aklaşık 30 yıldan beri İstanbul'da yaşayan Vedat Terzi, atalarından miras kalan su değirmenini zamana yenik düşmemesi için memleketi Kastamonu'ya dönerek işletmeye başladı.

İnebolu ilçesine bağlı Güneşli köyü Hızaryanı Mahallesi'nde yaşayan 43 yaşındaki Terzi, ata yadigarı su değirmenini gelişen teknolojiye rağmen çalıştırmaya devam ediyor.

Yapım tarihi bilinmeyen su değirmeni, çalışma sistemiyle teknolojiye meydan okuyor. Tarihi değirmenin fren, titreşim ve ürüne göre taş seviyesini ayarlama düzenekleri ilk günkü gibi çalışıyor.

Evli ve dört çocuk babası Terzi, AA muhabirine, yaklaşık 30 yıldır İstanbul'da yaşadığını, tekstil sektöründe çalıştığını ve şoförlük yaptığını söyledi.

90 yaşındaki babası Mehmet Terzi'nin uzun yıllar değirmeni işlettiğini ancak iş göremez hale gelince değirmene sahip çıkmak için bir yıl önce köyüne döndüğünü belirten Terzi, sadece İnebolu'nun değil, Doğanyurt ve Küre ilçelerindeki köylülerin de getirdiği ürünleri değirmende öğüttüğünü anlattı.

Değirmenin çok eski olmasına rağmen çalıştığını dile getiren Terzi, şunları kaydetti:

"Bu değirmen bizim dedemizin dedesinden geliyor, 4-5 kuşak öncesinden. Bu civarda daha önce Rumlar yaşamış. Burada bir su hızarı varmış. Hızar su ile çalışırmış. Hızaryanı ismi de oradan kalmış. Ondan sonra burayı değirmene çevirmişler. İnebolu, Doğanyurt ve Küre'de 50-60 köyden vatandaşlar buraya mısırını getiriyor, biz de öğütüyoruz. Bu değirmen 24 saat durmadan çalışsa 2 ton mısır öğütür ama günde yarım saat, bir saat, haftada birkaç saat çalışıyorum çünkü bu, sezonluk bir iş, ürün de her geçen yıl azalıyor.

Burada atalarımızdan gelen bir emek, bir tarih var. Kaybolmasın diye biz bu işi sürdürüyoruz."

Terzi, "Yeni gelenler yetişmez. Şimdi bu dereye bu sistemi kuracak kimse çıkmaz. Bilenlerin de yaşlılıktan eli ayağı tutmaz ama biz bu sistemle oynuyoruz. Mayamız bu. Ben çocukluğumdan beri buradayım. Gurbete gittik ama işletecek biri olmayınca yine köye döndük." diye konuştu.