Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) İstanbul Şubesi'nin düzenlediği 'Ayın Konuğu' programına katılan işadamı Ethem Sancak, önemli açıklamalarda bulundu. TÜMSİAD İstanbul Şube Başkanı Eyüp Topal, Sancak’ın sıra dışı girişimciliği, fikir dünyası ve dik duruşundan etkilendiklerini belirtti. 'Yeni Türkiye’de Ekonomi' konulu konferansta Sancak, katılımcılara hayat tecrübelerini ve fikir yolculuğunu anlattı. Çok erken yaşta başladığı fikir arayışında çeşitli yollardan geçtiğini ifade eden Sancak Farklı çevrelerde geçirdiği gençlik yıllarında en çok önemsediği şeyin kitap okumak ve geleceği görebilen, zihni açık çevre olduğunu söyledi. Fikirsel gelişiminin yanında geleceğini temin etmek için de profesyonel düşünmesi gerektiği bilinci ile hareket ettiğini belirtti.
"GİRİŞİMCİLİK GELECEĞE BAKABİLME FAALİYETİDİR"
Ethem Sancak girişimciliğin geleceğe bakalabilme faaliyeti olduğunu belirterek, "İçinde bulunduğumuz süreçte bir girişimci öngörüsünü geliştirmeli, tarihini öğrenmeli ve tefekkür yapmalıdır. Tabii ki öngörü üretebilmek için de bilgi üretebilmek gerekiyor. Osmanlı bir girişim ve ticaret imparatorluğuydu. Eğer yeterince girişimciniz yoksa büyük devlet olamazsınız ve büyük bir geleceğe hazırlanamazsınız. Dünyanın medeniyet merkezi ve İslam'ın ikinci ayağa kalkış şehri İstanbul olacak. Bunun için okuyup yazmayı öğrenmek gerekir. Ortaklık kurmak gerekir, çünkü ortaklık yönetebilme yeteneğini güçlendirir, maliyeti düşürür ve büyümeyi hızlandırır. Hyundai markası 13 bin küçük araba tamircisinin bir araya gelerek oluşturduğu devasa bir şirkettir. Ve bu bir ekip işidir. Bugün hala 13 bin araba tamircisi şirkete ortaktır. Ortaklıktan korkmayın ama her şey yazılı olsun" dedi.
"RECEP TAYYİP ERDOĞAN AŞIĞI BİR İNSANIM"
Konuşmasını ben Recep Tayyip Erdoğan aşığı bir insanım diyerek sürdüren Ethem Sancak, “Ben Sayın Erdoğan’ı o meşhur Siirt seçimlerinden önce tanıdım. Ailem onun taraftarıydı ona oy veriyordu. Ama ben öyle değildim. Siirt seçimleri için beraber çalıştık, sonra ben onu bırakıp gidecektim. O seçimlerden yüzde 84 gibi tarihi bir sonuçla çıkıldı. Seçimlerden sonra yapılan mitinge bile katılmadım. Arkadaşlarımla meydanı gören bir çatıdan Sayın Başbakan’ı izliyorduk. Mitingden sonra ben işime, gücüme dönecektim. Siirt’liler, taleplerini dile getirdikleri pankartları asmışlar meydana. Sayın Başbakan meydanda asılı olan pankartlara şöyle bir baktı ve dedi ki “Bunları indirin, ben bunların hiçbirisini yapamam. Size yalanda söyleyemem. Biz ne aldatan ne aldanan olacağız. Bir yangın devralıyoruz, söndürülmesi 3 yıl sürer. Sonra ben herkesin Başbakanı olacağım. Siirt’liler de adil olmamı isterler, enişteleri adil olsun isterler. Bunları indirin.” Ben hayretler içinde kaldım, arkadaşlarıma dedim ki, “Vallahi ben aradığımı buldum. İlk defa yalan söylemeyen bir politikacı gördüm, ben onu takip edeceğim”. Sonra indim miting alanına milletin içinde onu izledim, sonra peşine düştüm. Düşüş o düşüş hala peşindeyim" dedi.
MEDYA VE SAVUNMA SANAYİ ÇOK ÖNEMLİ
Millet Başbakan'a dik dur eğilme diyordu. Düşündüm nereye kadar dik durabilecek. Dik durma lafla olmaz. Lafla dik durulmaz. Dik durmanın alt yapısını inşa etmemiz lazım. Kendimce bir tahlil yaptım.
Türkiye’nin önümüzdeki yüzyılda dik durabilmesi için iki şey yapması lazım. Birincisi ve önceliği BBC ve CNN gibi Asyalı ve Müslüman bir medya merkezi oluşturmamız lazım. Sadece gazete ve televizyon anlaşılmasın Kitabından, filmine, dijital dünyasından arama motoruna, büyük bir medya merkezi. Bugün Amerika’nın egemenlini sağlayan en önemli güçlerden birisi Amerikan ordusu değil Hollywood’dur. Yani medyasıdır. Medya çok stratejik bir sektördür.
Dik duruş için ikinci önemli şey önümüzdeki yüzyılda olacak hercümerçte askeriyemizin her türlü melanete mukabelede bulunabilmesi için elindeki silahların bizim tarafımızdan üretilmesi lazımdır. Maalesef piyade tüfeğimiz bile hala dışarıdan geliyor. Dolayısıyla savunma sanayii çok önemlidir. Sanayileşmek içinde savunma sanayi çok önemlidir. Dünyadaki bütün sanayi devletlerinin sanayisinin temelinde savunma sanayi vardır. En sivil sektör bilinen internet bile Amerikan ordusunun geliştirdiği bir teknolojidir.
Bu gerçekleri gördüğüm için ve birazda ahir ömrümün sonlarına geldiğim için ve bu ülkeye kendimi hep fedai gördüğüm için her şeyimi satıp otomotiv ve savunma sanayiye ve medya sektörüne girdim. BMC’ye öncelikle savunma sanayine odaklanmak için talip olduk ve inşallah bir Asya modeli çıkarmaya çalışacağız. Şirket kendi kodlarını aldı ve teknolojik olarak hiçbir yere bağlı değil" dedi.
"ARANAN BABAYİĞİT BEN OLACAĞIM"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın milli otomobil üretimi için aradığı 'babayiğit' olmak için var güçleriyle çalışacaklarını ifade eden Sancak “Yerli otomobil konusunda da Erdoğan'ın aradığı babayiğit olmayı hedefliyoruz. İnşallah gücümüz yeter. Türkiye'de çok vatansever girişimcimiz var, onlarla bir araya gelip işbirliği yapacağız ve ortaklıklar kurup o işi de yapacağız" dedi.
"PARALEL YAPININ HEDEFİ OLDUM"
Başbakan Erdoğan’ın yanında yer aldığı için paralel yapının hedefi olduğunu açıklayan Ethem Sancak "12 yıldır Recep Tayyip Erdoğan’ı takip ederim. Paralel yapının isnat ettikleri şeylerin hiçbirisini onda görmedim. Kendisi halis bir Müslüman. Bu yüzden beni kâfir ilan ettiler" şeklinde konuştu.