Ali Faruk ÇOLAK: Ben öncelikle mesleğimden dolayı göç etmek zorunda kaldım diyebilirim. Çünkü harita kadastro mühendisliği bölümü 4 Üniversitede vardı. Bunlardan ikisi İstanbul’da Konya ve Karadeniz teknik üniversitesin vardı. Bu yaklaşık 1996-1997 yıllarına kadar böle devam etti. Tabi Karadeniz Teknik Üniversitesi'nde Trabzonlu olarak okuyunca yaklaşık 100 mezunun en iyisi Trabzonlu da olunca her yıl ortalama 50 harita mühendisi Trabzon da kalında göç biraz zaruri hale geliyor. Yani mesleğimizi icra etmek adına mutlaka Trabzon dışına çıkmamız gerekiyordu. Öz ağabeyimle meslektaş olması ve Bursa’da ikamet etmesi onun Bursa’ya açıldığından bize de bir şekilde vesile oldu. Çokta mutluyum çünkü Bursa yapı itibariyle Karadeniz’e en çok yakın illerden bir tanesi denizse deniz, dağ ise dağ turizmse turizm... Bursa’da her türlü iş imkanı da var ve güzelde bir zamanda geldik,1996 da geldik. Bursa çok daha yeşildi elimizden geldiğince yeşil bırakmaya ve düzenli hale getirmeye çalışıyoruz ama tabi imkanlarımız kısıtlı işte bu odacılık vesilesiyle inşallah daha da imkanlarımızı genişleterek Bursa’ya hizmet etmeye çalışacağız. 

A.F.Ç.: Cumhuriyet sonrası 1954 yılında Harita mühendislikleri hizmetleri devreye girdi üniversitelerimizde ve Türk Mühendisleri Mimarlar Odası Birliği kuruldu. 1954 yılında bulunan aynı eş paralel bir şekilde de harita mühendisleri odası genel merkezimiz kuruldu. Yaklaşık 10 tane oda vardı 1954 yılında kurulan ilk odalardan bir tanesi harita kadastro mühendisleri odası tabi zamanlaTMMOB kanununun şekillenmesiyle ve harita mühendislerinin sayısının artmasıyla 1992 yılında Bursa şubemiz kuruldu. Bursa şubesinde Çanakkale, Balıkesir, Kütahya, Bilecik ve Bursa ilini kapsıdan yani haritayı göz önüne aldığınızda güney Marmara bölgesini kapsıyor. Yaklaşık 1150 ye yakın üyemiz var harita mühendisliği hizmeti veren. Bu kayıtlı üyelerimiz kayıtlı olmayan arkadaşlarımızı da katarsanız bu coğrafyada binlerce harita mühendisi olduğunu söyleye biliriz. Hemen hemen çoğu da mesleğini icra etmeye çalışıyor. Kamu kurumlarında ve özel sektörde, Ben 1992 den bugüne kadarda 13. Dönem yönetimimizi ele almış oldum. Ben 12. Dönemde de şube başkanıydım bununla ilgili küçük bir açıklama yapmak istiyorum. Niye talip oldum, ne vardı, ne oldu. Derken biraz önce adını andık Celil bey ve ondan öncesinde rahmetli Temel Öztürk ağabeyimiz zamanında 2000 yılında biz Bursa şubeyi bir değişim şeklini aldık. O dönemden beri Temel ağabeyin ve sonrasında Celil beyin ve sonrasında da Ufuk Ay'ın dönemiyle sevgi hoşgörü eşitlik güzel duygularla biz bu odayı yönettik. Bazen yedek olarak bazen asil görevlerde bende tabi ki yedeklikten asil saymanlık ikinci başkanlık gibi bir uzun soluklu üst dönemden sonra başkanlığı nasip oldu. Bu dönemde de artık bir dönem başkanlıkta bilirsiniz sonuçta başkanlıkta çok önemli bir misyon bir sürükleyiciliği var. Bir dönemde bırakılmaz bari 2 dönemi tamamlayalım dedik hayırlısıyla bu arada tabi hep iki listede girdiğimiz rekabete bu hem bizim karşımıza çıkan arkadaşlar hem de bizim arkadaşlarımız sayesinde hoşça sohbet içerisinde bir seçim atmosferi oluştu kavgasız gürültüsüz. Bu atmosfer bu sene maalesef tek liste olmamızı seçime gitmemizi ön gördü. Taktir meslektaşlarımızın biz elimizden geldiğince o taraf bu taraf demeden tüm harita kadastro mühendislerini sadece Bursa şube olarak değil sadece bu 5 ilde değil Türkiye genelindeki harita mühendislerini kucaklamak adına 2 sene daha talip olduk. 

A.F.Ç.: Harita ve Kadastro Mühendisleri olarak değil TMMOB bünyesinde söyleyeyim. TMMOB kuruluş maksadı zaten mühendisleri bir organizasyon içerisinde toplayıp onların hem ticari hem ahlaki hem eğitim anlamında hem mesleki anlamda birbirlerine olan ilişkilerini düzenlemek ve kendi içinde de problemlerini aşmak daha aydın daha ileriye dönük çalışmalara el atmak için yapılmış bir organizasyon. Bizde bunun içinde bir parçayız. Bizim tabi ilk önce misyonumuz bu öncelikle oda olarak mesleğimiz ve meslektaşlarımıza sahip çıkmak. Onların sorunları varsa çözüme ulaştırmak ve olması gerektiği kategoriye kadar yükseltmeye çalışmak. Mesleğimiz o kadar enteresan bir mesleki harita kadastro mühendisliği hizmeti aslında basit olarak şöyle anlatabilirim. Yer yüzeyini düşünün yani ayağımızı bastığımız zemini o zemin üzerinde yapılacak hatta zeminin altında yapılacak her türlü resmi plan, proje, etüt aklınıza ne geliyorsa mühendislikte ne varsa her türlü işlem Harita ve Kadastro Mühendisleri imzasıyla başlar bittikten sonrada Harita ve Kadastro Mühendisleri imzasıyla son bulur. Bu ne anlama geliyor. En basitinden söyleyeyim bir tarlanın 2 veya 3,4 parçaya bölünmesi veya bir imar planının yapılmadan önce mevcut durumu hale hazır haritalar üretilmesi bu haritalar üzerinde çizilen planların araziye yine uygulanması hatta bir mimarın çizmiş olduğu bir mimari projeyi araziye doğru yerinde mimarideki gibi saatli şekilde oturtulmasından tutunda.   Maden ocaklarındaki galerilerin gideceği güzergâh veya koordinatlarda ölçümüne kadar. Hatta ve hatta diğer ulaşımdaki koordinatların senkronizasyonu ölçümü bunların adaptasyonel birbirine olan ilişkilerini sağlamak. Yani her alanda her noktada biz varız. Yani uzay havacılık yer altı yer üstü bütün mühendislik disiplinlerini altında ve sonunda biz varız. 

A.F.Ç.: TMMOB Başkanı olarak görev alsaydım bu konuya farklı bir cevap verirdim. Ama TMMOB Başkanı değilim bu ilgilisine sorulacak bir soru TMMOB içerisindeki Harita ve Kadastro Mühendisleri odası Bursa şube başkanı olarak şunu söyleyebilirim. Kendi çerçevemizden onkoloji hastanesi veya nokta atışı başka projeleri de dile getirdiğimiz zaman genel anlamda şunu söyleyebilirim. Biz oda olarak harita mühendislerinin haricinde de olsa kent sorunlarıyla ilgili belediyeler tarafından yada herhangi kamu kurumu tarafından yapılan herhangi bir çalışmayı önce maksadının ne olduğuna bakarız. Maksadı sonrasında kente ne getirip ne götürmediğine bakarız artı ve eksilerine bundan sonra itiraz edilecek nokta varsa itiraz ederiz. Ama genellikle sizin bahsettiğiniz mevzular planlama yöntemi veya planlamalara itirazlar var buda ilgili odalar tarafından yapılan itirazlardır. Ben mülkiyetle ilgili sorun olduğu yerde her zaman sözümü söylerim yani kaba bir tabirle mülkiyet veya harita mühendisliği hizmeti içerisinde bizim borumuz öter. Ama diğer odalar yaptığı itirazlara çok fazla yorum yapmak istemiyorum.

A.F.ÇOLAK: Kentsel dönüşümü bizim Trabzonspor takımına benzetiyorum yani hiç yok gol atalım. Forvetimiz yok gol atalım yani evet pozisyon üretiyoruz plan, proje üretiyoruz bürokratlarımız çalışıyor. Yüksek mercilerden üst düzeylerimiz bununla ilgili yasa çıkartmaya çalışıyor çıkartıyor. Ama biz hep gelip bu yasanın menfaatimize olan tarafından girmeye çalıyoruz, ya da çok incelemeden paldır küldür kentsel dönüşüme giriyoruz veya kentsel dönüşümün manasını anlamadan kentsel dönüşüm yaptık diye piyasaya çıkıyoruz. Bu sadece Bursa kentinin değil bütün memleketimizin sorunu biz herhalde toplum olarak kaderciliği çok seviyoruz. Allah yazdıysa bozsun diyelim bir kaderciliğimiz var. Allah yazdıysa depremi bozsun veya en azından hazırlıklı olalım da zeval görmeden bir şekilde depremi atlatalım diye düşünüyorum. Çünkü 1999’da deprem oldu. Yıl 2016 yani yaklaşık 17 yıllık bir süre 17 yıldır kentsel dönüşüm olması gerekenler oldu hatta bununla ilgili hiç mütevazı olamayacağım Harita ve Kadastro Mühendisleri odası olarak 2006-2009 yılında Bursa raporları çıkarttı.  O zamanki ağabeylerimiz Celil bey, ufuk bey daha öncesinde rahmetli Temel ağabeyimiz zamanında orda yazdık kentsel dönüşüm hatta Bursa’ya ilk kentsel dönüşüm panelimi o zamanın şimdiki Büyükşehir belediye başkanımız Osmangazi Belediye başkanıydı onunda katılımı sağ olsunlar ile Belediye Başkanlarımızın katılımıyla kentsel dönüşüm sempozyumu yaptık. Bu bahsettiğim yaklaşık 8 yada 10 yıl önce 2016 yılına geldik hala tam manasında bir kentsel dönüşümümüz yok. Evet bir tane Bursa’da kentsel dönüşüm vardı. Maalesef oda yükseklikten dolayı biraz sıkıntıya yol açtı. Biliyorsunuz çokta girmek istemiyorum. Çünkü kötü örnek olarak anlatılıyor doğan bey kentsel dönüşümü Bursa’da yapılan ilk başarılı kentsel dönüşümdür. Evet başarı elde edilmiştir.   

 N.İ: Birde TOKİ gerçeği var. Yani TOKİ de hakikatten atıl bir konumdayken şimdi yüz binlerce insanı ev sahibi yapıyor. Yine emekliler ile ilgili İrfaniye'de bir konut çalışması var. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

  A.F.ÇOLAK: Kentsel dönüşüm olgusundan bahsederken TOKİ kanadı da çok önemli. TOKİ ne yaptı? Ucuza mal edip tabi bu statik anlamda veya fiziki anlamda depreme dayanıksız ev anlamına gelmiyor depreme dayanıklı ama belki lüks diyemeyeceğimiz veya m2 olarak küçük, ekonomik daireler üretip insanlara bunu sundu. Bu bir devlet projesidir. Taktir edilecek bir projedir. Tabi inşaat sektörü anlamında bazı olumsuz tarafları olmuştur ama TOKİ mantığıyla biz Bursa’yı kurtarabilirdik ama bizim diyorum ya hep düşüncemizde arka planda bir şeyler değişiyor. Bursa kentsel dönüşüm açısından çok geç kalınmış bir şehir. Sadece Bursa değil İstanbul keza aynı. Bütün illerimizde belki kentsel dönüşüm olgusunu biz yıllardır tartışıyoruz hala bir kentsel dönüşümü tanımlayamamış haldeyiz. Ben şunu söylemek istiyorum Bursa’nın kentsel dönüşümle ilgili imtihanı kaç yıl daha sürecek inanın bende kestiremiyorum. Fakat şunu acilen çağrıda bulunmak istiyorum. Lütfen kentsel dönüşümü de kapsayan ve içine ulaşımı sosyal donatı alanlarını bunun yanı sıra kültürel fonksiyonları turizm anlamında bütün fonksiyonlarını yaşam kalitemizi yükseltmek adına doğuyla batı arasında yaşam kalitesinin standartlarını birbirine eşitleyebilecek bir master dönüşüm planı hazırlayalım. Bu dönüşüm planı içerisinde gerek parsel parsel gerek mahalle olarak gerekse tüm şehir olarak topyekün bir dönüşümün içine girelim. 

A.F.ÇOLAK: Şu anda Bursa’daki yerel yöneticilerimizi özellikle Yıldırım Belediye Başkanımızı tebrik ve takdir etmek istiyorum. İsmail Beyi çünkü ciddi manada kentsel dönüşümle ilgi çalışmaları var. En çok çöküntü bölgesinde olduğu bir bölgede kaçak yapılaşmadan dolayı sıkıntısı da çok fazla ve yeri geldiğinde de akademik odalarla paylaşma cesaretinde bulunuyor. Niye cesaretinde diyorum. Sanki biz öcüyüz, değiliz biz gerçekten her şeyi itiraz eden değil en azından kendi adıma söyleyebilirim bu pencereden sadece olumsuz gördüklerimizi eleştiren ama yanlış olana da itiraz edenleriz. Dolayısıyla oradan tutunda Osmangazi Belediye Başkanımız, Nilüfer Belediye Başkanımız ve diğer Belediye Başkanlarımız ve Büyükşehir Belediye Başkanımızda Bursa’da gerçekten iyi şeyler yapmaya çalıştığımızı söyleyebilirim. Her ne proje yapıyorsak yapalım bir mastır projenin içerisinde toplayalım. Önce bir Bursa’yı helikopterle uçalım nerde sorunumuz var nasıl çözüm üretebiliriz. Öncelikle yolsa yol, öncelikle sosyal donatıysa sosyal donatı veya sanayi ise sanayi önce bunları oturtalım ondan sonrada dönüşüme girmeye başlayalım diye düşünüyorum. Tabi planlayacak vaktimizde yok. Deprem her an gelebilir kapımızda ama yani çok daha uzun süreli bir çalışmanın içerisine girmemiz gerektiğiniz söylüyorum.  Lütfen yaptığınız projeleri ve yaptırmak istediğiniz projeleri uzun vadeli yapalım ben bürokratlarımıza sesleniyorum sadece Bursa değil Türkiye genelinde Cumhurbaşkanımıza kadar söylüyorum. 2023-2073 hedeflerimiz diyoruz 2173’ü hedefleyelim o şekilde bir planlama yapalım ulusal olarak da hep beraber. Bu iş oda veya belediye veya değil Akademik odalar, Üniversiteler, Belediyeler, Bürokratlarımız, Resmi Kurumlar, Siyaset, Halk biz bir bütünün parçalarıyız hepimiz beraber ortak menfaat ülke ve halk menfaati için çalışmamız gerektiğini düşünüyorum. Umarım bu konuştuklarımızın ışığında daha güzel bir Bursa ve Türkiye için el birliği ile çalışabiliriz...

  N.İ: Ali Faruk ÇOLAK kimdir?

A.F.ÇOLAK: 1974 Trabzon doğumlu. 7 kardeşli bir aileden geliyor. 1996 yılında üniversiteden mezun olana kadar Trabzon’da yaşadı. Karadeniz Teknik Üniversitesinden Harita Mühendisi olarak mezun olup, ilk iş yerini Bursa'da açtı ve böylelikle Bursa ile tanışmış oldu. Bursa'da evlenen Çolak, 3 çocuk babası... Şu anda da serbest meslek erbabı olarak harita mühendisi hizmeti veriyor. Aynı zamanda son 2 dönemdir HKMO Bursa Şube Başkanlığı görevini yürütüyor.