Eşinin bel fıtığı hastası olduğunu ve çalıştıracak çırak bulamadığını belirten Kırlangıç, "Çok seviyorum onu, kıyamadım ve ben de yardım etmeye başladım. O gün bu gündür de yanındayım" dedi.
Tamirhanede eşine her konuda yardımcı olduğunu ifade eden Kırlangıç, "Burada eşime çıraklık yapıyorum. Çayını, yemeğini de yapıyorum. Ne isterse her konuda yardımcı oluyorum. Hiçbir zorluk çekmiyorum. Çok güzel çok eğlenceli burası. Eşim de çok eğlenceli birisi olduğu için onunla çalışmak çok güzel" diye konuştu.
"Zehir gibi araba kullanıyorum"
Müşterilerin içeride kendisini görünce şaşırdıklarını ancak zamanla alıştıklarını söyleyen Kırlangıç, tamirhanede çalışmanın kendisine araba sürme konusunda da avantaj sağladığını dile getirdi. Kırlangıç, "Burada çalışmam beni araba sürme konusunda cesaretlendirdi. Burada çalışmaya başlamadan önce araçlardan hiç anlamazdım. Ama şimdi zehir gibi araba kullanıyorum. Ehliyete de yazıldım. İnşallah alırım" ifadelerini kaydetti.
Aslen Yozgatlı olan ve 1984’ten beri Bayburt’ta açtığı dükkanı işlettiğini söyleyen Mehmet Kırlangıç ise, 20 yıldır eşiyle birlikte çalıştığını dile getirerek "Devamlı olan müşterilerimiz buraya geldiklerinde hanımı gördükleri zaman şaşırmıyorlar tabi ki. Ama dışarıdan burayı bilmeyen bir müşterimiz geldiği zaman hanımı görünce biraz çekimser kalabiliyorlar. Ama eşim olduğunu anladıkları zaman ve yaptığımız işi görünce memnun kalıyorlar. Ben de eşimden çok memnunum. Hanım burada bana yardımcı oluyor. Çayımı yapıyor, takımları getiriyor. Zaman zaman daha ağır işleri beraber yapıyoruz. Evde de eli çok çabuk, bana hiçbir iş bırakmıyor. Ev işlerinde de eşim mükemmel bir eş. Ayrıca biz ikimizde Bayburt’u çok seviyoruz. Zaman zaman buradan ayrılmayı düşündük ama içimiz el vermedi. Çok güvenli, çok huzurlu bir kent. Komşularımızı, müşterilerimizi ve Bayburt’u çok seviyoruz" dedi.