Büyükşehir Belediyesi Sanat Merkezi’nde gerçekleşen Bahçeşehir Okulları Fen ve Anadolu Lisesi Tanıtım Toplantısı yoğun ilgi ile gerçekleşti. Tanıtım toplantısına Samsun Valisi İbrahim Şahin, Büyükşehir Belediye Başkanvekili Turan Çakır, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Ercan Yaşin, Atakum Kaymakamı Ali Bakoğlu, Sahil Güvenlik Karadeniz Bölge Komutanı Sg.Alb. Murat Özer, Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Başkanı Enver Yücel, Bahçeşehir Okulları CEO’su Devrim Karaaslanlı, Bahçeşehir Okulları Genel Müdür Yardımcıları Özlem Dağ ve Ali Rıza Lüle, Samsun Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Savaş Boyar, iş adamları, kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, öğretmenler, veliler ve öğrenciler katıldı.
Bahçeşehir Okulları Samsun Fen ve Anadolu Lisesi merkezi konumu, kapalı yüzme havuzu, sanat atölyeleri, çok amaçlı spor salonu, teknoloji laboratuvarları gibi özel eğitim alanları, akıllı teknolojilerle donatılmış derslikleri ile kentin en iyi okulları arasında yerini alacak. Bahçeşehir Okulları Samsun Fen ve Anadolu Lisesinin kuvvetli eğitim kadrosu, Bahçeşehir Okullarının 21. yüzyıl becerilerine odaklanan eğitim anlayışı ve yabancı dil eğitiminde dil öğretmeyi değil dil edindirmeyi hedefleyerek fark oluşturan yaklaşımıyla öğrencilerine dünya standartlarında eğitim sunarak onları geleceğe tam donanımlı hazırlayacak.
Bahçeşehir Okulları lise eğitiminde proje bazlı, yabancı dil eğitimi ağırlıklı, STEM odaklı eğitim anlayışını hayata geçiriyor. Öğrencilerin sadece üniversite sınavına değil, üniversite hayatına hatta iş hayatına hazır olmalarını sağlayacak alt yapı ile lise eğitimini tamamlamaları hedefleniyor. STEM Center’da projelerini hayata geçiren, MASTER 6 ile hayata artı değerlerle hazırlanan, uluslararası ölçme ve değerlendirme denetiminde İngilizcelerini mükemmelleştiren, uluslararası eğitim programlarına katılarak vizyonlarını geliştiren Bahçeşehir Okulları öğrencileri farklı, yaratıcı ve çağdaş bireyler olarak hayata donanımlı bir şekilde başlamanın avantajını hayatları boyunca yaşayacak.
Tanıtım toplantısında açılış konuşmasını yapan Bahçeşehir Okulları Samsun Koordinatörü Savaş Boyar, “Bahçeşehir Kolejimiz bu yıl itibariyle 5’inci yılını tamamladı. Mevcut Canik ilçesinde olan kampüsümüz kapasite olarak Samsunlularımıza hizmet etme adına yetmemeye başladı. Hal böyle olunca da ikinci kampüsümüz gündeme geldi. İkinci kampüsümüz ile birlikte devamlı eksikliğini hissettiğimiz Fen Lisesi ve Anadolu Lisesi’nin açılışı gündeme geldi. Çünkü bizler Bahçeşehir Koleji olarak çok kıymetli velilerimize bizlere en kıymetli varlıklarını teslim ettikleri zaman ‘bizler sizin en kıymetli varlıklarınıza 4 yaştan itibaren 26 yaşına kadar geçen sürece yani yükseklisans, doktora süreçlerine de talip oluyoruz. Kesintisiz bir şekilde eğitim veriyoruz’ ifadelerini kullanıyoruz ama bunu Samsun’da gerçekleştiremiyorduk. Çünkü 5 yıldır lisemiz yoktu. O açıdan önümüzdeki eğitim öğretim dönemi itibariyle Samsunumuzda Karadeniz’e örnek teşkil edecek Fen Lisemiz ve Anadolu Lisemiz eğitim öğretim hayatına başlayacaktır” dedi.
"SAMSUN’A EĞİTİM YATIRIMLARIMIZ DEVAM EDİYOR"
Samsun’a eğitim yatırımlarının devam ettiğini belirten Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Başkanı Enver Yücel, “Samsun’a sık gelmeye başladım. Samsun bizi sevdi, biz de Samsun’u seviyoruz. Samsun’a eğitim yatırımlarımız devam ediyor. 5 yıl önce büyük bir heyecanla Canik’te okulumuzu açtık ve başlattık. 1 yıl geçtikten sonra haklı olarak velilerimiz ‘bunu lisesi nerede’ dedi. Ama bir şey hazır olmadan, oturmadan bir işe bugüne kadar başlamadık. Bundan sonra da başlamayız. Demek ki kısmet bugüneymiş. Önümüzdeki eğitim öğretim yılında Anadolu Lisemizi ve Fen Lisemizi açıyoruz” diye konuştu.
"FEN LİSEMİZ ASLINDA FEN VE TEKNOLOJİ LİSESİDİR"
Samsun’a açacakları Fen Lisesi’nin Karadeniz Bölgesi’ndeki ilk Fen Lisesi olduklarını ifade eden Yücel, “Bunun asıl adı Fen ve Teknoloji Lisesi’dir. Bizim Türkiye’de, İstanbul’da 10 yıl önce açtığımız Fen ve Teknoloji Lisemiz vardır. Bu Türkiye’nin ilk STEM okuludur. Yani Fen, Teknolojik, Mühendislik, Matematik’tir. Bunlarla birlikte yapılan sistematik bir eğitim öğretim metodu ve tarzıdır. Dünyada son 5 yıldan bu tarafa özellikle Amerika’da uygulanan bir anlayış ve kültürdür. Bu okulun örneğini Washington’daki bir okuldan örnek alarak 10 yıl önce kurduk. Mezunları şuanda Massachusetts Institute of Technolog’da (MIT), Harvard Üniversitesinde, Stanford Üniversitesinde eğitim öğretim görüyorlar ve artık mezun olmaya da başlıyorlar. Samsun’daki okulumuzun resmi adı Fen Lisesi’dir ama içerik olarak bakanlığımızın öngördüğü öneriler çerçevesinde de Fen ve Teknoloji Lisesi’nin program muadili bir okul açıyoruz” şeklinde konuştu.
"ÖĞRENCİLERİMİZİ DÜNYANIN EN İYİ ÜNİVERSİTELERİNE GİTMESİNİ İSTİYORUZ"
Öğrencileri Türkiye’nin en iyi üniversitelerine değil, dünyanın en iyi üniversitelerine göndermeyi istediklerinin altını çizen Yücel şöyle devam etti:
“Türkiye’nin milli geliri 10 bin dolar civarındadır. 3 bin dolardan 10 bin dolarlara çıktı. Türkiye’nin 30 bin dolarlara çıkabilmesi için anaokulundan itibaren eğitim anlayışı ve sisteminin değiştirmesi gerekiyor. Biz zengin olacaksak, Türkiye zengin olacaksa bunun tek ve yegane yolu öğrencilerine iyi bir eğitim sunmaktan geçiyor. Bugüne kadar gelinen noktalar, bugüne kadarki eğitim anlayışımız ve sistemimiz bir yere geldi ama bundan sonra bunun değişmesi gerekiyor. Gerek sınavlarıyla, gerek içerikleriyle gerekiyor, anlayış ve metot değişmesi lazım. Türkiye eğer bunları geçerse o zaman teknoloji üretecektir. O zaman teknoloji ihraç edecektir. Bizim ihracatımızın kilosu 1.5 dolar, bir Güney Kore’ye baktığın zaman onların 5 bin dolar. Biz sadece fındık, fıstık ihraç ederek veya buna benzer daha basit düzeydeki üretimlerin ihracatını yaparak Türkiye’yi zenginleştiremeyiz. Bunları oluşturabilmek için öğrencilerimizin inovasyon, yenilikçi, girişimci bireylerin olması gerekiyor. Buda eğitimden geçiyor. Bunun başka yolu yok. 1957 yılında Güney Kore bizimle aynı milli gelire sahipti. Şimdi bakıyorsun Güney Kore bizden 4 kat daha zengin. Güney Kore’nin Samsung’u ile Vestel’i zaman zaman örneklendirirler. Birisi 3 milyar dolarken, diğeri 1 milyar dolardı. Şimdi biri 5 milyar dolara çıktı, diğeri 68 milyar dolara çıktı. Onun için bizim bu teknolojiyi üretip satabilmemizin yolu anaokulundaki öğrencilerimizin liseye kadar aldığı eğitim ve öğretimle mümkün olacaktır. Sadece okulumuzda Fen Lisemizi de, Anadolu lisemizi de, aynı çatı altında tutuyoruz. Yaptığınız müfredat öğrenciye de uygun olacak. Her ülkede olduğu gibi Türkiye’de de yüzde 2.5 oranında üstün yetenekli öğrenci var. Bu öğrencilere hitap eden bir kültür olacak, müfredatlar olacak. Herhalde Fen Lisemizde OMÜ’deki Mühendislik Fakültesi’nin laboratuvarlarından da daha fazla laboratuarın olacağını umuyorum. Öğrencileri sadece biz üniversitelere giriş sınavlara hazırlayan bir eğitim öğretim yapmayacağız. Dünyada sınava hazırlama konusundaki en güçlü kurum biziz. Ama sınava hazırlıkla bu iş artık olmuyor. Çünkü öğrenciyi sadece Türkiye’nin iyi üniversitelerine değil, dünyanın en iyi üniversitelerine hazırlamamız gerekiyor. Bu dünya bizim. Sadece İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de veya Samsun’da iyi bir üniversite yerine dünyanın en iyi üniversitelerine gitmelerini istiyoruz. Dünyanın en iyi üniversitelerine öğrenci giderken orada aranan sadece sınav değil, öğrencinin yaşam boyunca eğitim öğretim hayatında neleri yaptığına bakılıyor. Bizim çocuklarımız her yerde okuyabilecek güce ve akla sahip. Yeter ki biz onlara yol gösterelim. İşte bizim Samsun’a getirdiğimiz Fen ve Teknoloji Lisesi, Anadolu Lisesi bu anlayışta olacak.”
“İSTEYEN ÖĞRENCİLERİMİZİ ÜCRETSİZ YAZ AYLARI DİL OKULLARINA GÖNDEREBİLİRİZ”
Her yır Harvard’a birkaç tane öğrenci göndermeyi arzu ettiklerini belirten Yücel, “Washington’da üniversitemiz var, Almanya’da, Gürcistan’da üniversitemiz var. Dünyanın çeşitli noktalarında kampüslerimiz var. Dünyada eğitim öğretimin nereye gittiğini, ne olması gerektiğini çok iyi biliyoruz. Her yıl Harvard’a birkaç tane öğrenci göndermeyi arzu ediyorum. Fabrikasyon bir öğretim, fabrikasyon bir eğitim anlayışını bırakmak istiyoruz. Bırakmaya çalışıyoruz, terk etmeye çalışıyoruz. Kişiye özgü öğretimi yapmaya çalışıyoruz. Öğrencileri lise boyunca yazları çalıştırmak istiyoruz. Herhangi bir bilim insanının yanına gidecekler yaz ayları bir proje etrafında çalışacaklar. Yabancı dili mükemmel bir şekilde öğreteceğiz. Eğer öğrenciler isterlerse yaz ayları Toronto’daki dil okulumuzda, Washington’daki dil okulumuzda eğitim ücreti almaksızın, barınma ve uçak veliye dahil olmak üzere 1 aylık, 3 aylık, 1 dönemlik eğitim öğretim faaliyetlerini sürdüreceğiz. Öğrenciyi dışa açık büyüteceğiz. Biz hedefimizi yarının Türkiye’sinden zengin Türkiye’sini ancak böyle yakalarız” ifadelerini kullandı.
"GAZİANTEP’TE 43 SURİYELİ MÜLTECİYE İNGİLİZCE VE TÜRKÇE ÖĞRETİYORUZ"
Gaziantep’te 43 tane Suriyeli mülteciye İngilizce ve Türkçe öğretmeye başladıklarını ifade eden Yücel sözlerini şöyle tamamladı:
“Bir proje başlattık. Amerika Büyükelçiliği ile Gaziantep’te 43 tane Suriyeli mülteciye İngilizce ve Türkçe öğretiyoruz. Velilerimizden müthiş tepki aldık. Samsun’daki mültecileri Bahçeşehir Kolejlerine getirip bunlara Türkçe ve İngilizce öğretebiliriz. Sizler veliler okuluna gelip ‘sakın ha, ben burada mülteci istemiyorum’ diyorsunuz. Göç üzerinde 5 yıldır hem Almanya’da hem de Türkiye’de çalışıyoruz. Türkiye’nin bugüne kadar en büyük sıkıntı ve problemlerinin başında gelecekte bu göç meselesi olabilir. Eğer bu insanlar Samsunlu olamazlarsa, Samsunlunun konuştuğu dili öğrenemezlerse, o kültürü içselleştiremezlerse siz ona ‘öteki’ derseniz, yarın için onlar birer atom bombası olur. Onlar geri gitmeyecek. 3 milyon mültecimiz var. Bunları biz Türkiye’ye entegre etmemiz gerekiyor. İstesen de istemesen de bu böyle olacak. Onun için onları Arap kökenli, Suriye kökenli Türk vatandaşları yapmak mecburiyetindeyiz. Bizim eğitim anlayışımız böyle. Teknolojiye verdiğimiz önem kadar, değerler eğitimine de o denle önem veriyoruz.”
Eğitime verilmesi geren önemden bahseden Samsun Valisi İbrahim Şahin, “Eğitime çokça gönül vermemiz gereken, eğitim olmazsa olmazı yanımız olan insanlar olmamız gerekiyor. Ayrıca biz yöneticilerin mutlak suretle eğitime ciddi anlamda katkı sağlaması gerekiyor. Eğitim sağlıklı yürümezse sürekli tökezleriz, üçüncü dünya ülkesi oluruz, yerimizde sayarız. Eğitim başarılı olursa, mutlak suretle çok iyi oluruz. Eğer eğitimi ciddiye almaz, eğitim konusunda başta veliler olmak üzere üzerimize düşeni yapmazsak önümüzdeki süreç sıradan bir süreç olmayacak. Rekabet, özellikle sürat dünyası bizi biraz daha geriye bırakacak, biz bu dönemi ıskalayacağız ve gelişmiş ülkeler çok daha öne geçecek. Eğer eğitime yeterince zaman ayırır, eğitime önemsendiği kadar değer verirsek, en azından gelişmiş ülkelere yetişir ve geçeriz” dedi.
Konuşmaların ardından Bahçeşehir Kolleji’nin tanıtım videosu izlendi. Ardından Bahçeşehir Koleji Lise Eğitim Koordinatörü Salih Akbay, Bahçeşehir Okulları Liselerinde uygulanan eğitim çalışmaları hakkında bilgiler verdi.
