CHP BURSA MİLLETVEKİLİ ORHAN SARIBAL; “2024: TARIMIN ÇÖKÜŞ YILI”

CHP Bursa Milletvekili ve PM Üyesi Orhan Sarıbal, 2024 yılına dair tarım ve hayvancılık sektörünü değerlendirdi.

CHP BURSA MİLLETVEKİLİ ORHAN SARIBAL; “2024: TARIMIN ÇÖKÜŞ YILI”
banner98

2024 yılı, tarımda kuraklık, artan üretim maliyetleri, emeğinin karşılığını
alamayan üreticilerin isyanları, yüksek enflasyon ve gıda fiyatlarının
tüketiciyi zorlayan etkisi ile ihracat yasaklarının gölgesinde geçtiğini
kaydeden Milletvekili Sarıbal, “2024 yılı, tarım ve hayvancılık için tam bir
felaket yılı oldu. Bir yanda üreticiyi bitiren ithalat politikaları, diğer yanda
halkın sofrasını haraca bağlayan gıda fiyatları! Ve bütün bu tablo,
AKP’nin yıllardır uyguladığı beceriksiz, plansız, rant odaklı politikalarının
eseri. Tarımı bilerek ve isteyerek çökerten bir iktidar, bu ülkenin
geleceğini de yok ediyor. Soframızdaki ekmeği küçülttüler, pazar filesini
ateşe verdiler! AKP için tarım, ‘dışa bağımlılık’ ve birkaç yandaşa peşkeş
çekmekten başka bir şey ifade etmiyor. Çiftçi traktörünü hacizden
kurtarmaya çalışırken, bunlar lüks sofralarında ithal etlere kaşık sallıyor.
Bu politika değil, bu düpedüz ihanettir! Üreticiyi destekleyen, halkın
sofrasını büyüten, toprağa hak ettiği değeri veren politikalar için acil
erken genel seçim gerekli. Yoksa bu ülkenin geleceği de soframızdaki
ekmek kadar küçülecek” dedi.
GIDA ENFLASYONU ÖNLENEMEZ YÜKSELİŞTE
2023 yılında enflasyonda son 22 yılın rekorunun kırıldığını, tüketici
fiyatlarının bir önceki yılın aynı ayına göre yaklaşık yüzde 64,8 ile
2001’den bu yana en yüksek seviyeye çıktığını kaydeden Sarıbal,
“Türkiye enflasyonda Venezuela, Lübnan ve Arjantin’in ardından
dünyada dördüncü sırada yer aldı. 2024 yılında da yüksek enflasyon
devam etti. TÜİK’e göre Kasım ayı itibariyle yıllık enflasyon yüzde 47,1
oldu. 2003’ten bu yana ortalama fiyatlar 21 kat, gıda fiyatları ise 32 kat
arttı. Kasım 2024’te Türkiye’de gıda fiyatları aylık yüzde 5,1, yıllık ise
yüzde 48,6 oranında arttı. Ürünü para etmeyen çiftçinin üretimden
çekilmesi ve üretim yetersizliği gıda enflasyonunu yükseltiyor. Birleşmiş
Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO)’ne göre dünyada gıda fiyatları yıllık
sadece yüzde 5,7 arttı; yani Türkiye’de gıda enflasyonu dünya
ortalamasından 8 kat daha yüksek” diye konuştu.
TARIMDAKİ İSTİHDAM PAYI YÜZDE 14,7’YE GERİLEDİ
Tarımın gayri safi yurtiçi hasıladaki payının 2002’de yüzde 10,2 iken
2024 yılı sonunda ise yüzde 5,2’ye düştüğünü açıklayan Sarıbal, “2002
yılında tarımda çalışanların toplam istihdam içindeki payı yüzde 35 iken,
bu oran 2024 yılının ilk yarısında ise yüzde 14,7’ye geriledi. Çiftçilerin
bankalara olan borçları Ekim 2023’te 551 milyar lira iken yetersiz
desteklemeler nedeniyle yüzde 42,3 oranında artarak Ekim 2024’te 784
milyar liraya yükseldi” dedi. Kamudan yeterli destek görmeyen ve
yetiştirdiği üründen emeğinin karşılığını alamayarak zarar eden çiftçilerin
hızla toprağını terk ettiğini kaydeden Sarıbal, 2002 yılında ekili-dikili arazi
miktarı 266 milyon dekarken, günümüzde 239 milyon dekara gerilediğini,
söz konusu dönemde tarım alanlarının 26 milyon dekar azaldığını
söyledi. Nüfusun giderek artmasına karşılık üretim alanlarının
azalmasının gıda güvencesi ve gıda enflasyonu sorununun giderek
derinleşmesine neden olduğunu anlatan Sarıbal, “Her 10 yılda bir
yapılması gereken Genel Tarım Sayımı 2001 yılından bu yana tam 23
yıldır yapılmadı. TÜİK tarafından 29 Mart 2024 tarihinde yayınlanan
Bitkisel Ürün Denge Tablolarına göre; yurt içi üretimin yurt içi talebi
karşılama (yeterlilik) derecesi arpada yüzde 90, ekmeklik buğday, mısır
ve kırmızı mercimekte yüzde 86, pirinçte 74, yeşil mercimekte yüzde 60,
ayçiçeğinde yüzde 51, soyada ise yüzde 5 oldu. TÜİK’in 2024 yılı Bitkisel
Üretim II. Tahminine göre; buğday, arpa ve mısır üretiminde düşüş,
patateste yüzde artış öngörülüyor. ⁠Yağlı tohumlarda artış,
şekerpancarında düşüş olacağı belirtiliyor. ⁠Zeytinde rekor artış,
mandalina ve portakalda büyük düşüş bekleniyor” ifadelerini kullandı.
ÜRETİCİLER ŞİRKETLERİN İNSAFINA TERK EDİLDİ
2024 yılında üreticilerin piyasaya ve şirketlerin insafına terk edildiğini
vurgulayan Milletvekili Sarıbal, “Hububat ve bazı baklagiller haricindeki
ürünlerde alım fiyatları şirketler tarafından belirlendi. Özellikle fındık ve
tütün piyasalarında yabancı tekellerin hakimiyeti devam etti. Bu nedenle
ürün alım fiyatları maliyetlerin altında veya önceki yılki seviyesinde
belirlendi. Tarım ürünleri alım fiyatlarında geçen yıla göre artış oranları
enflasyondaki artışın altında kaldı. Buğday yüzde 11-12, arpa yüzde 3,6,
çeltik yüzde 25-30,4, fındık yüzde 57, çay yüzde 68, şekerpancarı yüzde
28’de kaldı. Hububat Tedarikçileri Derneği’nin hesaplamalarına göre;
TMO’nun müdahale alımlarının son 5 yılın ortalama üretim miktarları
içindeki payı; buğdayda yüzde 20, arpada yüzde 22, mısırda yüzde 15,
çeltikte yüzde 5, kırmızı mercimekte yüzde 8, nohutta yüzde 17, kuru
fasulyede yüzde 11, fındıkta yüzde 12 olarak gerçekleşti” dedi.
2024 YILINDA İTHALAT BAĞIMLILIĞI DEVAM ETTİ
Milletvekili Orhan Sarıbal, 2024 yılının Ocak-Ekim döneminde tarımda
9,2 milyar dolarlık ithalat, 7,6 milyar dolarlık ihracat yapıldığını; ithalat
kısıtlamalarına rağmen tarım dış ticaretinin 1,7 milyar dolar açık verdiğini
söyledi. TÜİK tarafından açıklanan 2024 yılının Ocak-Ekim dönemine
ilişkin dış ticaret istatistiklerinden yararlanarak Dünya Ticaret Örgütü’nün
yöntemine göre yapılan hesaplamada tarımsal ithalatın 17,5 milyar doları
gıda maddeleri, 5,7 milyar doları tarımsal hammaddeler olmak üzere
toplam 23,2 milyar dolar oldu. 2023 yılında ithal edilen 11,9 milyon ton
buğday için 3,5 milyar dolar ödendi. Buğdayda 100 yıllık Cumhuriyet
döneminin en yüksek ithalat rakamlarına ulaşıldı. Toprak Mahsulleri
Ofisi'nden satın alınan her 85 ton için 15 ton buğday ithaline izin verildi.
Bu uygulama 20 Kasım’da, yüzde 75 iç piyasadan yüzde 25 ithalat
şeklinde değiştirildi. Bu nedenle önceki yılın Ocak-Ekim döneminde 10
milyon tonu aşan ithalat bu yıl 5,2 milyon ton olarak gerçekleşti. 31 Aralık
2024’e kadar 1 milyon ton mısır ithalatı için gümrük vergisi yüzde 5’e
düşürüldü. Bu karardan sonra ithalat hızla arttı. Önceki yılın Ocak-Ekim
döneminde 1,9 milyon ton olan ithalat bu yıl 3,4 milyon tona ulaştı.
Böylelikle 2019 yılından sonra tüm zamanların ikinci en büyük ithalatı
gerçekleşti. Son yıllarda kendine yeterlilik oranı yüzde 5-6 arasında olan
soyada tüm zamanların en büyük ithalatı gerçekleşti. 2023 yılında 2,9
milyon ton olan ithalat bu yılın Ocak-Ekim döneminde 3,1 milyon tona
ulaştı. 14 Eylül 2024 tarihinde zeytinyağında tüm yasaklamalar
(kısıtlama, fon, kota) kaldırıldı. Ancak Türkiye kuraklık nedeniyle
Avrupa’daki rekolte düşüşünün yarattığı ihracat fırsatını kaçırmış oldu”
açıklamasını yaptı.
SON 15 YILDA PESTİSİT KULLANIMI YÜZDE 53 ARTTI
Milletvekili Sarıbal, Türkiye’den ihraç edilen yaş meyve ve sebzeler ile
kuru gıdalarda yüksek miktarda pestisit kalıntısı ya da aflatoksin
bulunduğu gerekçesi ile iade edilen ürünlerin tüketicinin kabusu
olduğuna değindi. Hangi ürünlerde pestisit kalıntısı veya aflatoksin tespit
edildiği, bu ürünlerin nerede üretildiği ve iç piyasada imha edilip
edilmedikleri konularında Tarım ve Orman Bakanlığı’nın tatmin edici bir
açıklamada bulunmadığını dile getiren Sarıbal, “Bakanlık verilerine göre
2009 yılında 37,7 bin ton olan pestisit kullanımı 2023 yılı itibariyle 57,8
bin tona yükseldi. Son 15 yılda toplam pestisit kullanımı yüzde 53
oranında arttı.
HAYVANCILIK İTHALATI 1 MİLYAR DOLARI AŞTI
Uygulanan yanlış politikalar nedeniyle son yıllarda hayvan varlığında
ciddi bir azalma yaşandığını da dile getiren Sarıbal, TÜİK verilerine göre,
Türkiye'nin büyük ve küçükbaş hayvan varlığı, son iki yılda düşüşe geçti.
2021'de 75,6 milyon baş olan hayvan varlığı, 2023'te 68,9 milyon başa
geriledi; son iki yılda büyükbaş ve küçükbaş hayvan sayısı 6,6 milyon
baş azaldı. İktidar hayvancılığa ayrılan desteklerin toplam destekleme
içindeki payını giderek azaltıyor. Söz konusu desteklerin payı 2023’te
yüzde 24,2 iken, 2024 yılında yüzde 21,6’ya 2025 yılında ise yüzde
20,1’e düşürülecek. Bunun anlamı; yoksulların hayvansal proteine
erişiminin giderek daha zor hale geleceğidir. 2023 yılında ithal edilen 818
bin baş sığırın 598 bin başı 2024 yılında ithal edilen 301 bin baş sığırın
180 bin başı Brezilya ve Uruguay’dan ithal edildi. 2024 yılının Ocak-Ekim
döneminde hayvancılık ithalatı 1 milyar doları aştı. 331 bin baş canlı
hayvan için 591 milyon dolar, 69 bin ton kırmızı et için 439 milyon dolar
olmak üzere toplam 1 milyar 30 bin dolar ödendi. Bu arada 2025 yılında
520 bin büyükbaş hayvan ithalatı kararı alındı. Her fırsatta yerli
hayvancılığı desteklediklerini açıklayan Tarım ve Orman Bakanlığı, attığı
adımlar ile ithalat lobisini güçlendirmeyi sürdürüyor” ifadelerini kullandı.

1956 tarihinde çıkarılan Orman Kanunu’nda 2002 yılına kadar 46 yılda
15 defa değişiklik yapılmasına karşılık, 2003-2024 tarihleri arasındaki 22
yılda 31 defa değişiklik yapıldığına da değinen Sarıbal, 2024 yılında
toplam 12,7 milyon metrekare alanın orman sınırları dışına çıkartıldığını
belirtti.

Necmi İnce

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner103

google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0