Eğitim programının açılış konuşmasını gerçekleştiren Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Türkiye’deki çevre kirliliğinin ancak yerel yönetimlerin yetkilendirilmesiyle önlenebileceğini ifade etti. Seçimle göreve gelen belediye başkanlarının halka ve seçmenine karşı sorumluluk duyan, hesap veren kişiler olduğunu belirten Başkan Altepe, çevre rehabilitasyonu konusunda yetki verildiği takdirde belediyelerin işin üzerine daha sık gideceğini ve sonuç alacağını söyledi. Tayinle gelen yöneticilerin kariyer yaptıktan sonra bulundukları bölgelerden ayrıldığını, görev süreleri boyunca sıkıntı yaşamamak için meselelerin giderilmesi noktasında kesin çözüm üretmediklerini vurgulayan Başkan Altepe, “Ama yerel yöneticilerin böyle bir lüksü yok. Çünkü bizler, seçilerek bu görevlere geliyoruz ve her zaman hesap veriyoruz. Görevimiz bittikten sonra da bulunduğumuz şehirlerde yaşamaya devam ediyoruz. O yüzden sorumluyuz. Eğer şehir kirlendiyse, bu kirliliği insanımızla, akrabalarımızla beraber soluyoruz. Beraber zehirleniyoruz. Bunların önüne geçebilmek, bürokratlarla mümkün değil. Mutlak surette yerel yöneticilerin yetkili hale gelmesi gerekiyor. Bu yapıldığı takdirde, çevre sorunlarının ortadan kaldırılacağı kanaatindeyim” dedi.
Başkan Altepe, konuşmasında, Kültür Bakanlığı ve Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından tarihi eserler konusunda yetkilendirilen Bursa’nın bütün eserleri restore ettiğini ve bunun sonucunda UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne girmeye hak kazandığını ifade etti. Benzer yetkilendirmeyle çevre konusunda da aynı başarıların yakalanabileceğini vurgulayan Başkan Altepe, “Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak denizlerin temizlenmesi ve çevre kirliliğinin önlenmesi konusunda 1 yılda 400 milyon TL’lik yatırım planladık. Başta Gemlik Körfezi olmak üzere sahil boylarına, dere yataklarına ve Bursa Ovası’nın belirlenen noktalarına kolektörler döşedik. Bursa’da üretim yapan firmaları arıtma tesislerinin faaliyete geçirilmesi konusunda zorladık. Talimatlarımıza uymayan, çevreyi kirleten firmalara kapatmaya kadar varan ağır yaptırımlar uyguladık. Yetki verilir de yerel yönetimlerin etki alanı genişletilirse, Türkiye’nin hemen her bölgesi benzer çalışmalar başlatılabilir. Çevre temizliği sürdürülebilir şekliyle sağlanabilir” diye konuştu.
ÇEKAP Projesi’nin yürütücüsü Bölgesel Çevre Merkezi (REC) Türkiye’nin Direktörü Rifat Ünal Sayman ise, mahalli idarelerin çevre meselesinin çözümünde en temel paydaşlarından olduğunu söyledi. Çevre meseleleriyle birebir karşı karşıya kalan ve çözüm konusunda anahtar konumda bulunanların başta belediyeler olduğunu belirten Sayman, Türkiye’nin 8 büyükşehrinde 81 ili kapsayacak yerel yönetimlere yönelik gerçekleştirilen bu eğitim programı ile ülke çapında çevre yönetiminde önemli bir mesafenin kaydedilmesini sağlamaya çalışıldığının altını çizdi. Bursa ve civar illeri de kapsayan eğitim programının önemine değinen Sayman, “Merkezi kararlar, değişimler, dönüşümler, planlamalar, mevzuat değişiklikleri son derece önemli ama 21. yüzyılda sorunların tümünü merkezden çözmek son derece zor. Çevre sorunlarının çözümü, sorunun yaşandığı alanlardaki aktörlerin, yani yurttaşlarla her gün yüz yüze olan yerel yönetimlerin hareket ve faaliyetlerinden geçiyor” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin tüm illerini kapsaması planlanan eğitimler Adana, Ankara, Bursa, Diyarbakır, Erzurum, İzmir, Samsun ve Tekirdağ eğitim merkezleri olmak üzere sekiz bölgede yapılacak. AB çevre müktesebatını uygulamakta belediyelerin teknik kapasitesinin artırılması hedefleniyor. Güncelleme Tarihi: 08 Eylül 2015, 18:47
