Organize perakendenin en büyük çatı örgütü Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF), Koronavirüs salgını nedeniyle yaşanan yoğun gündemde tüm yurtta alınan tedbirler doğrultusunda vatandaşların temel ihtiyaç ürünlerine hızlı ve kesintisiz erişim sağlaması ve alım gücünü olumsuz etkileyecek ürün fiyatlarındaki gereksiz artışlara yönelik tedbir çalışmalarını titizlikle sürdürüyor. Bu dönemde halkı mağdur etmeyecek bir fiyat politikası uygulamaya çalıştıklarını belirten TPF Başkanı Ömer Düzgün, üretim-satış zincirinin son halkası olarak tüketici karşısında üretici ve aracı firmaların uyguladıkları zamların sorumlusu olarak görüldüklerini, bu durumun incelenmesi için yetkili mercilerden araştırma talep ettiklerini belirtti.
Türkiye Perakendeciler Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Düzgün yaptığı açıklamada, şunları söyledi: “İçinde bulunduğumuz olağanüstü pandemi sürecinde, halkımıza en kaliteli ürünü ve en iyi hizmeti sunmakla mükellef olan üretici-satış zincirinin tüm halkalarını oluşturan paydaşlarımızla kenetlenerek bu amaç etrafında çalışmalarımızı sürdürmeyi arzu ediyoruz. Fakat, tedarik zincirinin ilk halkası olan üreticilerin, hallerin ve lojistik firmalarının ürün ve hizmet fiyatlarında artış gerçekleştirmesi, yerel marketlerimizi bu doğrultuda artan maliyetler sebebiyle fiyat düzenlemesi yapmaya zorunlu olarak yönlendirmektedir. Bu nedenle perakende mağazaları, tüketicinin gözünde fiyat artışlarının sorumlusu olarak algılanmaktadır. Oluşan bu algının gerçeği yansıtmadığı tedarik zincirinin tüm aşamalarında gerçekleştirilecek denetimlerle tespit edilebilecektir.
Biz vatandaşlarımızın gereksinimlerini milli seferberlik ruhuyla karşılamaya gayret ederken tedarik zincirinde buz dağının altı olarak nitelendirdiğimiz, üretim, lojistik sektörleriyle birlikte sebze-meyve hallerinin ürün fiyatlarında keyfi artış yapması perakende sektörünü mağdur etmektedir. Tüketicinin tepkisinin doğrudan perakendecilere yönelmesi kamuoyunda bizlere yönelik olumsuz algılara sebebiyet vermektedir. Vatandaşımızın bütçesinden çıkacak haksız her kuruşun takipçisi olmak için perakendeciler olarak iç denetim mekanizmamızı sürecin ilk gününden bu yana takip ediyoruz. İç denetimde sağladığımız hassasiyeti bir manada çözüm ortaklarımız olan üreticilerden, lojistik firmalarından ve sebze meyve hallerinden de bekliyoruz. Ülke ekonomimizin ve vatandaşımızın refahı için tedarik zincirinin tüm aktörlerini milli birlik ve seferberliğe davet ediyorum. Devletimizin karar verici mekanizmasının da tedarik zincirinde fırsatçılık kollayanları ayıklamasını temenni ediyorum”.
Fahiş fiyat artışlarının takipçisiyiz
Başkan Düzgün yaptığı açıklamada sözlerine şöyle devam etti: “Topraktan ya da üretim hattından çıkan, bakliyat, ayçiçek yağı, taze sebze-meyve, gıda ve temizlik ürünleri dahil herhangi bir ürün, bizim raflarımıza gelene kadar pek çok aracı kişi/kuruluştan geçmektedir. Özellikle, yerel perakendeciler olarak, bu zincirin her halkasında bulunan ve bu işten para kazanan hal ve dağıtım şirketleri gibi aracı kuruluşları hiçbir zaman göz ardı etmeden, direkt üreticiden satın alma yapmak yerine sistemin tüm paydaşlarının işlevselliğini yitirmemesi adına devamlılığını sağlamaya özen gösteriyoruz. Biz işimize bu kadar hassasiyetle yaklaşırken, keyfi şekilde gerçekleştirilen fahiş fiyat artışlarının da takipçisi olacağız. Bizleri zor durumda bırakan ve kamuoyunda oluşabilecek “perakendecilerin krizi fırsata çevireceğine” yönelik olumsuz algının önüne geçmek adına, ürün fiyatlarına yönelik tedbir ve düzenlemelerin üretici ve lojistik sektörlerini de kapsayacak şekilde tedarik zincirinin tüm aşamalarında hayata geçirilmesini talep etmek üzere, Ticaret Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’na başvurularımızı yaptık. Pandemi süreci devam ederken, önümüzdeki günlerde başlayacak mübarek Ramazan ayı öncesinde oluşan bu durum karşısında, başta ülke ekonomimiz olmak üzere vatandaşlarımızın ve perakendecilerin bu süreci en az zararla atlatmasını sağlamayı görev biliyoruz”.
Türkiye Perakendeciler Federasyonu’nun Türkiye’nin dört bir yanındaki üyesi yerel marketler, tüm Türkiye’de her gün milyonlarca müşterisini ağırlıyor.