MERSİN (AA) - SEZGİN PANCAR - Türk deniz yetki alanlarında Türkiye'nin hak ve menfaatlerini korumak, güvenliğe katkı sağlamak amacıyla 2006 yılında başlatılan Akdeniz Kalkanı Harekatı kapsamında Doğu Akdeniz'de bulunan Deniz Kuvvetleri'ne bağlı "TCG ZIPKIN" isimli "Kılıç-II" sınıfı hücumbotun personeli, Kurban Bayramı'nı mavi sularda nöbet tutarak karşıladı.

Türk deniz yetki alanlarında Türkiye'nin hak ve menfaatlerini korumak, bunun yanı sıra güvenliğe katkı sağlamak amacıyla 2006 yılında başlatılan Akdeniz Kalkanı Harekatı kapsamında Doğu Akdeniz'de bulunan Deniz Kuvvetleri'ne bağlı "TCG ZIPKIN" isimli "Kılıç-II sınıfı" hücumbotun personeli, Kurban Bayramı'nı mavi sularda nöbet tutarak karşıladı.

Deniz Binbaşı Çağlar Kılıç komutasındaki 46 kişilik mürettebat, ailelerinden ve sevdiklerinden uzak geçirdikleri bayramı, zamanla evleri bildikleri hücumbottaki silah arkadaşlarıyla kutladı.

Kutlamanın ardından görevlerinin başına dönen denizciler, harekat doğrultusunda Türkiye adına faaliyet yürüten gemilere koruma ve destek sağlarken Türkiye'nin deniz yetki alanlarında yabancı ülke gemilerince izinsiz araştırma yapılması ihtimaline karşı da hazır kıta bekliyor.

Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı'nın faaliyete geçmesiyle dünya deniz ticaretinin önemli odak noktalarından biri haline gelen Doğu Akdeniz'de gece gündüz demeden nöbet tutan bahriyeliler, deniz ulaştırma hatlarının korunması ve enerji güvenliğinin sağlanması için radarlar, termal kameralar, dürbünler ve çeşitli ekipmanlarla suları tarıyor.

Görev kapsamında Doğu Akdeniz'in önemli liman kentlerinden Mersin'in açıklarında bulunan hücumbotta AA muhabirine açıklama yapan Deniz Binbaşı Çağlar Kılıç, "Yüce Türk milletinin bana emanet ettiği TCG Zıpkın Hücumbotu'nun komutanı olarak, şanlı Türk sancağını Akdeniz Kalkanı Harekatı kapsamında Doğu Akdeniz'de gururla dalgalandırırken böyle özel ve önemli günlerde ailemizden uzakta bulunmak, tabii ki bizim için hüzün verici bir olay fakat Türk sancağını denizlerde taşımanın onurunu, buradaki silah arkadaşlarımla beraber yaşamanın mutluluğu apayrı." dedi.

Kılıç, Deniz Kuvvetleri personelinin, Büyük Önder Atatürk'ün "Yurtta sulh, cihanda sulh" ilkesi çerçevesinde Türk bayrağını mavi sularda dalgalandırmaya devam ettiğini belirterek, gece gündüz görevde olduklarını söyledi.

Vatandaşların huzurlu bir bayram geçirmesini dileyen Kılıç, şöyle konuştu:

"Yaklaşık bir aydır bölgede bulunuyoruz. Görevimiz, Doğu Akdeniz'de Türkiye Cumhuriyeti'nin, Türk halkının menfaatlerini korumak. Görevimiz bir süre daha devam edecek. Biz, bayram, tatil ayrımı yapmaksızın buradayız, faaliyetlerimize devam ediyoruz. Zaten görevimiz de bu. Bölgedeki tüm Türk denizcilerinin, balıkçıların, vatandaşların huzurlu bir bayram geçirmesi için 7 gün 24 saat görevimizin başında olacağız. Herkes rahat olsun.

Herkesin huzurlu ve mutlu bir bayram geçirmesini diliyorum."

Gemide vardiya seyir astsubayı olarak görev yapan asker de yaklaşık bir aydır Doğu Akdeniz'de görevde olduklarını ifade ederek, ailesini özlemesine rağmen görevini gururla yaptığını dile getirdi.

Mesai arkadaşlarıyla zamanla bir aileye dönüştüklerini anlatan asker, "Özlem, hasret var. Zor bir görev ama biz gemi olarak bir aileyiz ve Türk bayrağını dalgalandırmak bizim için ayrı bir gurur. Onun için mutlu ve gururluyuz. Biz görevimizin başındayız, vatanımızı korumaya devam ediyoruz. Buradan tüm Türkiye'nin ve ailemin bayramını kutluyorum. Bu bayrak dalgalanmaya devam edecek." diye konuştu.

İskele gözcüsü olarak görev yapan asker de yaptıkları görevin büyük bir anlam taşıdığını belirterek, mavi sularda hem vatanı hem de Türk bayrağını temsil ettiklerini söyledi.

Görevini gururla yaptığını kaydeden asker, "Burada şanlı bayrağımızın altında görev yapmaktan çok gurur duyuyorum. Her şey bayrak ve vatan için. Allah nasip ederse görevden sonra ailemin yanına giderek ellerini öpeceğim. İyi bayramlar diliyorum." şeklinde konuştu.

Gemide sıhhiye uzmanı olarak görev yapan asker de 18 yıldır gemilerde görev yaptığını belirterek, "Meslek hayatının 18. yılındaki bir asker olarak eşimden ve çocuklarımdan ayrı olmanın burukluğunu yaşıyorum fakat vatanımızın geleceği olan çocuklarımız ve gençlerimize daha güvenli bir ülke emanet etmenin sorumluluğu burukluğu hafifletiyor. 18 yıl benim için gurur ve şerefle geçti. Bu bayrak altında görev yaptığım için mutluyum ve kendimi şanslı hissediyorum." ifadelerini kullandı.

Motorcu uzman asker de limanda ve seyirlerde ana ve yardımcı makinelerden sorumlu olduğunu ifade ederek, "Bu bayramda ailemizden uzak olsak da onlar için vatanımız için Doğu Akdeniz'de görevdeyiz. Buradan eşimin, oğlumun, alemin ve tüm Türkiye'nin bayramını kutluyorum." dedi.

Geminin vardiya subayı da "Bu görevimizde eşimizden, ailemizden uzaktayız. Bu, bizim içni her ne kadar zor olsa da bu görevi ve üniformayı taşımak, her halükarda gurur ve onur veriyor. Yüce Türk milletinin şanlı bayrağını denizlerde dalgalandırmak bizim için bir şereftir. Böyle özel ve önemli günlerde ailemizden uzakta olmak hüzün verse de gurur ve onur bizim için ayrı bir yükümlülüktür." şeklinde konuştu.