Güntepe mektubunda, "Sayın Spor Genel Müdür Vekili, öncelikle sizinle telefonla iletişime geçmek isterdim. Ancak üç hafta boyunca yoğun aramalarıma cevap vermediğiniz ve dönmediğiniz ve beni muhatap kabul etmediğiniz için size mesajımı bu şekilde aktarmaya karar verdim. Başlangıçta şunu hatırlatmakta fayda var. Kaymakamlar merkez teşkilatını ilçelerde temsil eden en üst düzey amirdir. 5442 sayılı kanunun 27. maddesine göre ilçede hükümetin, vatandaş nezdinde ise devletin temsilcisidir. Kanunların bizlere verdiği bu temsil yetkisiyle elimizdeki bütçelerle ve yerel imkanlarla vatandaşlarımızın problemlerine çözüm bulma gayretindeyiz. Ancak bazen kendi imkanlarımızla çözemeyeceğimiz sorunlar ve talepler olabiliyor. Bu noktada taşra teşkilatının ilçedeki başı olarak, merkezi yönetimin ilgili bürokratlarıyla iletişime geçip vatandaşlarımızın problemlerini çözmeye çalışıyoruz. Fakat bizlere bir telefon kadar rahat ulaşabilen bazı genel müdür ve daire başkanlarımıza, maalesef biz aynı rahatlıkla ulaşamıyoruz ve siz de onlardan birisiniz. Konuya girmeden şunları ifade etmek istiyorum. Hamamözü’nde görev sürem 4 ay sonra dolacak. Bu kalan 4 ayı rutin faaliyetlerle, suya sabuna dokunmadan değerlendirebilirdim. Fakat Anayasamızın 58. maddesinin ’gençlerimizi kötü ve zararlı alışkanlıklardan korumak için’ bana verdiği bazı görev ve sorumluluklar var. Bu sorumluluk bilinciyle daha önce genel müdürlüğünüzden hiçbir destek almadan kendi kısıtlı imkanlarımızla ve Sayın Valimizin ciddi destekleriyle bir açık halı saha yaptırmıştık. Size ulaşmaktaki niyetimiz halı sahayı kapatıp özellikle gençlerimiz olmak üzere bütün vatandaşlarımızın her mevsim kullanımına sunmaktı. Bununla ilgili projemizi yaptık ve 20.03.2014 tarih 12183 sayılı yazıyla genel müdürlüğünüzde kayda alındı. Konuyla ilgili ilk olarak 27.03.2015 tarihinde size bağlı olan tesisler daire başkanınızı arattırdım ancak ne cevap verildi ne de geri dönüş yapıldı. Daha sonra üç hafta boyunca sizi arattırdım aynı şekilde cevap da verilmedi, dönüş de yapılmadı. Son olarak bizzat kendim cepten sekreterinizi aradım gene görüştürmediler ve kimse de dönüş yapmadı" ifadelerine yer verdi.
"Sayın Spor Genel Müdür Vekili! Ben bir mülki idare amiriyim ve kendi mülki sınırlarım içinde en yüksek devlet memuruyum ve temsil makamıyım. Biz mülki idare amirleri İçişleri Bakanlığı’nın bizlere verdiği devlet terbiyesi ve ’İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın’ felsefesiyle vatandaşımıza hizmet vermeye çalışıyoruz. ’Kenar-ı Dicle’de bir kurt aşırsa koyunu, gelir de adli ilahi sorar Ömer’den onu’ düsturu ile darda zorda kalmış, garip gureba, dul, yetim öksüz bütün vatandaşlarımızın ellerinden tutuyoruz. Dili, ırkı, inancı ne olursa olsun fakir-zengin ayrımı yapmadan makam kapılarımızı sonuna kadar herkese açıyoruz. Bugün devlet büyüklerimizin bize verdiği bu anlayışa uygun olarak ’Devletin selamı var’ projemizle ben ve daire amirlerim makama gelemeyen vatandaşlarımızı bizzat arayıp devletin selamını iletiyor halini hatırını soruyor, sıkıntılarını gidermeye gayret ediyoruz. Peki, biz bunları yaparken siz ne yapıyorsunuz? Devletin kaymakamını kendinize muhatap görmüyorsunuz. Tek gayesi ilçesine hizmet götürmek olan bir kaymakamın telefonlarına cevap vermiyor ve hiçbir şekilde geri dönüş yapmıyorsunuz. İlçenin en üst düzey amirini sekreterinize yönlendiriyor, meseleyi ona aktarmamı istiyorsunuz" diyen Güntepe, mektubunda ayrıca şunları kaydetti:
"Sayın Spor Genel Müdür Vekili! Bugün Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız ’yeri geldiği zaman bizi bile arayabilirsiniz, telefonlarınız 24 saat açık olmalı’ dediği zamanda bir kaymakamın 3 hafta boyunca genel müdüre ulaşamaması nasıl izah edilebilir? Bir kaymakam, genel müdüre ulaşamıyorsa, diğer vatandaşlar nasıl ulaşabilir?"
Kaymakamın telefonuna cevap vermeyerek itibar kazanacağınızı ve yükseleceğinizi zannediyorsanız yanılıyorsunuz.
Unutmayın ki büyük insanlar yükseldikçe küçülür, alçak gönüllü ve mütevazı olur. Sayın Spor Genel Müdür Vekili!
Ulaşılamayan ilk genel müdür siz değilsiniz ama inşallah son olursunuz. Maalesef merkezde siz ve sizin gibi bazı bürokratlara ulaşamadığımız için taşradaki masum vatandaşlar mağdur oluyor. Sayın Cumhurbaşkanımız 10 Eylül 2011 tarihinde Kayseri’de yaptığı açıklamada ’Siyasetçi ve bürokrat ulaşılmaz, erişilmez değildir. Siz hizmet için varsınız. Aksi olursa yerinize ulaşılır, erişilir isimler tayin ederim’ şeklinde ifade buyurmuştu. Devletin vatandaş nezdindeki algısı Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde ’Yeni Türkiye’ anlayışıyla birlikte son 15 yılda kamu hizmetlerinin etkin, verimli ve hızlı olması açısından olumlu yönde büyük bir değişim ve ivme kazandı. Ancak Sayın Cumhurbaşkanımızın zat-ı devletlerinin feraset ve basiretini kavrayamayan sizler hala vatandaşımızla araya perde koymaya devam etmektesiniz. Bu nedenle ’Yeni Türkiye’ anlayışına zarar veren ve aziz milletimizi mağdur eden bu sorunu ve şikayet dilekçemi Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu Başkalığı’na, Başbakanlık Teftiş Kuruşlu Başkanlığı’na ve Kamu Görevlileri Etik Kurulu’na ve Gençlik ve Spor Bakanlığı’na ilettim. Sayın Spor Genel Müdürü, son olarak hatırlatmakta fayda var. Bizler milletin ’hakimi’ değil, tam tersine milletin ’hadimi’ ve hizmetkarıyız. Bundan dolayı makamlarımızı aziz milletimiz için kullanmıyorsak, hiçbirimizin buraları işgal etmeye hakkı yok. Çünkü sahip olduğumuz bu makamlar aziz milletimize hizmet etme makamlarıdır ve necip milletimizin bize emanetidir. Ya emanetin hakkını vereceğiz ya da emaneti hakkını verenlere teslim edeceğiz. Aziz milletimizi mağdur etmeye hiçbirimizin hakkı yok."