DEAŞ'ın hakikaten bir terör örgütü olduğunu anlatan Eroğlu, şöyle konuştu: "Onlarla mücadele edilmesi şarttır. Suriye’deki sivil vatandaşlarla mücadelenin, onlara zulmetmek, sivilleri öldürmenin bir mantığı yok, kabul edilemez bunların son bulması gerekir. Birleşmiş Milletlerin (BM) harekete geçeceğine inanıyorum. ABD’nin mutlaka görmesi lazım, ayrıca şunu ifade edeyim, insani yardımların bu insanlara kısa sürede gelmesi gerekir."
Türkiye'nin şuan 3 milyon Suriyeli’ye baktığını anlatan Eroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şu zamana kadar yaptığı yardım 10 milyar doları aşmış durumda, gerçekten bu önemli bir rakam. Batı ülkelerinin ellerini çabuk tutmalarını bekliyoruz. En azından bir huzur ortamının oluşmasını arzu ediyoruz. Bu insanların vatanlarına gerçekten huzur içerisinde dönerek hayatlarını sürdürmeleri gerekir diye düşünüyoruz. Bunu gerçekleştirecek ülkeler, bu mutabakat, anlaşma olduğu takdirde mümkündür."
Eroğlu, basın mensuplarının Artvin’de eylemcilerin ağaç kesildiğini söylediğini sorması üzerine, şöyle yanıt verdi:
“Eylem yapanlar ağaç kesti. Maalesef o eylemcileri tespit ederek, cezalandıracağız. Yolu kapatmak için ağaç kesmişler ilk kez eylem yapanlar ağaç kesmiş orada. Hatta yolu kapatmak için yakmışlar. Onları tespit edip gerekli cezayı vereceğiz. Artvin’de çıkarılacak bakır madeni için biz açık müesseseye izin vermedik. Bakır işlemesi söz konusu olmadığı için sadece malzemeyi yer altından galeri dediğimiz tünelden alarak, teleferikle başka yere taşıyacak. Biz burada çevre ve ormanı korumak için gereken her şeyi yaptık. Yaklaşık 70 bin metrekarelik alan onlara teslim edilecek. Oda galeriye giriş ağzı için bu kadar. Siyasi polemik olarak kullanılması doğru değil. Biz madenciliği teşvik ediyoruz. Maden çıkarılmasına karşı değilim, vahşi madenciliğe karşıyım. Ona müsaade etmiyoruz. Artvin’in su kaynakları Hatila vadisinden kaynaklanıyor. Orayla bir alakası yok."