Milliyetçi Hareket Partisi’nin Anayasa’nın yapımındaki temel ilkeleri ve Anayasa Uzlaşma Komisyonu tavrının açık ve net olduğunu belirten Vural, “Bundan önce de Anayasa Komsiyonu’nda tavrını açık ve net şekilde ortayla koymuştur. Bundan önce masadan kalkan AKP’ydi, şimdi aynı rolü CHP üstlenmiş. Aç kapa komisyonu haline dönüştüren bu iki zihniyetin asıl korktukları gerçek fikir ve düşüncelerinin millet tarafından andın öğrenilmesinin üstünün örtülmesidir” şeklinde konuştu. Vural şunları kaydetti:
“Kafanız net değil. Anayasa hakkında ne düşünüyorsun, çık söyle. Başkanını buldun, daha sistem arıyorsun. Bu kadar Türkiye’yi yönetiyorsun. Yeni Anayasa yapımında meclisin milli iradenin tamamının iradesini yansıtması gerektiği, mümkün olduğunca geniş bir uzlaşmayla dayanması gerektiğini söyledik. Cumhuriyet Halk Partisi’nin komisyondan ayrıldıktan sonra Cumhuriyet Halk Partisi’nin masaya oturmasının temin edilmesi gerektiğini söyledik. Ey Cumhuriyet Partisi sen niye rahatsız oluyorsun? Biz diyoruz ki, Cumhuriyet Halk Partisi bu komisyonda yer almalıdır. Dört Partinin uzlaşma komisyonudur. Her parti bu komisyonda temsil edilmelidir. Bu konuda onların bu komisyonda yer almasını temin edecek bir girişim başlatılsın’ ifademizden niye rahatsızlık duyuyorsun.”
CHP’Yİ ELEŞTİRDİ
CHP’nin tavrını eleştiren Vural, “Hem kel hem fodul. O zaman adama sorarlar. Bundan önceki Anayasa Komisyonu’nda niye bulundun? Birileri bunlara sorsun. Bu şartlar o gün de vardı, o gün de Başkanlık sistemi ile ilgili konu vardı. Şimdi eğer parlamenter sistemi savunacaksak, ilk dört maddeyi savunacaksak, gelin bunu Parlamento’da savunalım. Kimin Türkiye’de üniter devleti değiştirmek istediğini, kimin otoriter sistemi getirmek istediğini görsün. Aslında bakıldığında Cumhuriyet Halk Partisi bundan önceki Anayasa Komisyonu’nda olan şimdi Anayasa Uzlaşma Komisyonu kurulmak üzere isimleri verip, sonradan çark erden Cumhuriyet Halk Partisi sarayın, AKP’nin ekmeğine yağ sürmüştür. Sarayın Parlamento’yu devre dışı bırakma, Parlamenter sistem çalışmıyor iddialarını güçlendirecek bir koz vermiştir. Senin endişen yoksa, benim endişem yok. Gerçek ortaya çıksın” ifadelerini kullandı. “CHP, AKP’nin imdat freni olmuş” diyen Vural sözlerini şöyle sürdürdü:
“Milliyetçi Hareket Partisi, Türkiye Cumhuriyeti’nin, Türk milletinin adını, üniter yapısını savunan bir partidir. Her fırsatta Cumhuriyeti kuran parti olarak tanımlayan Cumhuriyet Halk Partisi kendisine baksın da, nöbetçi HDP olmaktan çıksın. Onun için eğer Cumhuriyeti savunacaksak, her yerde bunu yüreklice savunalım. Kimden kaçacağız, korkacağız. Madem Cumhuriyet diyorsunuz, millet iradesinin tecelligahı olan Meclis’te Cumhuriyeti savunun .”
Başbakan Davutoğlu’nun tutumunun dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda net olmadığını öne süren Vural, “Karnınızdan konuşmayın. Eğer benim askerim, polisim teröristlere karşı savaşıyorsa, canını, kanını veriyorsa, burada demokrasi oyunu demeyin. İki partiye de sesleniyorum. Terör örgütüne üye olmaktan, yardım ve yataklık etmekten, terör örgütünü övenlerle ilgili olarak da oradaki insanlar sizden irade bekliyor. Terör örgütüne yardım yataklık etmek suç değil mi? Terör örgütünü övmek suç değil mi? Terör örgütüne üye olmak suç değil mi? Aziz şehitlerimizin kanı üzerinden politika üretmeyin. Politik teröristlerle uğraşacaksak, hukuki ve siyasi zemini kullanın. 2012 yılında teröristlerle yanak yanağa olanların dokunulmazlıklarını AKP sümen altı etmişti. O zaman esip gürlemişlerdi. Bu milletin anaları ağlıyor. Pis ve kirli bir oyun. Yargının hazırlanmış olduğu fezlekeler TBMM’de bekletilirken, TBMM kürsüsü terör örgütüne methiyeler düzülen kürsü haline getirilirken, eliniz kolunuz bağlanamaz. Yargı çalışsın istiyoruz. Terör örgütüne üye olmak, terör örgütüne yardım ve yataklık yapmaktan haklarında fezleke olan kim varsa, bunlar yargının önüne çıkmalı. Başbakan Dauvtoğlu da bu konuda net olmalıdır. Biz dokunmayacağız, yargı dokunacak. Zırhı kaldıracağız” değerlendirmesini yaptı.