Resim yapmayı çok seven ve verdiği hayat mücadelesinde kendisiyle aynı acıyı yaşayan Gamze Akbaş’a yaptığı resimle ilgili şunları söyledi: “Kalpler her zaman onu sevdiğimi, kelebekler de her zaman onun yanında olduğumu hatırlatıyor. Gamze ablamı seviyorum. Bana destek olan herkese çok teşekkür ediyorum” dedi.
“KELEBEKLER KADAR KISA OLMAYACAK ÖMRÜMÜZ”
İHA’nın aracı olduğu sevgi bağında Melis’in hediyesini alan Gamze Akbaş şunları söyledi: “Hediyen için o kadar sevindim ki. Kalplerimiz birbirimizle aynı atıyor. Bu zaferi biz yendik. Yenecek olanlar da var. Kelebekler kadar renkli, ama kelebekler kadar da kısa olmayacak ömrümüz. Tamam mı? Ben senin düğününe geleceğim. Sende benim oğlumun düğününe geleceksin. Oy yandı yavrusuna, ben yandım yavruma. Ben oğlumu göremeyeceğim diye, o gözlerinin önünde eriyecek diye. Aslında farklı gibi ama aynı ortak duyguydu yaşadığımız. Hayata tutunmak zorundaydık. O evladı için, ben oğlumun yanında olmam için şu an işe yaramasam da hiç olmazsa nefes alıyorum. Bunun mutluluğu çok güzel. Soyadlarımızdan dolayı akraba olduğumuzu düşünenler çok oldu. Kader ortaklığımız varmış öyle diyelim. Akraba değiliz. İnşallah sonumuz güzel olur önemli olan o. Renkli renkli günlerimiz olsun.”
Çok zor günler geçirdiğini belirterek kanser hastalığıyla mücadele edenlere de tavsiyelerde bulunan Akbaş, sözlerine şöyle devam etti: “Sevdiklerinizin yanınızda olması çok önemli. Eşim, anne, babam kardeşim, Atakan. Hastanedeyken hem ölümü düşünüyorsun hem de Atakan’la buluşunca yapacağın şeyleri düşünüyorsun. Bir şeye muhakkak tutunmak lazım. Herşey o zaman daha inançlı ve güzel oluyor. Hastalığı hiçbir zaman düşünmedim. Çektiğiniz acılar hepsi unutuluyor. Tutunacak dalınız varsa ölmeyi düşündüğünüz an o tutunacak dal gelip sizi o kuyudan çıkarıyor.”