Mahkeme salonunun çıkışında basına açıklama yapan müşteki avukatı ve MHP Manisa Milletvekili Zeynel Balkız, şöyle konuştu: “Birden fazla sanıkların tek avukatı var. Bir avukat 5-6 sanığa birlikte müdafaa ediyorlar. Bunlar arasında görevleri itibariyle menfaat çatışması olduğu ortaya çıktı. Hakim her avukatın ancak bir sanığa avukat olabileceği noktasında görüşünü belirtti. Avukatlar hangi sanığın avukatları olacaklarını tercih etti. Ancak avukatı olmayan sanıklar yeni avukat tutmak için süre istedi. Bu eksikliğin giderilmesi, avukatları olmayan sanıkların yeni avukat tutmaları için bir gün ara verildi. Yarın tekrar başlanacak. Yarına kadar yetişir. Yarına kadar her sanık bir avukat tutabilir. Zaten müşteki vekiller olarak biz, duruşmanın ertelenmemesini kısa bir aradan sonra tekrar duruşmaya devam edilmesini istedi. Çünkü bu duruşmaya Manisa Barosu aniden avukat görevlendirebilirdi. Bu eksikliği giderebilirdi. Ancak sanıklar süre istedikleri için hakim de bunu dikkate alarak, kendilerinin avukat tutmalarını daha öncelikli tuttu.”
İki ay kadar davaya ara verildiğini, bu süre içerisinde neden bu kararın alınmadığı sorusunu yanıtlayan Balkız, “Menfaat çatışmasıyla ilgili itiraza mahkeme şuan karar verdiği için bu işlem yeni işliyor. Daha önceden böyle bir ara karar olmadığı için menfaat çatışması itirazının mahkemece kabul edilip edilmeyeceği belli değildi. Mahkeme ara kararını bugün açıkladığı için bugün belli oldu. Biz bir günlük ertelemeyi uzun bir süre sayıyoruz. Öğleden sonra bu eksilik giderilebilirdi. Ara kararda itiraz veya temyiz kabul olmadığı için mahkemenin bu kararı gereği duruşma yarın 09.00’da başlayacak” diye konuştu.
Dava süreciyle ilgili konuşan Balkız, açıklamasına şöyle devam etti: “Yarın hem sanık avukatları hem de müşteki avukatları tarafından çapraz sorguya tutulacaklar. Savcı, soruşturmanın daha iyi anlaşılması ve genişletilmesi için çapraz sorguya katılarak, yani 3 taraf hem savcı, hem sanık vekilleri hem de müşteki vekilleri sanıklara çapraz sorgu ile sorularını sormak kaydıyla olayın aydınlatılmasını isteyecek. Bugüne kadar yapılan sadece mahkeme başkanının sorularıydı. Ancak, çok sayıda müşteki vekilinin sorusu olacak. Çok sayıda sanık vekilinin sorusu olacak. Bunlar yarın yapılabilecek."
Davanın kamu ayağına değinen Balkız, sözlerini şöyle tamamladı: "Davanın kamu ayağı eksikti. Bunun üzerinde ısrarla duruyoruz. Halen 45 şirket temsilcisi yargılanmak üzere devam ediyor. Bu büyük bir eksikliktir. Kamu görevlilerini göremiyoruz. Halen iki bakanlık kendi personelleriyle ilgili soruşturmaya izin vermediler. Bu eksiklik devam ettiği müddetçe adil yargılamadan bahsedilemez. Şuan iki Bakanın durumu suç işleyen kamu görevlilerini koruyan, kollayan ve saklayan pozisyonundadır. Bu görevi kötüye kullanmaktır. Görevini kötüye kullanan bakanların gideceği yer biliyorsunuz yüce divandır. Yüce divan yolu açılacak.”
MAHKEME İSABETLİ BİR KARAR VERDİ
Mahkeme çıkışında şehit madenci yakınlarına bilgi veren Çağdaş Hukukçular Derneği Selçuk Kozağaçlı, son derece doğru ve isabetli bir karar verildiğini söyledi. Kozağaçlı, “Yarın tekrar başlıyoruz. Yeni avukat alıp gelsinler onlarla devam edelim. Hiçbir sıkıntı yok. Gayet yolunda” dedi. Dernek avukatları şehit madenci yakınlarına yarınki davaya daha kalabalık gelmeleri için çağrıda bulundu.
KARAR İÇİN ÖNCE ŞÜPHEYE DÜŞTÜM
HDP İzmir Milletvekili Ertuğrul Kürkçü de, “Doğrusu bende önce madenci aileleri gibi süreyi uzatan bugünkü kararın doğruluğu hakkında bir şüpheye kapılmıştım ama avukatlarla görüştükten sonra anladık ki bu karışık terimlerin içerisinden çıkınca birbiriyle çıkar bağı olan insanların bireysel olarak yargılanmalarının önüne geçen ortak savunma mekanizmasını müdahil avukatların talepleriyle mahkeme çözmüş oldu. Yani her yönetici kendi bacağından asılacak" dedi.
Madencilerin hak arayışları bakımından olumlu bir aşama olduğunu anlatan Kürkçü, şöyle konuştu: "Bu anlamda mahkeme başladığından beri madenci avukatlarının belirttiklerine göre adım adım yargılama gerçek sanıkların ortaya çıkarılmasına doğru seyrediyor. Bu olumlu. Bugünkü sorgulamaları izlediğimde kapıldığım izlenim şu oldu; mümkün mertebe ‘ben bilmiyorum, ben görmedim, ben işitmedim’ şeklinde devam edileceği şeklinde seyrediyor. Madenci ailelerinin tepkilerinden de bunu gördük. Ben de İzmir milletvekili olarak bundan sonra davayı daha yakından takip edeceğim. Umarım bu koalisyon tartışmaları ve benzeri siyasi basınçlar bu mahkemenin bu gidişini etkilemez. Etkileyecek olursa da biz zaten buradayız.”
Soma davasının ikinci duruşmasının ikinci oturumu 16 Haziran (yarın) Salı günü saat 09.00’da başlayacak.