İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, Adnan Oktar ve grubuna yönelik, "suç işlemek amacıyla örgüt kurma, çocukların cinsel istismarı, cinsel saldırı, reşit olmayanla cinsel ilişki, çocuğun kaçırılması veya alıkonulması, cinsel taciz, şantaj, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, tehdit, cebir, siyasi ve askeri casusluk, dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle dolandırıcılık, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama, özel hayatın gizliliğini ihlal, resmi belgede sahtecilik, Terörle Mücadele Kanunu'na muhalefet, iftira, halkı askerlikten soğutma, hakaret, suç uydurma, yalan tanıklık, nitelikli dolandırıcılık, Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'na muhalefet, Vergi Usul Kanunu'na muhalefet, rüşvet, eğitim ve öğretim hakkının engellenmesi, eziyet, suçtan kaynaklı mal varlığı değerlerini aklama, özel hayatın gizliliğinin ihlali, kişisel verilerin kaydedilmesi, siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi, Terörle Mücadele Kanunu'na muhalefet, Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'a muhalefet" suçlarından soruşturma başlatıldı.
Soruşturma kapsamında İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin yaklaşık 2 yıl süren çalışması ve MASAK'ın yürüttüğü inceleme sonucunda, yurt dışından gelen kayıt dışı paralarla suç gelirlerinin aklandığı tespiti yapıldı.
Bunun üzerine haklarında gözaltı kararı verilen 106'sı kadın 235 şüphelinin yakalanması için İstanbul'da 22 ilçedeki 115 adres, Ankara'da 2 ilçedeki 3 adres, Muğla ve Antalya'da birer adres olmak üzere 120 adrese operasyon düzenlendi.
Gözaltı sayısı 166'ya yükseldi
Operasyonda, ''suç örgütü elebaşı" olduğu iddiasıyla hakkında gözaltı kararı verilen Adnan Oktar ile Oktar Babuna'nın da bulunduğu 166 şüpheli gözaltına alındı.
Oktar'ın kaçmak isterken polis ekiplerince yakalandığı öğrenildi.
Operasyon düzenlenen adreslerde yapılan aramalarda, 50'nin üzerinde tabanca ve tüfek bu silahlara ait ile çok sayıda mermi, çelik yelek ve bir zırhlı cip ele geçirildi.
Gözaltına alınan şüphelilerin bir kısmı, Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirildikten sonra İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün Vatan Caddesi'ndeki yerleşkesine götürüldü.
Hastaneye getirilişi sırasında basın mensuplarının suçlamalarla ilgili soruları üzerine, Oktar, "İngiliz derin devletinin oyunları bunlar, hepsi yalan." dedi.
Oktar, hastanedeki işlemlerin ardından emniyete götürüldüğü sırada, buradaki bazı vatandaşlar tarafından yuhalandı.
Mal varlıklarına el konuldu
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebi üzerine, Sulh Ceza Hakimliği'nce şüphelilerin mal varlıklarına el konulmasına hükmedildi.
Hakimlik, ayrıca arama yapılan yerlerde ele geçirilen kıymetli her türlü mal ve eşya hakkında da kazanç müsaderesine tabi olabileceği gerekçesiyle el koyma kararı verdi.
Bu arada, emniyet kaynakları da şüphelilerin şirket, vakıf ve derneklerine kayyum atandığını bildirdi.