MERKEZ BANKASI BAŞKANI MURAT ÇETİNKAYA: 'TÜRK EKONOMİSİ OLUMLU AYRIŞACAK'

MERKEZ BANKASI BAŞKANI MURAT ÇETİNKAYA: 'TÜRK EKONOMİSİ OLUMLU AYRIŞACAK'

MERKEZ BANKASI BAŞKANI MURAT ÇETİNKAYA: 'TÜRK EKONOMİSİ OLUMLU AYRIŞACAK'
banner98

Capital ve Ekonomist dergileri tarafından bu yıl altıncısı düzenlenen Uludağ Ekonomi Zirvesi’nin kapanış konuşmasını yapan T.C. Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya, Türkiye ekonomisinin olumlu yönde ayrışacağını söyledi. Gelişmiş ülkelerde ekonomik büyümenin tarihsel ortalamalarına yakın bir seyir izlediğini, bu görünümün bir süre devam etmesinin beklendiğini aktaran Çetinkaya, gelişmekte olan ülkelerde ise geçen yıl başlayan toparlanma eğiliminin sürdüğünü dile getirdi. 

Çetinkaya, iktisadi faaliyetteki iyileşmeyle birlikte emtia fiyatlarında ve küresel enflasyonda bir hareketlenmenin başladığını söyledi. Gelişmiş ülkelerde enflasyonun uzunca bir aradan sonra ilk defa hedeflere yaklaştığını belirten Çetinkaya, bunun da küresel ölçekte genişlemeci para politikalarından çıkışı beraberinde getirdiğini bildirdi. Çetinkaya, bu durum küresel faiz oranlarında bir miktar artışa yol açsa da halen faiz oranlarının tarihsel olarak düşük düzeylerde seyrettiğini gördüklerini belirterek, “Öncü göstergeler ve merkez bankaları tarafından yapılan iletişim faizlerdeki yükselişin yavaş ve kademeli olacağına işaret ediyor” diye konuştu.

Gelinen noktada, “küresel ekonomideki canlanmanın yapısal bir iyileşmeden mi kaynaklandığı, yoksa döngüsel bir toparlanmayı mı yansıttığı” sorusunu sormanın önemli olduğunu dile getiren Çetinkaya, şunları kaydeti: 

“Büyümenin sürdürülebilir bir nitelikte olup olmadığının değerlendirilmesi açısından bu sorunun yanıtı önemli. Verileri incelediğimizde ve bu konuda süregelen tartışmaları değerlendirdiğimizde yapısal anlamda henüz belirgin bir iyileşmeden bahsetmenin mümkün olmadığını söyleyebiliriz. Aslında son yıllarda ekonomi politikalarının genel seyrine bakıldığında bu durum çok da sürpriz olmamalı.” Murat Çetinkaya, kalıcı büyüme ve refah artışına ancak eğitim, alt yapı, yönetişim, inovasyon ve girişimcilik gibi alanlarda ilerleme sağlanarak ulaşılabileceğini vurguladı.

Çetinkaya, iş gücü verimliliği ve toplam faktör verimliliğinin yakın tarihin en düşük seviyelerinde seyrettiğine dikkati çekerek, bu durumun ekonomi politikalarının şoklara tepki verme konusundaki hareket alanının giderek daralması anlamına da geldiğini, bu nedenle verimlilik konusunun ekonomi politikalarının temel ekseninde yer aldığını kaydetti. Verimlilikle ilgili bahsedilmesi gereken bir diğer önemli konunun da yatırımların seyri olduğunu ifade eden Çetinkaya, kriz sonrası dinamiklerin yatırımların belirgin ölçüde yavaşlamasına yol açtığını dile getirdi. Çetinkaya, küresel ticaretin zayıf seyri, düşük talep beklentisi, ekonomi politikalarına dair belirsizlikler ve genel olarak finansmana erişimin zorlaşmasının yatırımları düşük tutan temel faktörler olduğunu aktararak, “Bu faktörler aynı zamanda yeni teknolojilerin geliştirilmesi ve adapte edilmesi için gerekli motivasyonu da azaltıyor. Buna bir de gelişmiş ülkelerde nüfusun yaşlanması, eğitimde ve teknolojik yeniliklerde durağanlaşma süreci eklenince dünya ekonomisi uzun süreli bir düşük yatırımlar ve düşük verimlilik sarmalına girmiş gibi görünüyor” diye konuştu.

 

Çetinkaya, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Konunun birçok farklı boyutları olsa da herkesçe kabul gören husus bazı yapısal alanlarda ilerleme sağlanmasının gerekliliğidir. İnovasyon ve Ar-Ge’nin teşvik edilmesi, girişimciliği destekleyen finansman modellerinin oluşturulması ve eğitimde günün ihtiyaçlarıyla uyumlu bir tasarımın kurgulanması büyük önem taşıyor.” 

Sürdürülebilir büyüme konusundaki kaygıların devam ettiği bir küresel ortamda, yapısal politikaların rolünün giderek arttığına işaret eden Çetinkaya, TCMB olarak son dönemde bu alanlara daha fazla vurgu yaptıklarını söyledi. Çetinkaya, son yıllarda gelişmiş ülkelerin maruz kaldığı birçok sorunun Türkiye’de yaşanmadığını belirterek, “Örneğin finansal kaldıraçların yüksekliği nedeniyle küresel kriz sonrası gözlenen bilanço düzeltmeleri ve bunun getirdiği finansmana erişim problemleri ülkemizde geçerli değil. Yaşlanan nüfusun getirdiği verimlilik düşüşü gibi bir sorunumuz da yok. Buna rağmen ilerleme sağlanmasında fayda olabilecek bazı önemli alanlar var. Fiyat istikrarını henüz sağlayamamış olmamız ve bununla ilişkili yapısal konular ilk sıralarda geliyor” dedi. 

Özellikle son on yıllık dönemde elde edilen tecrübelerin fiyat istikrarına yönelik daha bütüncül bir yaklaşıma ihtiyaç olduğuna işaret ettiğini bildiren Çetinkaya, şunları kaydetti: 

“Söz konusu bütüncül yaklaşımın üç önemli bileşeni var. Birincisi, enflasyonda para politikasının kontrolü dışındaki faktörlerin teşhis edilerek üzerine gidilmesi ve bu konuda toplumsal farkındalığın artırılması. İkincisi, ilgili kurum ve paydaşların katkı sunacağı ortak platformların oluşturulması. Üçüncüsü ise güçlü bir iletişim çerçevesinde kurgulanan kararlı bir para politikası.” 

Çetinkaya, “Sonuç olarak, yapısal düzenlemeler fiyat istikrarına destek verdiği gibi, fiyat istikrarı da yapısal alanlardaki kazanımların daha hızlı elde edilmesini sağlıyor. Bu nedenle fiyat istikrarına yönelik çabalar ekonomik gelişim ve kalkınma açılarından da kritik” diye konuştu.

Önde gelen uluslararası kuruluşların son dönem çalışmalarının, ülkelerin iç finansal koşullarının küresel gelişmelere oldukça duyarlı olduğu konusuna dikkat çektiğini anlatan Çetinkaya, bunun sadece gelişmekte olan ülkelere özgü bir durum olmadığını, gelişmiş küçük-açık ekonomilerde de benzer bir duyarlılığın söz konusu olduğunu ifade etti. Çetinkaya, akademik çalışmaların bazı yapısal faktörlerin bu duyarlılığı azalttığına da dikkati çektiğini aktararak “Örneğin içerde güçlü ve istikrarlı bir finansal yatırımcı tabanının oluşması ve finansal aracılık ile sermaye piyasalarındaki derinleşmenin özellikle gelişmekte olan ülkelerde küresel finans şoklarına karşı duyarlılığı azalttığı anlaşılıyor.” görüşlerini aktardı. 

Murat Çetinkaya, son yıllarda yaşanan farklı nitelikteki şoklara rağmen Türkiye ekonomisinin güçlü finansal sistemi, basiretli para ve maliye politikalarıyla oldukça dirençli bir seyir izlediğini vurguladı. Ayrıca yakın dönemde yaşanan şoklar karşısında ekonomi politikalarının koordinasyon anlamında güçlü bir performans sergilediğini de belirten Çetinkaya, “Bununla birlikte, küresel belirsizliklerin yüksek olduğu bir dönemden geçiyor olmamız nedeniyle, ana odağımızı kaybetmeden iktisadi temelleri daha da sağlamlaştıran adımlar atmaya devam etmemizde fayda olduğunu düşünüyorum.” dedi.  

Çetinkaya, son yıllarda birçok alanda yapılan doğru teşhislerin uzun vadede Türkiye’nin ihtiyacı olan somut adımlarla desteklenmesinin sürdürülebilir büyüme ve refah artışı açısından büyük önem taşıdığını ifade ederek, Merkez Bankası olarak bütüncül yaklaşımlarını korurken bu sürece katkıda bulunma gayreti içinde olacaklarını söyledi. Çetinkaya, bu çerçevede, gelecek dönemde bir yandan para politikasını fiyat istikrarı doğrultusunda uygulamaya devam ederken, diğer yandan yapısal alanlarda farkındalık oluşturarak kalıcı çözüm odaklı yaklaşımlarını sürdüreceklerini bildirdi. Son dönemde yaşanan iç ve dış kaynaklı şoklara rağmen, Türkiye ekonomisi görünümünü ve ivmesini koruduğunu belirten Çetinkaya, “Atılacak adımlar ve devam eden reformlarla birlikte ekonomimizin temelleri uzun vadede güçlü kalmaya devam edecektir. Orta ve uzun vadede ülkemiz ekonomisinin demografik avantajları, güçlü girişimci tabanı ve dinamik yapısıyla olumlu ayrışacağına güvenimiz tamdır" ifadelerini kullandı.

 

Güçlü sponsor desteği

Garenta’nın altıncı kez ana sponsorluğunu üstlendiği Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde Ekol Lojistik, Metal Yapı Konut, Samsung, SBK Holding, Türkiye İş Bankası, Türk Telekom ve Vodafone gold sponsor olarak yer aldı. Akkök, Alexion Partners, Autodesk, Citibank, Danone, Global Yatırım Holding, HSBC, Socar, TEB, Torun Center ve Zorlu Holding’in oturum sponsoru olduğu Zirve'de, PTT ve TAV Havalimanları destek sponsorları oldu. CNN Türk, DHA ve Hürriyet’in medya sponsoru olduğu Zirve’nin etkinlik sponsorluklarını Cisco, Intel, DAP Holding ve Denizbank, içecek sponsorluğunu ise Uludağ İçecek üstlendi.

Uludağ Ekonomi Zirvesi’ni adresi üzerinden canlı olarak izleyebilirsiniz.

Uludağ Ekonomi Zirvesi ile ilgili güncel bilgileri www.uludagekonomizirvesi.org adresinden alabilirsiniz.

Güncelleme Tarihi: 26 Mart 2017, 16:17
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner103

google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0