Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Mustafa Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yeryüzüne düşen suyun tutulması, depolanması ve kullanılarak yeraltı sularına aktarılmasının büyük önem taşıdığını söyledi.
Kentsel alanlarda yoğunluğun, sert ve geçirimsiz yüzeylerin artması ile yağmur sularının toprak tarafından yeteri kadar süzülmediğini belirten Öztürk, bu durumun sel ve taşkınlara neden olduğuna işaret etti.
Yağmur suyunun etkin kullanımı için birçok yöntem geliştirildiğini anlatan Öztürk, bunlardan en yaygın kullanılanların "yağmur hasadı" ve "yağmur bahçeleri" yöntemi olduğunu belirtti.
Öztürk, yağmur suyunun depolanarak çeşitli uygulama alanlarında kullanılması yöntemine "yağmur hasadı", çatılardan ve sert, geçirimsiz yüzeylerden gelen yağmur suyunun, oluşturulan sığ çukurlara yönlendirilerek bu alanlarda bitkilerin yetiştirildiği bahçelere de "yağmur bahçesi" adı verildiğini aktardı.
Doğal su kaynaklarına ihtiyacın gün geçtikçe arttığına dikkati çeken Öztürk, yağmur bahçelerinin inşası için çalışmalara başladıklarını anlattı. Öztürk, şunları dile getirdi:
"Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın bahçesi başta olmak üzere tüm kamu kurumlarına yağmur bahçeleri kuracağız. Kurulacak yağmur bahçeleri ile hem görsel zenginliği artıracağız hem de su tasarrufu sağlayacağız. Yüzey akışının iyileştirilmesini ve suyun ekonomik kullanılmasını sağlamak, çatı olukları, araç yolları, yürüyüş yolları ve otoparklar gibi sert yüzeyli alanlarda oluşan yağmur sularını toplayıp yönlendirip kontrollü bir şekilde geri kazandırmak, yeraltı sularını beslemek, kirlenmiş yağmur sularını temizleyip su kalitesini artırmak, terleme ve buharlaşmayı çoğaltmak, erozyonu, sedimantasyonu ve seli azaltmak ile drenaj problemlerine çözüm üretmek amacıyla bu çalışmaya başladık. Bu çalışma bizim için büyük önem arz etmektedir. Ülke genelinde kısa sürede nihai sonucu elde edeceğiz."