Kararı sevindirici bulduğunu fakat bu paranın İlayda’dan alınanları geri getirmeyeceğini ifade eden Bünyamin Kaya, “İlayda 2006 yılının 5. ayında 75. Yıl Doğum Hastanesi’nde 6.5 aylık dünyaya geldi. Prematüre bebek olarak doğdu. 37 gün süre içerisinde çocuğumuz belli bir aşamaya geldi. Bizi taburcu ettiler. Taburcu olduktan sonra çocuğumuzu alıp götürdük. Yaklaşık 2 ay sonra da bu çocuğun gözlerinin görmediğinin farkına vardık. Bunu bir araştırma hastanesine götürdük. Gaziantep Araştırma Hastanesi’nde gözlerinin son aşamada olduğunu, 4. evrede olduğunu, gözlerinin tamamen kaybolduğunu söylediler. Orada bunu duyduğumuzda dünyamız başımıza yıkıldı. Yani çok geç kalınmış. Bunun devreleri var. Kuvözün içindeyken oksijen alan bütün çocukların göz taramasından mutlaka geçirilmesi gerektiği konusunda bilgi verildi sondadır diye. Bu da bizim çocuğumuzda yaşandı. Biz bunu aslında kuvözün içerisindeyken bu tedavinin görülmesi gerekiyorken doktorun konsültasyon tutmaması, bizi taburcu ettikten sonra herhangi bir göz doktoruna, işitme ile ilgili doktorlara ya da hastaneye sevk etmediğinden ve ilk çocuğumuz olduğu için bizim de bilgimizin olmamasından böyle bir sorun, sıkıntı yaşandı. Şimdi 800 bin liranın bize yada çocuğumuzun hayatına getireceği bir değişiklik yok. Değişkenliğin olmamasının en büyük nedenlerinin bir tanesi geri giden her şeyin bir daha gelmemesidir. Yani yapılacak olan her şey bitmiş artık. Son noktaya gelinmiş. Bu son noktadan geri tekrar dönmenin imkanı yok. Bu çocuk şu an ölü yaşıyor. Çünkü her iki gözleri de kayboldu. Nasıl tedavi edilebilir, 800 bin lira onun hayatını çok iyi yerlere getirebilir mi o da şüpheli. Sonuçta ne diyelim artık. Kader mi desek, değil çünkü bundan sonraki çocuğumuzu bile korkarak, acaba çocuk yaparsak böyle bir sorun bir daha başımıza gelebilir mi diyerek psikolojik destek almayı bile düşünüyoruz. Şu anda iki göz odada, kirada oturuyorum. İnşaatta çalışıyorum. Yani orada da sıkıntılar var. bundan sonraki süreç bize neyi gösterecek bilmiyorum” dedi.
Kaya ailesinin avukatı Yaşar Sağlam ise ROP denilen bir testin yapılmamasından kaynaklı olarak çocuğun ömür boyu göremeyeceğini ifade ederek, “Biz öncelikle bu halkın, toplumun bir bireyi olarak bu durumdan dolayım derin bir üzüntü içindeyiz. Aile gerçekten çok ciddi travmalar yaşamış. Bu konuda çeşitli hukuki yollara müracaat etmişler. Daha sonra bize geldiler. Biz de davalarını aldık, yürüttük. Mahkeme haklılığımıza karar verdi. Yaklaşık 441 bin 500 lira tazminata hükmetti. Tabi bunun 7 yıllık faiziyle beraber yaklaşık 800 bin liraya yaklaşmaktadır. Bu çocuklarında meydana gelen bu rahatsızlıktan dolayı ikinci çocuk yapmayı bile düşünememişler, korkmuşlar. Ailenin durumu gerçekten içler acısı. Tazminatın onları tatmin edebileceğini, duygularını azaltabileceğini sanmıyorum ama belki bunu elde edilen bu tazminatla İlayda biz göz nakli olabilir. Bir tane gözü bile çalışsa onlar için çok ciddi bir mutluluk olacağını düşünüyorum. Aileyle de bu şekilde görüşmüştük. Devletin ödemesini bekliyoruz. Ödeme yapıldığı takdirde aileye de bunu sunacağız. Alınan tazminatla da İlayda’nın tedavisi için gereken harcamalar yapılacaktır” şeklinde konuştu.