Türk Silahlı Kuvvetlerinin Zeytin Dalı Harekatı kapsamında, Afrin'deki PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ üyesi teröristleri etkisiz hale getirmek için havadan ve karadan müdahalesi devam ederken başta Hatay ve Kilis olmak üzere tüm Türkiye'de vatandaşların da askerlere desteği sürüyor.
Harekatın yoğunluğunun yaşandığı Hatay'daki gaziler ve şehit yakınları da gelişmeleri anbean takip ediyor.
Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimleri Derneği Hatay Şubesi'nde bir araya gelen gazi ve şehit yakınları, askerlere dua ediyor ve tüm gelişmeleri televizyondan izliyor. Gaziler ve şehit yakınları, ihtiyaç durumunda seve seve Türk Silahlı Kuvvetlerine desteğe gitmeye hazır olduklarını belirtiyor.
"Onların zaferle döneceğinden şüphemiz yok"
Dörtyol ilçesinde de Türkiye Muharip Gaziler Derneği İlçe Temsilcisi İbrahim Kesin ile dernek üyeleri Hasan Kıymacı ve Kadir Dağlı, Dörtyol Askerlik Şubesine giderek gönüllü askerlik için başvuru yaptı.
Keskin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, orduya yeniden katılmak için hazır olduklarını vurguladı.
Mücadelenin yaşı olmadığını ifade eden Keskin, "İlk kurşunu sıkarak Kuvayımilliye harekatını başlatan atalarımız, her yerde öncülük yapmışlardır. Bizler de onların bir evladı olarak, gazilerimiz adına öncülük yaparak gönüllü askerlik için dilekçelerimizi verdik. Ordumuzun tırnağına taş değmesin. Mücadelenin yaşı yok. Biz 60 yaşında değiliz, 30 yaşındayız." dedi.
Kıbrıs gazilerinden 65 yaşındaki Ömer Kurt ise ordunun selameti için seve seve göreve hazır olduğunu belirterek "Akşamları yemek yiyemiyorum. Bu yağmurda, çamurda onların yanında olmak isterim çünkü bunu en güzel bilen, yaşayan savaşan insanlardır. Biz de bunların birer parçası olduğumuz için arkadaşlarımıza maddi manevi desteğiz. Onların zaferle döneceğinden şüphemiz yok. Türk ordusunun karşısında değil bu çapulcular, dünyada duracak hiçbir ordu yoktur, ordumuz böyle 3-5 tane çapulcuya pabuç bırakmaz." diye konuştu.
Muharip gazilerden Feyruz Aşık ise kalben tüm askerlerin yanında olduklarını aktardı.
Galip Dalyan da tek temennilerinin Afrin'in teröristlerden temizlenmesi olduğunu dile getirdi.
Kıbrıs gazisi İbrahim Öztürk ise 1974'te ne yaşadılarsa şu anda da aynı duyguları paylaştıklarını söyledi.
"Bizler her zaman hazırız"
Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimleri Derneği Hatay Şube Başkanı Hakan Kokusever de 1994 yılında terörle mücadelede gazi olduğunu söyledi.
Harekatın meşru olduğunu vurgulayan Kokusever, "Kendi güvenliğimizi korumak için bu bölgeyi teröristlerden arındırmamız gerekiyor. Askerlerimize her zamanki gibi güvenimiz tamdır, Türk ordusu çok güçlüdür ve Allah'ın izniyle bu teröristleri temizleyip tekrar bölgemize döneceğiz. Bize ihtiyaç olduğu zaman da hem şehit babaları ve bizler her zaman hazırız." dedi.
Batman'da 1999'da teröristlerle girdiği çatışmada şehit düşen Ömer Faruk Adaş'ın babası Mehmet Adaş da askerlerin yanında olduğunu anlatarak "Ben 70 yaşındayım. Şu anda beni de alsalar oraya giderim. Mücadeleye hazırım çünkü düşmanlarımızı bertaraf etmek hepimizin görevi. Çocuklarımızı katleden bu teröristlerdir. Bunlardan intikam almak isteriz." değerlendirmesini yaptı.
Bingöl'de 2000 yılında şehit düşen Ahmet Sümer'in babası Mustafa Sümer ise televizyonda Mehmetçikleri görünce gözyaşlarına hakim olamadığına işaret ederek "Keşke ben de yanlarında olsam diyorum. Hazırım gitmeye, teröristler temizlenene kadar varız." diye konuştu.
Aynı yıl yine Bingöl'de şehit düşen Ali Kazar'ın babası Kadir Kazar da askerliğini sıhhiye olarak yaptığını anlatarak "Ne zaman isterlerse yanlarına giderim." dedi.
Erzurum'da 1994'te terörle mücadelede şehit olan Yaşar Özdil'in babası Nadir Özdil de hazır kıta görev için beklediğini vurguladı.
"Bacağım sakat ama ellerim sağlam"
Gazi Abdi Çalışır ise 1996 yılında Şırnak'ta terörle mücadele sırasında yaralandığını aktararak ordunun ve devletin her zaman yanında olduklarını bildirdi.
Dualarının askerlerle olduğunu ileten Çalışır, "Devletimizin bize ne zaman ihtiyacı olursa göreve hazırız. Benim bir bacağım sakat ama ellerim sağlam, silah tutabilecek güçteyim. Allah'ın izniyle devletimizin her zaman yanındayız." dedi.
Gazi Cuma Çapar ise 1985'te Tekirdağ'da vatani görevini yaparken yaralandığını kaydederek "Benim sağ parmaklarım yok ama yapılacak her türlü hizmette varım. Bütün dualarımız onlarla birlikte." diye konuştu.