“Türkiye’deki aile yaşantısından çok etkilendim”
Milena İyigün, “Eda öğretmen ve patronumdan, onların aile yaşantılarından çok etkilendim. Sonra Türkiye’de insanların aile yaşantılarının neden bu kadar güzel olduğunu düşündüm ve nedeninin İslamiyet olduğunu anladım. Bu yüzden İslamiyet ile ilgilenmeye başladım. Kutsal Kitap’ı ve Kur’an’ı okudum, araştırdım. Kutsal Kitap’ın çok değiştirildiğini anladım. Böylece Müslüman olmaya karar verdim” diye konuştu.
“Kur’an ve İncil arasındaki en büyük fark, Allah tanımlarında”
Kolombiya’da kendilerine İsa’nın Allah ile eşit tutulduğunu öğrettiklerini belirten Milena İyigün, “İncil’de İsa Allah gibi ama bu doğru değil. Kuran’da ise en büyük Allah. Kur’an ve İncil arasındaki en büyük fark bu” dedi.
Müslüman olma isteğini ilk Eğitmeni Eda Balkan ile paylaştığını dile getiren Milena İyigün, Müslüman olduktan sonra yaşantısında çok ciddi değişiklikler olmadığını, yalnızca namaz kılmaya ve dua etmeye başladığını söyledi. İslamiyet’i seçmesinden sonra Kolombiya’daki çoğu arkadaşının kendisi ile görüşmeyi kestiğini belirten Milena İyigün, “Kolay değil tabi ki; çok arkadaşım dostum gitti. Ama kalbimde çok iyi hissediyorum. Allah’a daha yakınım şimdi. Şimdi daha iyi biliyorum ki güzel bir ailem olacak. Ben çocuklarımla örnek bir aile olmak istiyorum” ifadelerini kullandı.
“Müslümanlar sıcakkanlılar ve savaşçı değiller”
Tüm dünyada İslamofobinin giderek yaygınlaştığına dikkat çeken Milena İyigün, Müslümanları tanıdıktan sonra, bu düşüncesinin tamamen ön yargıdan ibaret olduğunu anladığını söyledi. Milena İyigün, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Amerika, Kolombiya’da Müslüman her zaman kötü haberdi, terörist, DAEŞ gibi anılıyordu. Ama kocamla tanıştıktan sonra Kur’an’ı öğrendim ve okudum. Çünkü kimse bize Kuran’ı anlatmıyordu. Sonra buraya geldim ve Müslüman insanların ne kadar sıcak kanlı olduklarını gördüm. Burada çocuklar çok saygılı yetişiyor ama Kolombiya’da uyuşturucu kullanımı çok fazla. Burada da var ama Müslüman bir ülke olduğu için Kolombiya kadar fazla değil. Ben buradan Müslümanların kötü insanlar olduğunu düşünenlere, Müslümanlar’ın bir aile gibi çok yakın ve sıcak kanlı olduklarını, çok yardımsever olduklarını ve savaşçı olmadıklarını söylemek istiyorum.”
“Müslümanları terörist sanıyordu”
Milena İyigün’ün Müslüman olmasında davranışları ile etkili olan Eğitmeni Eda Balkan ise ilk tanıştıkları dönemde Milena’nın İslam’a karşı çok önyargısı olduğunu ifade etti. Eda Balkan, “Kolombiya’da öğrendiklerinden dolayı İslamofobisi vardı. Herkesi terörist zannediyordu. Ama bizleri tanıdıkça, yaşam tarzımızı gördükçe bunlar hakkında fikirleri değişmeye başladı. Kuran ile İncil’i kıyaslamaya başladı. Değişen ayetlerin farkına varmaya başladı ve yavaş yavaş İslamiyet’e ısınmaya başladı” dedi.
Müslüman olduktan sonra Milena’nın yaşamında çok ciddi değişiklikler olmadığını kaydeden Eda Balkan, “Zaten çok dürüst, güvenilir, kendi hayatına dikkat eden, insanlar ile ilişkisine dikkat eden bir insandı. Yani çok büyük bir farklılık olmadı, sadece ibadetlerinde farklılıklar oldu” ifadelerini kullandı.