Aydın'da Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Türk Silahlı Kuvvetlerindeki (TSK) kripto yapılanmasına ilişkin soruşturma kapsamında itirafçı olan "mahrem imam" A.K, askerlerin telefon numaralarının cep telefonlarına kaydedilmesinin yasak olduğunu, 2012 yılından sonra gelen talimatla bu kişilerle sadece halka açık büfelerden aramalarla irtibat kurduklarını anlattı.
FETÖ'nün TSK'daki kriptoları 'mahrem itiraflarla' deşifre ediliyor
Aydın Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmada gözaltına alınan, etkin pişmanlıktan yararlanmak isteyerek itirafçı olan ve adli kontrol şartıyla serbest bırakılan A.K, örgütün askeriyedeki kripto yapılanmasına ilişkin bilgiler paylaştı.
A.K, 1998-2002 yıllarında Niğde'de okuduğu dönemde örgüt üyesi arkadaşının tavsiyesi üzerine mezun olduktan sonra FETÖ'ye ait dershanede öğretmenlik yapmaya başladığını söyledi.
Niğde'de birkaç yıl çalıştıktan sonra tayininin örgüt tarafından Isparta'ya çıkarıldığını belirten A.K, 2008 yılında "Abdullah" kod adlı kişi tarafından kendisine "mahrem imam" görevi verildiğini, askerlerle görüşüp çay içilip sohbet yapılacağının söylenmesi üzerine görevi kabul ettiğini bildirdi.
"Telefon numarası 99'a tamamlanır"
Askeri personelle ilk irtibatı "müdür yardımcısı" konumundaki kişinin kurduğunu dile getiren A.K, "İrtibat kurulacak askeri personel en az ortaokuldan başlamak üzere örgüte kazandırılır. Askeri okula yerleştirilen örgüt üyesi personel ile okudukları askeri okul döneminde örgüt yöneticisi konumundaki şahıslar ilgilenir. Askeri personel mezun olduktan sonra 'müdür yardımcısı' konumundaki şahıs, askeri personelin yanına gider, yüz yüze görüşür, onu teslim alır. Daha sonra bu personeli 'mahrem imam' konumundaki şahsa getirerek yüz yüze görüşme sağlayarak tanıştırır. Bu ilk tanışma 'müdür yardımcısı'nın evinde olur." ifadelerini kullandı.
Bu tanışmada askeri personelin cep telefonu numarası alınır. Askere ait telefon numarasının son iki rakamı 99'a tamamlanacak şekilde verilir. Askerler, mahrem imamlar tarafından 2012'ye kadar cep telefonlarından arandı. Daha sonra gelen talimatla bu yıldan sonra halka açık büfelerden aramalar yapıldı. Örgüt üyesi asker ve personelin tespit edilmemesi amacıyla böyle bir talimat geldi."
"Telefon numaraları hep kağıtta kalırdı"
Milli Eğitim'de çalışmaya başladıktan sonra 2012 yılında Aydın'a atandığını anlatan A.K, bir müddet sonra adını hatırlamadığı örgüt üyesinin kendisiyle irtibata geçtiğini, bu kişinin Aydın'daki askeri personelle ilgilenme görevinin kendisine verildiğini söylediğini aktardı.
Söke ilçesinde bir eve davet edildiğini, burada iki askerle kendisinin ilgileneceğinin söylendiğini, daha sonra bu kişilerle tanıştırıldığını ifade eden A.K, "Bu tanışmada kağıda yazılı vaziyette iki askerin cep telefon numaralarını aldım. Bu telefon numaraları hep kağıtta kalırdı. Ben cep telefonuma kaydetmezdim, zaten kaydetmek de yasaktı.15 gün sonra bu iki askeri personelle görüştüm. Dini sohbetler yapıp CD’den Fetullah Gülen’in konuşmalarını dinledik. Benden sorumlu müdür yardımcısı bazen toplantılarımıza katılır, askeri personelin maaşından evli olandan yüzde 5, bekar olandan yüzde 10 para talep ederdi." beyanında bulundu.