Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı'ndan (SETA) Enes Bayraklı, Hacı Mehmet Boyraz ve Oğuz Güngörmez tarafından hazırlanan "FETÖ'nün Birleşik Krallık Yapılanması" başlıklı kapsamlı raporda FETÖ'nün bu ülkedeki eğitim, medya, ekonomi ve sivil toplum alanlarındaki faaliyetleri, kapsamlı şekilde incelenmiş ve ülkenin örgüte yönelik tutumu masaya yatırıldı.
Raporda FETÖ'nün bu ülkedeki yapılanmasının tarihi ile ilgili olarak, örgüt lideri Fetullah Gülen’in 1993 yılında Londra'ya yaptığı ziyaretten sonra eğitim kurumlarından lobi örgütlerine, düşünce kuruluşlarından medya ve kültür faaliyetlerine kadar birçok alanda hızlı bir ilerleme kaydedildiği belirtildi.
Rapordaki tespitlere göre, örgüt bu ülkedeki faaliyetlerinde ilk yıllarda özellikle Türklerin yoğun olarak yaşadığı bölgelere ağırlık vermişken, 2000'li yıllarda faaliyetlerini tüm ülkeye yaydı. Yakın dönem kurumsallaşma politikası ekseninde ise örgüt, 2004'te Anadolu Müslümanları Derneği'ni kurmuş ve daha fazla kitleye ulaşabilmek amacıyla 2008'de Mevlana Camisi ve Rumi Kültür Merkezi'ni açmıştır. 2013 yılında ise örgütün "Voices in Britain" adlı bir platform altında tüm kuruluşlarını tek çatı altında topladığı kayıt edilmiştir.
"FETÖ, Birleşik Krallık'ta epey yüksek bir gelire sahip"
Raporda FETÖ'ye bağlı olarak faaliyet gösteren kuruluşlarla ilgili ön plana çıkan Axis Educational Society, Lighthouse Educational Society, Mentor Wise gibi eğitim kurumları; Turkey Institute, Dialogue Society ve Center for Hizmet Studies gibi lobi örgütleri ile Anatolian Society ve Time to Help UK gibi sosyal ve kültürel kuruluşlar ayrı başlıklar halinde detaylı şekilde incelenmiştir. Söz konusu bu kurumların yanında raporda FETÖ'nün Birleşik Krallık'ta epey yüksek bir gelire sahip olduğu tespit edilmiştir. Buna göre, sadece firari işadamı Akın İpek’in kurduğu Koza Limited Şirketi’nin 60 milyon pounddan fazla servetinin bulunduğu ve örgütün ülke genelindeki tüm kurumlarıyla birlikte 100 milyon pound civarında kaynağının bulunduğu ifade edilmiştir.
"Örgütün Birleşik Krallık imamlığına İsmail Nazlı getirilmiştir"
Raporda FETÖ yapılanması ile ilgili olarak ön plana çıkan isimlerle ilgili ise şunlar kaydedildi:
"Örgütün Birleşik Krallık imamlığını uzun süre devam ettiren Adnan Azak 15 Temmuz darbe girişimi sonrası izlenen strateji ekseninde değiştirilerek yerine Kanada imamlığı görevini sürdüren İsmail Nazlı getirilmiştir. Bunların yanında örgütün sözcülüğünü Özcan Keleş yapmakta ve kamuoyunda FETÖ’nün görünen yüzü olma rolünü sürdürmektedir. Bunlarla birlikte firari iş adamı Akın İpek, İsmail Mesut Sezgin, Kerim Balcı, Sadık Çınar, Selçuk Başsoy, Orhan Çaya, Ufuk Uçar, Cengiz İnce gibi figürler FETÖ'nün Birleşik Krallık yapılanmasında önemli görevlerde bulunmaktadır."
Araştırmada 15 Temmuz öncesinde Birleşik Krallık kamuoyunun, FETÖ ve faaliyetleri ile ilgili yeterince bilgi sahibi olmadığı, bu sebeple herhangi bir hassasiyetin bulunmadığı ifade edilmiştir. Bununla birlikte FETÖ’nün ülke "dinler arası diyalog" ve "eğitim hareketi" kisvesi altında yürüttüğü faaliyetlerden ötürü, Birleşik Krallık'ta üst düzey birçok siyasetçinin FETÖ faaliyetlerinde yer aldığı ve örgüte açıktan destek verdiği ifade edildi.
Raporda ön plana çıkan bir diğer konu ise ülke kamuoyunda FETÖ ile ilgili ciddi bir kafa karışıklığının yaşandığı vurgusu oldu. Raporda 15 Temmuz sonrası dönemde Londra Hükümeti'nin, Birleşik Krallık Parlamentosu'nun ve medyanın tutumu ayrı ayrı ele alınarak bu kurumların Türkiye'nin FETÖ ile mücadelesine yaklaşımları incelendi.
Buna göre, 15 Temmuz başarısız darbe girişiminden itibaren her ne kadar Türkiye'nin beklediği birtakım adımları atmada tereddüt etse de Londra hükümetinin 15 Temmuz gecesi Türkiye'nin yanında yer alması ve darbeyi kınayarak Türkiye'ye ziyaret gerçekleştiren ilk Batılı ülke olması raporda yer bulurken şu ifadelere yer verildi:
"Türkiye’nin Batılı ülkelerden beklediği empati ve anlayışı ilk Birleşik Krallık hükümetinin göstermesi ve Türk milletinin haleti ruhiyesini anlamaya çalışarak destek sunması Türkiye kamuoyu tarafından takdirle karşılanmıştır. En önemlisi diğer Avrupa ülkeleri 15 Temmuz darbesinin arkasında FETÖ'nün olduğunu kabule bile yanaşmazken Birleşik Krallık hükümeti tarafından 15 Temmuz'un örgüt tarafından yapıldığının kabul edilmesi önemli bir destek şeklinde görülmüştür."
"Akın İpek ve Kerim Balcı gibi isimler Türkiye'ye iade edilmeli"
Raporda son olarak, Almanya'nın FETÖ politikası ve örgüt lobisinin Türkiye-Almanya ilişkilerine verdiği zararlar hatırlatılarak önlem alınmaması durumunda FETÖ'nün Birleşik Krallık'taki gücü, yapılanması ve ağları üzerinden Türkiye-Birleşik Krallık ilişkilerini sabote edebileceği vurgulanmıştır. Bundan ötürü, raporda örgütün ülke genelindeki faaliyetlerinin kısıtlanması, siyasetçilerin örgüt üyeleriyle aralarına mesafe koyması ve örgütün üst düzey yönetiminde yer alan Akın İpek ve Kerim Balcı gibi isimlerin Türkiye'ye iade edilmesinin gerektiği belirtildi.
Güncelleme Tarihi: 24 Mart 2018, 23:44