-150 civarında hakim savcının birinci sınıfa yükseldiğini anlattı.

Yargılamada hedef süre uygulamasıyla ilgili de konuşan Yılmaz, bunun Adalet Bakanlığının çok ciddiyetle üzerinde çalıştığı bir proje olduğunu, belirlenen hedef sürelerin hakimler için önemli bir skala olacağını kaydetti.

Denetimlerde bu sürelerin irdeleneceğini belirten Yılmaz, "Hakimden, savcıdan kaynaklanan gecikmelerin böylece önüne geçilmiş olacak. Yargılama eğer hakim, savcı dışındaki konular nedeniyle gecikiyorsa zaten onlara kusur bulmamız mümkün değil. Bizim derdimiz, hem hakim dışı yargılamayı geciktirecek sebeplere çare bulmak hem de hakim ve savcılardan, yargının kendi içindeki sorunlardan kaynaklanan gecikmeleri ortadan kaldırmak." diye konuştu.

Her davanın birbirinden farklı olduğunu, farklı zamanlarda sonuçlandırılabileceğini aktaran Yılmaz, "Yeter ki hakimden kaynaklanan nedenlerle süre uzamasına sebep olmayalım. Bizim hedeflediğimiz o. Yoksa tanığı Almanya'dadır, dinlenecektir, Almanya'ya talimat yazarsın, o geç gelir, süre aşar. O demek değildir ki süre aşıldı. Bu süreler, bizim için önemli referans süreler ama her davanın, aynı neviden de olsa farklı özellikler içerebileceğini unutmayacağız. Adaletten taviz vermeyen hızlı yargılamaya da sistemimizi inşallah kavuşturmuş oluruz." ifadelerini kullandı.