Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Ertuğrul Aydın, Bursa’da Büyükşehir Belediye Meclisi’nden Şehir Hastanesi projesinin geçmesi sonucu birinci aşamanın geçildiğini hatırlatarak, “Şimdi bu konuda hukukla hastane yeri seçimi konusunda ciddi problemler var. Şu anda hala mahkemesi devam eden konular var. Bu hastanenin en önemli kaynağı finansıdır. Çünkü hastane özel sektöre yaptırılacak. Bunun karşısında yapılacak olan sözleşmeler hastane maliyetlerinin kat kat üzerinde olacak. Bu maliyetler sonuçta kamunun, halkın cebinden çıkacak. Böyle bir yapılanma şeklinin yanlış olduğuna inanıyoruz” dedi.
“ŞEHİR HASTANESİNİ ÖZEL SEKTÖR DEĞİL, DEVLET YAPMALI”
Yapılacak olan her hastanenin toplumun sağlık hizmetlerine katkı sağlayacağını ifade eden Aydın, “Ama yapılma şeklinin bir takım şirketlere para kazandırmak amacıyla yapılması son derece yanlıştır. Siz buraya bir şehir hastanesi projesiyle harcayacağınız parayı ve bu hastane yapacak olan şirketlere sağladığınız ayrıcalıkları direk olarak kamu kendi bütçesinden yapmaya kalksa bu süre içerisinde kat ve kat daha ucuza mal edebilecek kaynak oluşturulacaktır. Asıl karşı çıktığımız husus, hastane yapım projesi, anlaşmaları, kanun tasarıyla çözümlenmesi tamamen kamunun parasını israf etmekten başka bir şey değildir” diye konuştu.
“BURSA HASTANELERİNDE CİDDİ SIKINTI VAR”
Bursa’daki hastanelerde ciddi anlamda yatak sıkıntısı olduğuna dikkat çeken Aydın, “Bugün hangi hastaneye gitseniz, gerek özel hastaneler, gerek kamu hastaneleri, gerek üniversite hastanelerinde ciddi bir yatak ihtiyacı ortaya çıkıyor. Kamunun özellikle son yıllarda yapmış olduğu ciddi bir hastane yatak sayısı artırmaya yönelik çalışması maalesef yok. Bursa nüfus artışının çok gerisinde kalıyor. Son zamanlarda özellikle İnegöl’de devlet hastanesi yapıldı. Bu tabi İnegöllülerin ihtiyacını bir nokta karşılayabilecek bir olay ama aynı hastanelerin Bursa’nın merkezinde de yapılması lazım. Özellikle Nilüfer bölgesinde herhangi bir kamu hastanesi yok. Çekirge Devlet Hastanesi ve Muradiye Devlet Hastanesi kapasitelerine herhangi bir artış olmuyor” şeklinde konuştu.
“NÜFUSA GÖRE DEĞİL, HALKIN ULAŞABİLECEĞİ YERE HASTANE YAPILMALI”
Kamu hastanelerinin mutlaka nüfusun yoğun olduğu yerlerde yapılması gerektiğinin altını çizen Aydın, şunları kaydetti;
“Çünkü dünyadaki örneği de budur. Hastaneler hiçbir zaman şehrin merkezinden uzakta değildir. Halkın kolay ulaşabileceği, tek dolmuşla gidebileceği, yürüyerek gidebileceği mesafelerde kamu hastaneleri vardır. Bursa’nın nüfusu çok hızlı artış gösteriyor. Sanayileşen bir şehir, nüfus her gün artıyor. Şimdi bunu şu andaki nüfusa göre değerlendirmek, şu kadar yatak yapsam bu sorunu çözersin değil. Önemli olan bu yatağı doğru yerlere ve halkın kolay ulaşabileceği noktalara yapmaktır. Yoksa yatak sayısını 15 bin arttırmışsın ama halkın ulaşamayacağı bir yere yapmışsın, hiçbir zaman sorunu çözemezsin.”
“ORHANELİ VE KELES HASTANELERİ ATIL DURUMDA”
Orhaneli ve Keles’te yapılan devasa hastanelerin atıl durumda olduğuna vurgu yapan Aydın, “Orhaneli ve Keles’te yapılan büyük devasa hastaneler atıl durumda bekliyor. Yani sen oradaki alt yapıyı kuramadıktan sonra, oranın doktor kadrosunu oturtamadıktan sonra, buralardaki çalışmayı cazip hala getirmedikten sonra, ‘bu işi çözeceğim’ diye oraya hasta bulamayıp giden doktora da Bursa’daki aldığı ücretin üçte birini vermeye kalkarsan bu işi çözemezsin. Orayı cazip hala getirirsen, ekonomik açıdan doktorunu da bulursun, hemşiresini de bulursun. O zaman Bursa’da olan yığılmanın önüne geçmiş olursun. Sadece bina yapmakla yatak yapmakla iş bitmiyor” dedi. Güncelleme Tarihi: 04 Ocak 2015, 13:07
