Başbakan Yardımcısı Bozdağ'dan 'Cumhur İttifakı'na ilişkin açıklama

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ, seçim ittifakı teklifine ilişkin, "İttifak koalisyon değildir. İktidar olmak için değil, seçim öncesi halkın önüne çıkmak için yapılan bir yöntemdir." dedi.

Başbakan Yardımcısı Bozdağ'dan 'Cumhur İttifakı'na ilişkin açıklama
banner98
 "AK Parti ve MHP'nin, siyasi partilerin seçim ittifakına ilişkin düzenlemeyi içeren ortak kanun teklifi dün TBMM Başkanlığına sunuldu. Bu düzenlemeye ilişkin değerlendirmenizi alabilir miyiz?" sorusu üzerine Bozdağ, bunun, Türkiye'deki siyasi hayat için son derece önemli bir değişiklik olduğunu söyledi.

Siyasi Partiler Yasası'nın bugüne kadar partiler arası ittifakı yasakladığını hatırlatan Bozdağ, "İlk defa seçim öncesi ittifakı yasal hale getiren, bunun çerçevesini çizen ve bir kişinin kendi partisinden istifa etmeden başka bir partinin listesinden aday olmasına ve partilerin de başka partileri desteklemesine imkan veren bir yasal düzenleme teklifi Parlamento'ya sunuldu. Bu çok açıdan son derece önemli." ifadesini kullandı.

Bunun, partiler arasındaki işbirliğini, dayanışmayı, yakınlaşmayı temin edeceğine işaret eden Bozdağ, seçmenlerin de yakınlaşmasını sağlayıp, ayrışmaları azaltacağını bildirdi.

"İttifaka giden partiler yan yana"

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, bu teklifle, ittifakı yasaklayan yasal kuralların kanunlardan çıkarıldığını, ittifakı serbest bırakan ve kuran yasal düzenlemelerin kanunlara taşındığını belirterek, "Bunun en önemli sonuçlarından bir tanesi ittifaka katılan partilerin baraj sorununu aşma konusundaki kolaylıktır. Çünkü bu durumda baraj iki partinin aldığı oy toplamı üzerinden hesap edilecek ve iki parti yüzde 10'dan fazla oy almışlarsa, barajı geçmiş sayılacak. Partilerden birinin az, diğerinin çok oy alması sonucu değiştirmeyecektir. Bu açıdan son derece önemli bir düzenleme." dedi.

Siyasi partilerin ittifaka bir isim de koyabileceklerini, koymamaları durumunda oy pusulasında "ittifak" ifadesinin birlikte hareket eden partilerin üzerinde yer alacağını vurgulayan Bozdağ, seçmenlerin sandığa gittiğinde oy pusulasında ittifaka giden partileri yan yana göreceğini aktardı.

Bozdağ, AK Parti ve MHP'nin ittifak yapacağını açıkladığını hatırlatarak, AK Partili seçmenin AK Parti'ye, MHP'li seçmenin MHP'ye oy atacağını dile getirdi. Daha sonra oyların sayımı, dökümü, partilere dağılımı yapılırken ittifakın adeta tek hesap edileceğini belirten Bozdağ, alınan oyların toplamı doğrultusunda illerde milletvekili dağılım hesabı yapılacağını ifade etti.

"Herkes kendi partisine oy verecek"

Bozdağ, ittifaka giren partilerin milletvekili dağılımının kendi içinde yapılacağına değinerek, "O ilde ittifakta olan partilerden diyelim AK Parti şu kadar, MHP bu kadar oy aldı. Kime ne kadar milletvekili düştüğü de kendi içindeki bu hesaplamaya göre dağılım yapılacak. Dolayısıyla, seçmenin iradesi hür bir şekilde sandığa yansıdığı gibi kendi partilerine oy verme iradeleri de yansıyacak. Ve bunun milletvekili seçim sonuçlarına da doğrudan yansıması söz konusu olacaktır." diye konuştu.

Mührün ortaya veya iki partiye basılması durumunda oyun ittifakın hanesine yazılacağını, bu oyların "ittifak oyu" olarak kabul edileceğini belirten Bozdağ, bunların dağıtımının partilerin aldığı oy oranına göre yapılacağını vurguladı.

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, herkesin kendi partisine oy vereceğini, ancak oylar hesaplanırken, vekil dağıtımı yapılırken ayrı bir usulün ortaya konulacağını kaydetti.

'İktidar, ittifakın güvenoyuna bağlı değildir'

Bekir Bozdağ, "İttifak koalisyon değildir. İktidar olmak için değil, seçim öncesi halkın önüne çıkmak için yapılan bir yöntemdir." ifadesini kullandı.

Bozdağ, "İktidar, ittifakın güvenoyuna bağlı değildir. İttifaktan birisi iktidardan çekilirse iktidar düşmez." dedi.

"Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde hepimiz biliyoruz ki PKK terör örgütü, kendi uzantısı olan siyasi partinin oy almasını sağlamak için çok büyük baskı yapıyor, tehdit yapıyor." ifadesini kullanan Bozdağ, şöyle konuştu:

"Bu noktada sandık güvenliğini sağlama bakımından, esasında vatandaşımızın oyunun özgür iradesine uygun bir şekilde sandığa yansımasını temin etmek bakımından, vatandaşımızın iradesi üzerinde baskı kurmak isteyenlerin bu baskısını tamamen ortadan kaldırmaya dönüktür."

'CHP'nin bir ittifak içine girmeyeceği yönünde kanaate katılmıyorum'

"CHP'nin bir ittifak içine girmeyeceği yönünde kanaate katılmıyorum. Kendilerini zaten bir ittifakın parçası olarak görüyorlar. Umarız ki dürüst davranırlar, bizim gibi açık, net olurlar." diyen Bekir Bozdağ, "Bizim HDP ile CHP'nin bir ittifak içerisinde olacağını söylememiz kadar doğal bir şey yok. Resmen ittifak yaparlar mı, yaparlarsa dürüstlük olur, ahlaki olur. Ama yapmazlarsa da biz biliyoruz ki HDP'liler, CHP'liler seçimde birlikte hareket edecekler." ifadesini kullandı.

'AK Parti'li gidip yine AK Parti'ye oy verecek, MHP'li gidip yine MHP'ye oy verecek'

Bekir Bozdağ, "Oy pusulalarında önemli olan şey, vatandaşın iradesinin seçmen sandığına özgürce, doğru bir biçimde yansımasıdır. Eğer bir vatandaş oyunu özgürce oy pusulasına basmış, seçmen olarak sandığa atmışsa bu oy iradesini geçerli saymak lazım." dedi.

Bozdağ, "(Seçim ittifakı) Burada bir karışıklık söz konusu olmaz. Çünkü herkes bugünkü gibi oy kullanacak. Sadece oy kullandığı yerin üzerinde ittifak yazacak. Oy kullanacağı partiler yan yana olacak. Ama AK Parti'li gidip yine AK Parti'ye oy verecek, MHP'li gidip yine MHP'ye oy verecek. Ama sonunda bunlar baraj hesabı yapılırken, yüzde 10 hesabı yapılırken ittifak toplamı olarak, ikisinin oyunun toplamı üzerinden yüzde 10 belirlenecek." diye konuştu.

"Artık bundan sonra kimse kimseyi suçlayamayacak." diyen Bekir Bozdağ, "Oy pusulaları filigranlı olacak. Buna göre de orada seçmenin iradesi yansıdığı zaman da o geçerli sayılacak. Bu da seçim güvenliği açısından önemli bir şeydir." ifadesini kullandı.

Bozdağ, "Oy pusulasındaki mühürleri koyma görevi seçmene ait değil. Bu görev sandık kuruluna ve ilçe seçim kuruluna aittir. İlçe seçim kurulu ve sandık kurulunun ihmali, kusuru ya da kastı nedeniyle benim oyumun geçersiz sayılması kabul edilebilir bir durum değildir." dedi.

'Komisyonun amacı sadece cezaları artırmak değil'

Hükümet Sözcüsü Bozdağ, çocuk istismarıyla ilgili, "İnsan kılığındaki insan olmayan kişilerle mücadeleyi, bütün insanlarımızla seferberlik halinde olursak başarabiliriz." dedi.

Çocuk istismarıyla ilgili komisyonun amacının sadece cezaları artırmak olmadığını belirten Bekir Bozdağ, "Cezaları, en ağır ceza neyse onu tespit ederek artıracaklar. Ona dair düzenlemeler yapılacak ve cezaların caydırıcılığını en üst noktaya taşıyacaklar." ifadesini kullandı.

Bozdağ, şunları söyledi:

"Komisyon önleyici ve koruyucu adımlar konusunda da yeni önerileri önümüze getirecek. Biz bu yeni öneriler üzerinden de adımlar atacağız. Eğer yasal düzenleme yapılacaksa, yasal düzenleme yapacağız. İdari düzenleme gerekiyorsa idari düzenleme yapacağız. Uygulamada sorunlar varsa uygulamayı değiştireceğiz. Bu konuda netice almak için ne lazımsa onu yapacağız."

Cinsel istismar olaylarında artık ceza indirimlerinin olmadığı bir sisteme geçileceğini belirten  Başbakan Yardımcısı Bozdağ, "Bazıları bunu hastalık olarak söylüyor, hastalık olduğunda tedavi edilebilir ama bunun sadece hastalıkla izah edilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Bu çok net sapıklık, bu eğilimi olan kişilerle ilgili devletin ayrıca bir kontrol mekanizmasını hayata geçirmesinde fayda var." dedi.

Bozdağ, Kimyasal hadım uygulamasına ilişkin, "İnfaz aşamasında kastrasyon kararı çıkacak. Önce yargılanacak, suçluluğu sabit olduğu zaman cezası verilecek, ceza verildikten sonra infaza başlanacak. Bu sürede de mahkeme buna karar verecek. O zaman da bu işlem kendisine uygulanacak." diye konuştu.

'TSK'ya karşı kim mücadeleye girişirse hedef olur'

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ, Zeytin Dalı Harekatı konusunda, "Türkiye, bölgedeki terör örgütleri ve bunların teröristlerini temizleyene kadar, bu mücadeleye devam edecektir. Eğer orada rejim elbise değiştirip YPG/PYD kılığında oraya girerse, onlar hedeftir. Milisler girerse, onlar da hiç ayrıma tabi tutulmaz. Bu terör örgütlerinin yanında TSK'ya karşı kim mücadeleye girişirse, onlar bizim karşımızda hedef olur." dedi.

Bozdağ, "ABD'nin bize söylediklerini hayata geçirmesinin, söyledikleri kadar önemli olduğunu düşünüyoruz. O nedenle bundan sonra icraata bakacağız." ifadesini kullandı.

"Bugüne kadar TSK'nın operasyonlarında, bırakın hayatını kaybeden, burnu kanayan bölgede tek sivil olmamıştır." diyen Bekir Bozdağ, şunları söyledi:

"Türkiye'nin terör örgütüyle mücadele edip bu örgütü etkisizleştirmesi ve o topraklardan çıkartması, Suriye'nin toprak bütünlüğüne, siyasi birliğine ve egemenliğine verilmiş çok büyük bir destektir."

AB'nin 'vize serbestisi için şart koştuğu' iddialarına ilişkin Bozdağ, "Zeytin Dalı Harekatı'nın durdurulmasına ilişkin bir şart koşulması söz konusu değil." ifadesini kullandı.

Bozdağ, ABD ile ortak mekanizma konusunda da, "Mart'ın 15'inden önceki bir tarihte ilk toplantının Washington'da yapılması planlanıyor. Bu toplantı Sayın Çavuşoğlu ile ABD Dışişleri Bakanı Sayın Tillerson'ın koordinasyonunda eş zamanlı gerçekleşecek." dedi.

Güncelleme Tarihi: 22 Şubat 2018, 12:17
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner103

google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0