CHP BURSA MİLLETVEKİLİ ORHAN SARIBAL: “ANAYASA MAHKEMESİ ‘ULUDAĞ ‘TALAN BAŞKANLIĞI’ KANUNU’NUN BAZI MADDELERİNİ İPTAL ETTİ”

CHP BURSA MİLLETVEKİLİ ORHAN SARIBAL: “ANAYASA MAHKEMESİ ‘ULUDAĞ ‘TALAN BAŞKANLIĞI’ KANUNU’NUN BAZI MADDELERİNİ İPTAL ETTİ”
banner98

CHP Bursa Milletvekili ve PM Üyesi Orhan Sarıbal, Meclis’te yaptığı basın toplantısında
CHP TBMM Grubu’nun Uludağ Alan Başkanlığı Kanunu’nun iptali için Anayasa
Mahkemesi’ne yaptığı iptal başvurusunda kararın çıktığını açıkladı. 9 Ocak 2025 tarihli
Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, Anayasa Mahkemesi, Uludağ Alanı Hakkında
Kanun'un bazı maddelerini Anayasa’ya aykırı bularak iptal etti. Anayasa Mahkemesi’nin iptal
gerekçelerinde hukuki belirsizlik, yasama yetkisinin devri, özerklik ihlali gibi anayasal
ilkelere aykırılıkların vurgulandığını belirten Sarıbal, ancak bu kararın yetersiz olduğunu,
“İmar Planı Yapma” yetkisinin iptal edilmediğini açıkladı.
Sarıbal açıklamasında; “AKP’li milletvekillerinin imzasını taşıyan kanunla Uludağ’ın
1961’den bu yana milli park alanı statüsünden çıkarılarak talan edilmek istendiğini defalarca
söyledik. Uludağ Bursa’nın su deposu, su kaynağıdır dedik. Yaklaşık 21 bin dönüm alanda
Uludağ Alan Başkanlığı, komisyonlarla, özerk yetkiye sahip olacaktı. Bursa’daki çevre
örgütleri, Bursa Barosu Çevre Komisyonu üyeleri öncülüğünde Bursa’da ciddi eylemler
yapıldı. Uludağ Milli Parktır, bir dünya mirası dedik, Uludağ birçok bitkisel ve hayvansal
çeşitliliği içinde barındırmaktadır dedik. Anayasa Mahkemesi’ne taşıdık. Anayasa
Mahkemesi, Uludağ alanında işletmecilik faaliyeti izni için yürütme organına sınırları ve
kapsamı belirli olmayan bir yetki tanınmasının teşebbüs özgürlüğü ilkesiyle çeliştiğine,
Uludağ alanının korunmasına yönelik çevre yasaları ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası
çevre sözleşmeleriyle de uyumsuz olduğuna hükmetti. Ancak bu karar yetersizdir, İmar Planı
Yapma yetkisi iptal edilmemiştir” ifadelerini kullandı.
BAKANLIK VE KOMİSYONUN DÜZENLEME YETKİSİ İPTAL EDİLDİ
Mahkeme Uludağ Alanı Hakkında Kanun’un 3. maddesinin 11. fıkrasındaki “yaptırma, izin
verme” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğunu belirtirken, Sarıbal iptal gerekçelerini şu
şekilde sıraladı: “Uludağ alanında turizm amaçlı herhangi bir sportif faaliyet ile alana ilişkin
herhangi bir işletmecilik faaliyetinin yaptırılması ya da bu tür bir faaliyete izin verilmesi
konusundaki ölçütlere ilişkin yasal çerçeve belirlenmeksizin yürütme organına sınırları ve
kapsamı belirli olmayan bir yetki tanınması teşebbüs özgürlüğünün kanunla sınırlanması
ilkesiyle çelişmektedir. Açıklanan nedenlerle kural, Anayasa'nın 13. ve 48. maddelerine
aykırıdır. Kanunun 5. maddesinin 1 numaralı fıkrası da Uludağ alanı içinde yapılacak her türlü
uygulama için karar alacak olan Komisyona verilen yetkilerin belirgin olmaması nedeniyle
Anayasa’ya aykırı bulunmuştur. Ayrıca ‘Bakanlığa asli düzenleme yetkisi veren kuralın
yasama yetkisinin devredilmezliği ilkesiyle bağdaşan bir yönü bulunmamaktadır’ denilerek,
Anayasa’nın 7. maddesine aykırı bulundu. Kanun’un 7. maddesinin 1 numaralı fıkrasındaki
(b) bendinde ise belediyeler, üniversiteler ve kamu kurumu niteliğindeki meslek
kuruluşlarının taşınmaz satış veya trampası konusunda Başkanlığa gelir tahsisi yapılmasını
öngördüğü maddeyi de yerel yönetimlerin mali özerkliğini ihlal ettiği gerekçesiyle iptal etti”
ZİRAAT MÜHENDİSİ İSTİHDAMI ZORUNLULUKTUR
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, 10 Ocak 1846’da ilk Ziraat Mektebinin açılmasıyla
başlayan Tarımsal Eğitim ve Öğretimin 179. yılını da kutladı. Tarımda yaşanılan sorunların
çözümünün doğru tarım politikalarının belirlenmesi ve yaşama geçirilmesi kadar, bu
politikaların liyakatli kadrolarca yürütülmesinin de bir zorunluluk olduğuna değinen Sarıbal,

“Bugün ülkemizde ziraat fakültelerinden her yıl yaklaşık 5000 ziraat mühendisi mezun
oluyor. Tarım Bakanlığı’nın istihdam politikaları yetersiz. Bakanlık, mezunların sadece yüzde
7’sine iş imkanı sunabiliyor. Özel sektör ise bu ihtiyacı karşılamakta hem yetersiz kalıyor hem
de gençlerimizin emeğini karşılayacak koşulları sağlayamıyor” dedi.
BASIN İLAN KURUMU MEDYADAN ALDIĞI KOMİSYONU YÜZDE 3’E
DÜŞÜRMELİ
Milletvekili Sarıbal ayrıca gazetecilere ekonomik ve sosyal haklar sağlayan 212 Sayılı
Yasa’nın 10 Ocak 1961’de kabulüyle ilan edilen Çalışan Gazeteciler Günü ile ilgili olarak ise;
“Türkiye’de gazetecilik mesleği ağır bir baskı ve sansür altında yürütülmekte. Özgür basın
susturulmaya çalışılırken, medya organlarının büyük bir kısmı tekelleşmiş ve bağımsız
habercilik adeta nefessiz bırakılmıştır. Uydurma suçlarla yapılan gözaltılar, gerçeğin sesini
boğmak isteyenlerin en güçlü araçlarından biri haline geldi” diyerek, tüm bu zorluklara
rağmen mesleklerini onuruyla sürdüren basın emekçileriyle birlikte mücadele edeceklerini
söyledi. Basın üzerinde resmi ilan ve reklam hakkını iptal ederek baskı oluşturmaya devam
eden Basın İlan Kurumu’nun haksız uygulamalarına da dikkati çeken Sarıbal, İnternet
Gazetecileri Federasyonu’nun hazırladığı medya raporunu gündeme getirdi. Basın İlan
Kurumu’nun yerel medyalara usulsüz ve yüksek para cezaları kestiğini dile getiren Sarıbal,
“Para cezası ve resmi ilan yayın durdurma cezalarına karşılık yerel medyalar itiraz
ettiklerinde Basın İlan Kurumu yönetimi tarafından son 2 yılda tüm itirazlar reddetmiş. Basın
İlan Kurumu’nun 3 milyon 500 bin dolar harcadığı iddia edilen BİK Analitik adlı bir yazılım
projesi de bir başka tartışma konusu. Buradan soralım. Basın ilan kurumu, bu yazılım için
ihaleye çıkmış mıdır? Google Analytics, internet haber sitelerinin trafiğini ölçen dünyanın
kabul ettiği bir sistemken, Basın İlan Kurumu, BİK Analitik’i hangi gerekçeyle kurmuştur?
Basın İlan Kurumu, medyanın kamu kurumlarından aldığı resmi ilan ve reklamlardan yüzde
15 komisyon kesmekteyken, BİK’in bu ağır komisyon politikası, basını daha da zor duruma
sokmakta, hatta kapanma noktasına getirmektedir. Kurumun, medyadan aldığı yüzde 15
komisyon oranı yüzde 3’e düşürülmelidir” dedi.

Necmi İnce

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner103

google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0