Türkiye’nin yaşadığı en büyük deprem felaketinin üzerinden geçen bir yılın ardından bölgedeki hazır giyim sektörü, ilk aylara göre bir toparlanma yaşasa da deprem öncesi günlere henüz oldukça uzak. Sektörün kapsayıcılığı en yüksek sivil toplum kuruluşu olan Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği’nin (TGSD) Başkanı Ramazan Kaya, 6 Şubat’ın yıl dönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada, deprem bölgesinde hazır giyim sektörünün bir yıl içinde yaşadığı değişimi rakamlarla ortaya koydu.
“KALICI KONUTLAR TAMAMLANANA KADAR DESTEĞİMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ”
Depremde hayatını kaybedenleri anan Kaya, “Ülkemizin yaşadığı bu büyük felakette hayatını kaybedenleri rahmetle anıyor, ailelerine ve milletimize baş sağlığı diliyor, yaralanan vatandaşlarımıza bir kez daha geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Hiç kuşkusuz kayıplarımızın yerini doldurmamız mümkün değil ancak bu zorlu süreçte birbirimize destek olmanın ve dayanışmanın önemini bir an olsun unutmamalıyız. Elimizden gelenin en iyisini yaparak, yaraları birlikte sarmaya devam etmeliyiz. Biz TGSD olarak depremin ilk gününden itibaren bölgeye yardım elimizi uzattık. Adıyaman’da geçtiğimiz Nisan ayında açtığımız 310 konteynerlik yaşam merkezimizde misafir ettiğimiz vatandaşlarımız kalıcı konutlara geçiş yapana kadar desteğimizi sürdüreceğiz” dedi.
“ÜLKE GENELİNDE YÜZDE 12,5, DEPREM BÖLGESİNDE YÜZDE 14,2 İSTİHDAM KAYBI YAŞADIK”
Deprem felaketinin yaşandığı bölgenin hazır giyim sektörünün kalelerinden biri olduğunu söyleyen Kaya, “Depremin ardından geçen bir yılda istihdamdan üretime her alanda ciddi kayıplar yaşadık. Aslında bölgedeki iş yeri sayısında ciddi bir değişiklik olmadı. 2022 yıl sonu itibarıyla bölgede 1.366 hazır giyim üreticisi varken 2023 sonunda bu sayı 1.300’e geriledi. Firma sayısı en fazla Malatya, Adıyaman ve Hatay’da azaldı. Ancak firma sayısındaki düşüş yüzde 5’in altında kalırken istihdam yüzde 40 azalarak 143 binden 90 bin seviyesine geriledi. Sektördeki toplam istihdamın yüzde 19,7’si deprem bölgesindeyken bu pay yüzde 14,2’ye indi. İstihdamın en fazla düştüğü şehirlerimiz Malatya ve Adıyaman. Bu düşüşte deprem nedeniyle yaşadığımız kayıpların ve göçün yanı sıra sektörümüzün istihdamının geçen yıl ülke genelinde yüzde 12,5 azalmasının da büyük etkisi var” diye konuştu.
“ÜRETİM YARI YARIYA DÜŞTÜ, KAPASİTE EN FAZLA YÜZDE 40 OLDU”
Depremin hazır giyim üretimine ve kapasitesine etkisine de değinen Kaya şöyle devam etti; “2022 verilerine göre depremden etkilenen 11 ilimiz, yıllık 352 bin ton üretim ile ülkemizin toplam hazır giyim üretiminin yüzde 8,9’unu karşılıyordu. 2023 yılında ise 11 ilin üretimi yaklaşık yüzde 50 gerileyerek 175 bin tona indi ve toplam üretimdeki payı yüzde 4,5 oldu. Bu süreçte Türkiye’nin toplam üretimi de yüzde 3 azalarak 3,85 milyon tona indi. Öte yandan depremden önce bölgede yüzde 75 olan kapasite kullanımı 2023 yılının ilk çeyreğinde yüzde 10’a kadar indi. Kapasite kullanım oranı ikinci çeyrekte yüzde 20, üçüncü çeyrekte yüzde 30 ve son çeyrekte yüzde 40 olarak gerçekleşse de deprem öncesine göre hala çok gerideyiz.”
“EN BÜYÜK İHRACAT KAYBI KAHRAMANMARAŞ, HATAY VE DİYARBAKIR’DA”
İhracat rakamlarını da açıklayan Kaya, “2023 yılında bir önceki yıla göre yüzde 9,2 düşüşle 19,2 milyar dolar ihracat yapan Türk hazır giyim sektörü, deprem bölgesinde de yüzde 11’lik gerileme yaşadı. Buna göre 2022 yılında 541 milyon dolar olan deprem bölgesi ihracatı, 2023’te 482 milyon dolara indi. Bölgede ihracatın en çok gerilediği iller Kahramanmaraş, Hatay ve Diyarbakır oldu” açıklamasında bulundu.
“FİNANS KURULUŞLARININ DESTEĞİNE, KAMUNUN DÜZENLEMELERİNE İHTİYAÇ VAR”
Türk hazır giyim sektörünün 2023 yılında yaşadığı kaybın ardından bu yılın ikinci yarısı itibarıyla toparlanma sürecine gireceğini öngördüklerini söyleyen TGSD Başkanı Kaya şunları söyledi; “Tüm bölgelerimizde olduğu gibi deprem bölgesindeki üreticilerimizin toparlanması için de çeşitli desteklere ihtiyaç var. Her şeyden önce finansmana ve kredilere erişimde yaşanan sıkıntılar, çarkların dönmesini zorlaştırıyor. Sektörün en önemli ihtiyaçlarından biri olan ihracat kredilerinde yeterli ve uygun koşullar sağlanamıyor. Ayrıca ihtiyaç duyan firmalar, mevcut kredi borçları için yapılandırma bekliyor. Özetle bölgemizin yeniden ayağa kalkması için finans kuruluşlarının desteğine ve kamunun iyileştirici düzenlemelerine ihtiyaç var. Bu düzenlemeler, depremin ilk dönemlerinden bu yana devam eden nitelikli istihdam sorununun çözümüne de önemli katkı sağlayacaktır.”