Bolton, ABD’nin NATO müttefiki olan Türkiye ile DEAŞ mücadelesinde iş birliği yaptığı YPG arasında kalmasını, önemli ölçüde Washington’un net bir stratejisi olmamasına bağladı.

Suriye’de savaş alanının oldukça karmaşık olduğuna işaret eden Bolton, DEAŞ’ın ortadan kalkmasına rağmen Suriye’deki karmaşanın bitmediğini ve bunun Türkiye ile ABD’nin karşı karşıya gelmesi ihtimalini beraberinde getirdiğini kaydetti.

Bolton, “Korkarım ki Obama’nın son döneminde ve Trump yönetiminde de şu ana kadar Amerikan menfaatlerini korumak ve NATO müttefikimiz Türkiye ile DEAŞ karşısında desteklediğimiz Kürt güçler arasında bir çatışma ihtimalinden kaçınmak üzere bir stratejimiz yok.” ifadelerini kullandı.

Sunucunun “Suriye’de Kürtlerle ne yapıyoruz?” sorusuna Bolton’un verdiği cevap, terör örgütü PKK ile onun Suriye kolu olan PYD/YPG arasındaki ilişkiyi itiraf eden nitelikteydi. Bolton’un ABD’nin YPG’ye destek vermesinin “eski Başkan Barack Obama’nın yetersiz stratejisinin devamı” olduğunu söylemesi dikkati çekti.

Bolton şu ifadeleri kullandı:

“Bu, maalesef Trump yönetiminin devam ettirdiği, Obama’nın yetersiz stratejisinin bir parçası. Biz DEAŞ hilafetini yenmek için Kürtleri destekledik, büyük ölçüde İran’ın uydusu olan Irak hükümetini destekledik. Ancak yeterince dikkate almadığımız şey, bu Kürt güçlerin Türkiye’nin on yıllardır mücadele ettiği Türkiye’deki Marksist bir grubun müttefiki olmasıydı.”

Bunun üzerine sunucu “Bir dakika, siz bizim Marksist bir milisi desteklediğimizi mi söylüyorsunuz? Bunu biz biliyor muyuz?” şeklinde soru yöneltti.

Bolton, soruya “Onlar Marksist olduklarını ama Türkiye Kürtleri, orada bilinen adıyla PKK ile çok da bağlantılı olmadıklarını söylüyorlar. Gerçek şu ki bu, durumun ne kadar karmaşık olduğunu ve ilk DEAŞ karşıtı stratejinin iyi düşünülmediğini gösteriyor.” şeklinde cevap verdi.

Bolton, dün Korgeneral Herbert Raymond McMaster yerine Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı olarak atanmıştı.