Sınıfta öğretmenlerimizi güçlendirmeden bu tasarımın hayata geçmesi mümkün
değildir."
"Gençlerimizi neye hazırlıyoruz."
"Öğretmenler soruyor? Öğrenciler yıl içinde bu kadar ders alarak öğrendiklerini
içselleştiremiyor. neden bizde 16-17 ders var?"
"Bunun bir cevabını olması lazım, ders sayısının azalması lazım, deneyime yönelik
eğitim alması, atölye ve laboratuvar çalışmalarının olması, derslerde disiplinler
üstü yaklaşım olması gerekiyor"
9. sınıflarda mevcut durumda 8 ders olacak. Rehberlik dersi yok.
İşte Bakan Ziya Selçuk'un yayımladığı yeni ders sayısı sayısı.
Bakan Selçuk Dünya coğrafyasından bahsederek yeni sisteme şöyle vurgu
yapıyor.
"'2040'lara doğru inanılmaz bir çağ geliyor. Vücudumuzda nano-robotların
dolaştığı bir çağa gidiyoruz."
"Çocukların matematik uygulamalarıyla ilişkilendirilmesi çok önemli."
"Biz bu çocukları 2035'lere, 40'lara hazırlıyoruz, başka bir bakış açısı gerekli."
"Küçük küçük çukur kazan bir çocuğun asla bir kuyusu olmaz. Her şeyden
yüzeysel alınan içeriğin derinleşmeye değil, sadece sınav için belleğinde taşıdığı
bir durum söz konusu."
"9'larda 15-16 dersten söz ederken, şu anki tasarımda 8 dersten söz ediyoruz.
10. sınıfta 10 ders, 11-12 bu böyle devam ediyor. Niye azaltıyoruz? Bir çocuğun
15-16 dersi anlaması ve içselleştirmesi mümkün olmuyor."
"Soru çözmek başka, sorun çözmek başka. Bizim çocukları soru şablonlarını
ezberleyerek soruları çözebilirler. Ama aslolan şu: Bu soruları çözerken bunun
anlamının ne olduğu, neden yapıldığını anlamakta zorlanabilirler. Çocuğun
hayatta problem çözmesi önemli. Bir genç işe başladığında iş yerindekiler soru
çözmekle ilgilenirler mi? İlgilenmezler, 'sen problem çözebiliyor musun?' derler."
"HEY dediğimiz bir fırsat var. İlk ve ortaokulda tasarım beceri atöyleleriyle
yapmaya çalıştığımız ve çocuğun 1. sınıftan itibaren birçok yeteneği yüzlerce
binlerce kez denediği, lisede devamı olarak bu tür aktivitelerle zenginleştirmesini
hedefliyoruz.
Evet…
Bakan Ziya Selçuk”u uzun zamandır tanıyorum.
Samimi ve Eğitimin içinden geliyor.
Eğitimin sorunlarını en iyi o bilir.
Çünkü Uzun yıllar Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı yaptı.
Bakıyorum şimdi Ziya Selçuk bir şeyler yapmaya çalışırken yine cemaatler
rahatsız oldu.
İşleri güçleri fitne fücur yaymak.
Bakanın ayağına dolaşmaya başladılar.
Yanlış anlamayın Eğitime nasıl FETÖ musallat olduysa bu günde diğerleri musallat
olmaya çalışıyorlar.
Ziya Selçuk bunlara papuç bırakmaz.
BURSA BU DÖRT VEKİLE KOŞUYOR.
Bursalı vatandaşlar TBMM de en çok bu dört vekile koşuyorlar.
Müfit Aydın,Ahmet ışık,Atilla Ödünç ve Efkan Ala.
Efkan Ala Bursa”da yaşayan Doğu kökenlilerin uğrak yeri.
Bursa Büyükşehir Belediyesinin alınmasında büyük katkısı olan Efkan Aladır.
TBMM de odası dolup taşıyor.
Müfit Aydın ise Bursa”ya hizmet etmek isteyenlerin merkezi gibi .
Çünkü Bursa”da bürokraside bulunmuş ve Bursa”nın sorunlarını iyi bilen abi
rolündeki şahsiyettir.
Bursa”da yaşayan diğer kesime hizmet veren gariban babası iki vekil.
Ahmet Işık ve Atilla Ödünç.
TBMM deki odaları dolup taşıyor.
Bursa”dan gelen vatandaşların sorunlarını çözmeye çalışan vekiller.
Kapıları açık gelenleri güler yüzle karşılayan iki güzel insan.