Türkiye'de yaklaşık 10 yıl önce MSN'den kontör istemeyle başlayan ve bu nedenle ismi "kontör dolandırıcılığı" olarak kalan dolandırıcılık yöntemi sürekli değişiyor. Bir süre MSN şifresi kırılarak karşısındakinden arkadaşı gibi kontör istenilerek dolandırıcılık yapılırken daha sonra bu yöntem telefonla arayıp kendilerini polis olarak tanıtma yöntemine dönüştü. Dolandırıcılar telefonla aradıkları kişilere kendilerini polis olarak tanıtıp, "Kimlik bilgileriniz, PKK'nın eline geçmiş hesabınızdaki bütün para terör örgütüne aktarılıyor. Bunun önüne geçmek için gizli bir operasyon yapılıyor, bize yardım edip paranızı vereceğimiz hesaba yaptırmazsanız PKK'ya yardım etmekten yargılanacaksınız" diyerek çok sayıda kişiyi tuzağına düşürdü.
PKK tehdidinin yanı sıra dolandırıcılar bir zamanların moda operasyonu Ergenekon'u kullanarak bir paşayı bile dolandırmayı başardı. PKK ve Ergenekon'un yanı sıra dolandırıcılar hediye veren reklamları da vatandaşı dolandırmak için kullandı. Bu yöntemlerle son 7 yılda vatandaştan milyonlarca lira para dolandırıldı. Emniyet Genel Müdürlüğü bu dolandırıcılık olaylarına karşı önlem aldı. SMS yöntemiyle, kamu spotlarıyla sürekli vatandaşları uyarmasına rağmen vatandaşlar dolandırıcıların tuzağına düştü.
DOLANDIRICILARIN ALTIN OYUNU
Vatandaşın hesabındaki parayı bankadan ya da PTT şubelerinden hesabına yatırtan dolandırıcılar son zamanlarda parayı elden almaya, yola, çöp kutusunun yanına, kaldırıma koydurmaya başladı.
Dolandırıcılar, vatandaşlar bilinçlendikçe ve yöntemleri deşifre oldukça yeni yöntem belirliyor.
PKK tehdidinin deşifre olduğunu ve vatandaşların artık kanmadığını gören dolandırıcılar bu kez vatandaşı arayıp kendisini polis olarak tanıttıktan sonra, "Dün bir kuyumcu soygunu oldu. Yüklü miktarda altın çalındı. Bu altınları sizin çaldığınız söyleniyor. Yapılan hırsızlığa siz de ortak olmuşsunuz diğer zanlılar böyle söylüyor. Altınları da evinizde saklıyormuşsunuz. Bizim bu altınları alıp kuyumcudaki altınlarla karşılaştırmamız gerekiyor. Aksi takdirde nitelikli hırsızlıktan sizi gözaltına almak zorunda kalacağız" diyerek korkutuyorlar. Daha sonra da "Altınları bizim söylediğimiz yere bir poşete koyup getirin" diyerek altınları alıp kayıplara karışıyorlar. Bu yöntemle de son günlerde dolandırıcılar 750 bin lira değerinde altın alıp kayıplara karıştı. Birçoğu polis tarafından yakalandı ancak altınlar bulanamadı.
VATANDAŞ, GERÇEK POLİSE ZOR İNANDI
Altınlarını kendi eliyle sahte polise teslim eden vatandaşların artık polise güveni kalmadı. Gerçek polis olayı çözmek için vatandaşın yanına geldiğinde kendisinin gerçek polis olduğunu inandırmak için birçok yolu denedi. Bazı dolandırılan kadınların ailesi gerçek polise inanmayıp onlara zor anlar yaşattı. Bazı polisler darp edilmekten son anda kurtuldu. Dolandırılan çoğu kadının da psikolojik tedavi görmeye başladığı belirtildi.
"POLİS PARA YA DA ALTIN İSTEMEZ"
Bu arada Emniyet Genel Müdürlüğü de vatandaşı dolandırıcılara karşı uyarmak için sürekli SMS göndermeye devam ediyor. Daha önce "Kendisini polis, jandarma, savcı olarak tanıtıp sizden para isteyen şahıslara inanmayın" yazılı SMS atarken, dolandırıcıların taktik değiştirmesiyle şimdi polis "Kendisini polis, jandarma, savcı olarak tanıtıp sizden para, altın isteyen ve belirli noktalara para getirmesini isteyen şahıslara inanmayın. Polis para ya da altın istemez" yazılı SMS göndermeye başladı. Ancak bütün bu uyarılara rağmen vatandaş dolandırılmaya devam ediyor.