Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Esed rejiminin İdlib'deki saldırılarının arttığını ve Rusya'dan beklentilerinin "rejimin durdurulması" olduğunu belirterek, "Rusya'dan bir heyeti bekliyoruz. Daha sonra ihtiyaç olursa liderler bir araya gelecekler. Amacımız, burada çatışmanın durdurulmasıdır." dedi.
Çavuşoğlu, Türk Konseyi Dışişleri Bakanları Olağanüstü Toplantısı'na katılmak üzere bulunduğu Bakü'de basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
İdlib'de rejimin saldırganlığının tüm dünyada endişe yarattığını dile getiren Çavuşoğlu, buradaki yüz binlerce insanın evlerini terk etmek zorunda kaldığını söyledi.
Çavuşoğlu, 2 bine yakın sivilin rejim tarafından öldürüldüğüne dikkati çekerek, Suriye'de kalıcı ateşkes ve siyasi çözüm için rejimin garantörü Rusya ve İran ile Astana, Soçi, Ankara, Moskova ve Tahran'da üçlü formatta çok çalıştıklarını anımsattı.
Sahada sükunetin sağlanması konusunda bu görüşmelerin faydasını da gördüklerine değinen Çavuşoğlu, buna karşılık, son zamanlarda İdlib'de rejimin saldırganlığının herkesi rahatsız ettiğini vurguladı.
Çavuşoğlu, "rejimin garantörlerinden Rusya'dan beklentilerinin, 'rejimin durdurulması' olduğunu" vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
"Bu konuları bugüne kadar birlikte çalıştığımız Rusya ile de görüşüyoruz. En son Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Ben de oradaydım. Açık açık tüm sorunlar konuşuldu ve birlikte çalışma konusunda yine bir karar çıktı. Şimdi Rusya'dan bir heyeti bekliyoruz. Bu heyetin çalışmalarından sonra ihtiyaç olursa liderler, Cumhurbaşkanımız Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin bir araya gelecekler. Amacımız burada çatışmanın durdurulmasıdır."
İdlib'de sahada hedeflerinin Rusya olmadığının altını çizen Çavuşoğlu, "Türkiye olarak Rusya ile neden çatışalım? Burada saldırıyı yapan kimdir? Rejimdir. Bizim askerlerimize saldıran rejimdir. Bizim orada Soçi mutabakatı noktasındaki gözlem noktalarımızı taciz eden rejimdir." şeklinde konuştu.
Çavuşoğlu, rejimin saldırganlığına devam etmesi durumunda Türkiye'nin karşılığını yine vereceğini vurguladı.
İnsani dramın sona ermesi için de gerekenlerin yapılmasının önemine işaret eden Çavuşoğlu, bunun sadece Türkiye'nin sorumluluğunda olmadığına dikkati çekti.
İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı'ndaki uçak kazasına değinen Çavuşoğlu, vefat edenlere Allah'tan rahmet, yaralılara geçmiş olsun dileklerini ileterek, Sağlık Bakanlığı ve diğer tüm ilgili kurumların konuyu yakından takip ettiğini söyledi.
Katıldığı toplantıyı da değerlendiren Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Türk Konseyinin daha da güçlü olmasını istiyoruz. Kurumsal yapısını güçlendirirken dünyada da daha görünür olmasını istiyoruz. Bu sebeple sekretarya ve üye devletlerden önemli görüşler geldi. Hem sekretarya hem de kıdemli memurlarımıza yetki vererek bu konularda çalışmalara devam etmelerini istedik. New York'ta Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu marjında yine dışişleri bakanları olarak bir araya geleceğiz. Zirveden önce bu çalışmaları tamamlayarak bu sene Türkiye'de gerçekleşecek Türk Konseyi Zirvesi'nde bu yeni fikir ve çalışmaları liderlerin onayına sunmuş olacağız."
"Azerbaycan'ı ömrüm boyunca savunacağım"Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından kendisine verilen "Dostluk" nişanıyla ilgili değerlendirmede bulunan Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"Aliyev'in takdirine mazhar olmak bizim için onurdur. Onun için kendilerine bir kere daha minnettarlığımı bildirmek isterim. Sayın Cumhurbaşkanı konuşmasında hem Türkiye hem dış politikadaki çalışmalarımız ve de bugüne kadar Azerbaycan'ı savunduğum için, Azerbaycan-Türkiye ilişkilerine katkı sağladığım için bu nişanı vermeyi uygun gördüklerini söylediler. Bu da bizim için onurdur. Biz görevimizi yapıyoruz. Tıpkı bir Azerbaycan vatandaşı ya da yetkilisi gibi Türkiye'de de her bir vatandaş ve yetkili Türkiye'nin hakkını savunduğumuz kadar Azerbaycan'ın da haklı davasını, hakkını savunuyoruz. Azerbaycan da aynısını yapıyor. Azerbaycan bizim olmadığımız yerlerde başta Aliyev olmak üzere bizim hakkımızı en az bizim kadar savunuyor."
Çavuşoğlu, bu nişanın kendisi için bir onur olduğunu belirterek, "Her ne kadar görevimiz olsa da yaptığımız çalışmaların farkında olması bizleri mutlu etti." şekline konuştu.
Bundan sonraki süreçte de Azerbaycan'ın haklarını savunmaya devam edeceklerini dile getiren Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Biz iki devlet, bir milletiz. Bir milletsek bunun gereğini yapmamız lazım. Siyasi hayatımda her zaman kardeş ülkelerin, özellikle de Azerbaycan'ın hakkını savunmaya çalıştım ama sadece siyasi hayatımda değil bundan sonra ömrüm boyunca da kardeş Azerbaycan'ın tüm haklı davasını her yerde savunmaya devam edeceğim. Türkiye kadar Azerbaycan için de hizmet etmeğe devam edeceğim."