İSTANBUL (AA) - SUHEYB ABİD - Hamas Siyasi Büro Üyesi ve Filistin Meclisi'ndeki Hamas'a bağlı Değişim ve Islah Bloku Başkanı Mahmud ez-Zehhar, Filistin halkına destek toplamak amacıyla üç kıtayı kapsayacak şekilde ziyaretler gerçekleştireceklerini, ilk duraklarının da Türkiye olduğunu belirtti.

Hamas'a bağlı Değişim ve Islah Bloku milletvekillerinin bulunduğu Filistinli heyetle İstanbul'a gelen Zehhar, Avrupa, Afrika ve Asya ülkelerini kapsayacak ziyaretin yanı sıra Filistinli gruplar arasındaki uzlaşı, İsrail'le ateşkes, Gazze'deki insani durum ve Yüzyılın Anlaşması planı gibi Filistin meselesine dair konulara ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulundu.

Heyetin 3 kıtayı kapsayan ziyareti çerçevesinde gidilecek ülkelerin isimlerini herhangi aksaklık yaşanmaması için vermediklerini söyleyen Zehhar, "Turumuza, Türkiye'den başladık. Doğu Avrupa, Afrika ve Asya ile devam edeceğiz. Ziyaretlerimiz genel olarak, Filistin mücadelesini destekleyen halkların ülkelerine olacak." dedi.

Bu ziyaretle amaçlarının, Filistin halkı ve direnişine destek toplamak, Filistin Yasama Meclisinin meşruiyetini vurgulamak olduğunu ifade eden Zehhar, ayrıca seçimle göreve gelmeyen diğer Filistin heyetlerinin meşru olmadığına dikkati çekmek istediklerini söyledi.

Filistinli gruplar arasındaki uzlaşı çabaları

Filistinli gruplar arasındaki uzlaşı dosyası hakkında değerlendirmelerde bulunan Zehhar, uzlaşının tamamlanması için öneriler içeren Mısır'ın kartlarına karşılık Hamas'ın da kendi kartlarını hazırladığını ifade etti.

Zehhar, ayrıca Hamas'ın genel seçimlere hazır olduğu ve alınacak sonuçları saygıyla karşılayacağını vurgulayarak, şunları ifade etti:

"Geçen seçimlerde çoğunluğu elde ettik. Programımız başarıya ulaştıktan ve diğer programlar başarısız olduktan sonra Filistin halkının gerçek temsilcileri olacağımızı düşünüyorum."

İsrail'le ateşkesin yansımaları

Zehhar, İsrail'le ateşkes çabalarına da değinerek, Mısır, Katar ve Birleşmiş Milletler'in (BM) birkaç aydır İsrail'le Filistinliler arasında bir anlaşma sağlanması için çaba sarf ettiğini söyledi.

"Bu çabalar Gazze'nin İsrail sınırı yakınlarında düzenlenen gösterilerin sonlandırılması karşılığında, İsrail'in Gazze'ye uyguladığı ablukanın hafifletilmesini hedefliyor." diyen Zehhar, ateşkesin, direniş grupları açısından olumlu yansımaları olurken, Tel Aviv yönetimi açısından ise İsrail Savunma Bakanı Avigdor Liberman'ın istifası gibi olumsuz yansımaları olduğuna dikkati çekti.

Katar'ın Gazze Şeridi'ne yönelik desteği

Doha yönetiminin, Gazze Şeridi'ndeki insani krize yönelik desteğinden de övgüyle söz eden Zehhar, Gazze'yi ziyaret eden herkesin kara yolları, altyapı gibi projelerle Katar'ın bölgedeki varlığını hissedeceğini dile getirdi.

Zehhar, Katar'ın çalışmalarının hem resmi hem de halk düzeyinde takdir edildiğine işaret ederek, İsrail'in karşı çıkmasına rağmen Katar'ın son olarak Gazze'deki Filistinlilerin maaşlarının ödenmesi konusuna maddi destek sağladığını aktardı.

"Yüzyılın Anlaşması, nabız yoklamadan ibaret"

Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump'ın, Filistin-İsrail çatışmasına kendince "çözüm bulmak" için gündeme getirdiği "Yüzyılın Anlaşması" projesine de işaret eden Zehhar, bu planı kesinlikle reddettiklerini vurguladı.

Zehhar, "Şu ana kadar Yüzyılın Anlaşması'yla ilgili ortaya atılan her şey, nabız yoklamadan ibaret." ifadelerini kullandı.

ABD yönetimiyle doğrudan ya da dolaylı olarak herhangi bir iletişimleri bulunmadığını söyleyen Zehhar, "Yüzyılın Anlaşması" konusunda, endişe uyandıran noktanın, direniş güçlerinin ödün vermesi değil İsrail ile ilişkilerinde karşılığı olmaksızın her alanda normalleşmeye giden Arap ülkeleri olduğunu ifade etti.

Zehhar, ayrıca Hamas'ın, ABD ile doğrudan ya da dolaylı bir temas içerisinde olduğu yönündeki haberleri de yalanladı.

Arap ve Müslüman ülkelerin İsrail'le normalleşme süreci

Bazı Arap ve Müslüman ülkelerin, İsrail'le normalleşmesini kınayan Zehhar, sözlerine şöyle devam etti:

"İsrail'le normalleşme, halklara karşı işlenen bir suçtur. Çünkü bu ülkelerin halkları, 1948'de işgalci devletin kurulmasını önlemek için savaşçılar gönderdi. Tüm bu yaşananlardan sonra halihazırda İsrail ile normalleşme yaşanıyor. Bu konuda, kendi halklarına sorsalar olumsuz cevap alacaklarına eminim."

Esir takası konusu

Hamas'ın elindeki İsrail askerleri konusunda, yeni bir gelişme olmadığını ifade eden Zehhar, bu konuda şu ana kadar ciddi bir müzakereye başlanmadığını dile getirdi.

Zehhar, 2011'de Gilad Şalit karşılığında yapılan ve bin 27 Filistinli tutuklunun serbest bırakıldığı esir takası anlaşmasını hatırlatarak, İsrail'in bu anlaşmaya saygı duymadığını belirtti.

Tel Aviv yönetiminin, anlaşma kapsamında serbest bıraktığı çok sayıda Filistinliyi yeniden gözaltına aldığını söyleyen Zehhar, Hamas'ın bu Filistinlilerin serbest bırakılması konusunda ısrarcı olduğunu vurguladı.

Zehhar, son olarak ABD'nin Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Salih el-Aruri hakkında bilgi verene 5 milyon dolar ödül verilmesi kararı hakkında da şu ifadeleri kullandı:

"Aruri, özgürlük için mücadele eden biri. Aruri, ne uyuşturucu ne de silah taciri. Kaçakçılık da yapmıyor. Bu adım, ikiyüzlülükten ibarettir."