İşçilerden Ekrem Özkan, son bir hafta sıkıntı yaşadıklarını belirterek, “ Şantiyeden aldılar bizi başka bir havalimanına götürdüler o da olmadı. Bizim çalıştığımız bölgenin 10 kilometre ötesinde çatışmalar halen devam ediyor. Oradan şirket bizi tahliye etti. Havalimanına geldik. Orada da mağdur kaldık. Bizim Türkiye’ye getireceklerdi. Oraya da uçak inmedi. 5 gün 5 gece orada bekledik. Orada da şuan kimse kalmadı. Bir arkadaşımızda vefat etti” dedi.
Ailesi tarafından Atatürk Havalimanı’nda karşılanan Abdullah Bilgiç ise Libya’ya bir arkadaşlarının vefat ettiğini söyledi. Bilgiç, “Yaşadıklarımız bildiğimiz şeylerdi. Libya’da durum belli. Biz Libya’nın doğusundaydık. Bizim oralarda pek fazla sıkıntı yoktu. Fakat birden Obani’ye sıçrayınca bizimde şantiyenin güvenliği kalmadı. Orada Enka teknik yönetiminin de hataları oldu. Son anda devlete ulaşmayı becerdik ve Türkiye’ye döndük. Uçağı da büyük ihtimalle Dışişleri Bakanlığı gönderdi. Biz havaalanında betonların üzerinde yattık. Bir arkadaşımız vefat etti. Kalp krizi geçirdi. Hiç bir şey yoktu. Ne bir acil yardım çantası, ne bir sağlık çantası vardı. Şuanda da orada kimse kalmadı. Hepimiz döndük” şeklinde konuştu.
Babasını gözyaşlarıyla karşılayan Şükran Bilgiç, şirketin yalan haberler söylediğini ifade ederek, “hiçbir zaman bize doğru haber vermediler. Babamla dün görüşme sağladım. 8 gündür haber alamıyordum. Şükür kavuştum babama” dedi.
Bu arada vefat eden İsmet Yalçın’ın cenazesi de aynı getirilerek buradan da memleketi olan İzmir’e gönderileceği öğrenildi.