Çocukluk yıllarını yatağa bağlı yaşadığını ancak artık gençlik yıllarını yatağa bağlı yaşamak istemediğini belirten Arıcı, “Ben de yaşıtlarım gibi dışarıya çıkıp yürümek, gezmek ve temiz hava almak istiyorum. 20 yıldır yatağa mahkum kaldım. Hiçbir işimi kendim göremiyorum. Annemin yardımıyla işlerimi görebiliyorum. Hep evde televizyonun başındayım. Başka yapabileceğim hiçbir şey yok ve çaresizim. Devlet büyüklerimizden yardımsever iş adamlarımızdan yardım bekliyorum. Nerede hangi koşullarda olursa olsun tedavi için her yere gitmeye hazırım. Yeter ki beni bu durumdan kurtarsınlar” dedi.
Eşinden ayrı yaşadığını belirten anne Sultan Söyler ise, “Kızım doğuştan bir havale geçirdi. Kendisine iğne yaptılar. İğne damar büzüşmesi yaptı. Bu da spastik palsi hastalığına yol açtı. Kızımın kaslarında donukluk var. Kalça çıkığı nedeniyle ayaklarını ve dizlerini kullanamıyor. Sırtında platinle yaşıyor. Evden dışarı çıkamıyor. Hep yatağa mahkum yaşıyor. Biz kirada oturuyor. Allah razı olsun devletimizden, bakıcı maaşımızı ve diğer yardımlarımızı alıyoruz. Allah devletimize zeval vermesin. Ancak kızımın daha iyi bir hastanede iyi koşullarda fizik tedavi görmesi gerekiyor. 24 saat kızımın yanından ayrılamıyorum. Çok şükür geçimimizi sürdürüyoruz. İstanbul Fizik Tedavi Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden 24 Mart 2014 tarihinde randevu aldık. Daha önceleri birkaç hastaneye götürdük. 10 veya 15 günlük bir tedaviden sonra tekrar evimize gönderiliyoruz. Kızımın yürüyebilmesi için aylarca hastanede tedavi görmesi gerekiyor. Ben kızım için devlet büyüklerimizden ve iş adamlarımızdan yardım bekliyorum. Kızımın dışarıda yürümesini göreyim başka bir şey istemem” diye konuştu.