Semizotu gibi yeşil bitkiler, somon, sardunya, hamsi, uskumru gibi balıklar, badem, fındık, ceviz, ketentohumu, avakado gibi yiyeceklerde bol miktarda Omega 3 bulunur. Yeterince balık tüketilemiyorsa bu ihtiyaç Omega 3 balık yağıyla da giderilebilir.
OMEGA 3 NELERDE VAR?
Omega 3 hapı sağlıklı mıdır sağlıksız mıdır? sorusunun yanıtı olarak doktorlar ikiye ayrılmış durumda. Bazı doktorlar bu konuda olumlu fikirler verirken bazı doktorlar olumsuz olarak değerlendiriyor.
Genel özetiyle soğuk suda yaşayan balıklarda Omega 3 bol miktarda bulunur. Bunun nedeni ise Omega 3'ün balıkları soğuktan koruyan antifiriz görevi görmesiyle açıklanabilir. Bu balıklar nedir diye soracak olursak Karadeniz hamsisi, Norveç somonu, Marmara lüferi örnekleme olarak değerlendirilebilir.
"Koenzim Q10 ve Omega 3, yaşlanmaya karşı etkili oluyor"
Aksuvital Ar-Ge Merkezinden Kimya Mühendisi Nigar Yıldırım, Koenzim Q10 ile Omega 3’ün bir araya geldiği zaman, vücudu doğal bir şekilde koruduğunu ve yaşlanma etkilerini en aza indirdiğini belirtti. Yıldırım, antioksidan kaynağı olduğunu belirttiği Koenzim Q10’un Omega 3 ile birlikte yaşlanmaya karşı etkili olduğunu söyledi.
Koenzim Q10’un, kardiyovasküler hastalıklara karşı vücudu koruduğunu söyleyen Yıldırım, “Omega 3 yaşlanma etkilerine karşı güçlü bir savaşçıdır. Vücut fonksiyolarının sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için gerekli bir destekleyicidir. Yaşlanma etkileri arasında karşılaşılan kalp damar rahatsızlıkları, zayıf hafıza fonksiyonları ve aktivite enerjisi düşüklüğü gibi rahatsızlıklar, hücre yıpranmalarından ortaya çıkar. Bu etkiler bilinenin aksine gençlik dönemlerinde ortaya çıkmaya başlar. Koenzim Q10, etkileri yeni bilinen güçlü bir antioksidan kaynağıdır. Hücrenin deforme olmasına neden olan oksitleyici radikallere karşı doğal destek elemanı olarak çalışır. Kardiyovasküler hastalıklara karşı vücudu korur ve cilt gibi vücudun hassas yüzeylerinin bozulmasını engeller. Koenzim Q10, balık (uskumru ve sardalye), kalp, karaciğer, böbrek, sığır eti, kümes hayvanları ve soya yağı, yer fıstığı, susam tohumu, yağlı tohumlar, mantar, ıspanak, brokoli, karnabahar gibi besinlerde bulunur” dedi.
Omega 3 çoklu doymamış yağ asitlerinin, vücut tarafından sentezlenemeyen ancak vücudun fonksiyonlarının sağlıklı şekilde devam edebilmesi için gerekli bir genel sağlık destekleyicisi olduğunu vurgulayan Yıldırım şunları kaydetti: “Omega3, yaşlanma etkilerine karşı güçlü bir savaşçıdır. Kalp damar dostu ve cilt yenileyici özelliği vardır. Koenzim Q10 ile Omega 3 bir araya geldiği zaman, vücudu doğal bir şekilde korur ve yaşlanma etkilerini en aza indirir. Ayrıca yaşlılıkta sık karşılaşılan beyin fonksiyonlarının azalmasıyla ortaya çıkan unutkanlığa karşı da etkilidir. Yaşlanma sürecine dinç, dinamik ve sağlıklı girme adına Omega 3 ve Koenzim Q10 bileşimi, doğal destekçi konumunda olacaktır”.
"Yaz aylarında Omega 3 yağ asitleri tüketimi aksatılmamalı"
Her yaşta gerekli olan omega 3 yağ asitleri, özellikle gelişim çağındaki çocuklar için çok önemli. Yaz aylarında da düzenli tüketilmesi gereken Omega 3 yağ asitleri, çocukların zihinsel ve fiziksel gelişiminde önemli rol oynuyor.
Yaz aylarında okulların kapanması ve tatil sezonunun açılmasıyla rutin alışkanlıklarda aksamalar olduğuna dikkat çeken Dr. Hakan Tüfekçi, "Omega 3 yağ asitleri zihinsel ve fiziksel gelişim için önemlidir ve yıl boyunca kullanılması önerilmektedir. Vücudun üretemediği ve dışarıdan alınması gereken omega 3 yağ asitlerinin mevsimsel olarak bırakılmaması veya ara verilmemesi gerekmektedir" şeklinde açıklamada bulundu.
Balık yağları özellikle okul çağında ki çocuklarda okuma-yazma, konsantre olma ve anlama becerilerini artırdığını kaydeden Dr. Tüfekçi, "Normal büyüme ve gelişmenin yanı sıra beyin ve göz sinirlerinin gelişimi için de gereklidir. Omega 3 yağ asitleri yetersizliğinde öğrenme anlama ve motor performansının yetersizliği görülmektedir. Genel kanının aksine balık yağlarının (omega 3) mevsimsel olarak bırakılmaması veya ara verilmemesi, yaz ayları dahil tüm yıl boyunca kullanılması önemlidir. Balık yağının yararlarından faydalanmak için ağır metaller ile kirletilmemiş balıktan elde edilerek rafine edilmiş balık yağı kullanmak gerekir. Kullandığınız balık yağının bu tür zararlı maddeler içermediğinden emin olmalısınız. Aynı risk besin olarak tüketilen balıklarda daolabileceği için aynı uyarı bunun içinde geçerlidir" diyerek konuya dikkat çekti.
Dr. Tüfekçi, Omega 3 yağ asitleri takviyesi kullanılırken dikkat edilmesi gerekenleri de şöyle açıkladı: "Omega 3 yağ asitleri takviyesi kullanılırken dikkat edilecek olan en önemli konu kalitedir. Balık yağının kokusu özellikle çocuklarda neredeyse balık yemekten bile uzaklaştıracak kadar kötü olabilir. Bu durumda, balık yağı içmek hem anne hem de çocuklar için eziyet haline dönüşebilir. Günümüzde gelişen teknoloji ile kokusuz balık yağı üretilebilmektedir. Ayrıca şişe formunun dışında tek kullanımlık kaşık formunda olan, ülkemizde üretilip, Amerika dahil dünyanın pek çok ülkesine ihracatı yapılan ürünler piyasada bulunmaktadır. Tek kullanımlık kaşık formu her mevsim taşıma ve kullanım kolaylığı sağlaması nedeniyle tatilde de balık yağının içilmesini kolaylaştırır. Balık yağının formülü ve alınması gereken miktarı tam olarak karşılaması da önemlidir. IFOS kalite güvencesi de mutlaka aranmalıdır, çünkü bu uluslararası güvence ile balık yağının saf olduğu, içinde hiçbir kimyasal zararlı maddenin bulunmadığı ispatlanmış olur".