Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi temaslarda bulunmak üzere Türkiye’ye gelen Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile birlikte, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda ortak basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandıran Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir gazetecinin, “Fransa’daki baskının ardından batıda bazı kesimler tüm Müslümanlığı suçlayıcı söylemler içerisinde yer aldılar. Bu söylemleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Ayrıca Fransa’daki yürüyüşte bütün dünya liderleri biraraya geldi. Oradaki fotoğraf karesinde Netanyahu’nun yer almasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” diye sorması üzerine sert eleştirilerde bulundu.
“MÜSLÜMANLARA KARŞI İSLAMOFOBİ ALDI BAŞINI GİDİYOR”
Fransa’da yaşanan olayların birkaç başlıkta tahlil edilmesi gerektiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, öncelikle olayın faillerinin beli olduğunu ve olayı gerçekleştiren kişilerin Fransız vatandaşı olduğunu söyledi.
Olayı Fransız vatandaşlarının işlediğini ve faturanın Müslümanlara kesildiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çok manidardır. Kaldı ki Fransız vatandaşı olan bu kişiler 16 ay cezaevinde yatıyor ve 16 ay sonra cezaevinden çıkıyorlar. Oradaki istihbarat teşkilatı bu içeriden çıkanları takip etmez mi? Bunlar ne yapar, ne eder bunları takip etmez mi? Olayın birde bu boyutu var. Son dönemlerde biliyorsunuz özellikle batıda bu nefret suçunu tahrik etme noktasında çok ciddi olumsuz gelişmeler var. Müslümanlara karşı islamofobi aldı başını gidiyor. Bunları bir defa çok iyi görmemiz, çok iyi tahlil etmemiz gerekir. Biz bir Müslüman olarak, barış dinin mensupları olarak böyle bir katliamı nereden gelirse gelsin, bu bir terör eylemidir, böyle bir terör eylemini tasvip etmemiz, olumlu bakmamız zaten mümkün değil. İlk anda bizler açıklamalarımızı yaptık, daha sonra zaten sayın Hollande ile bunu konuştuk” dedi.
“HANGİ YÜZLE ORAYA GİTTİ ANLAMAKTA ZORLANIYORUM”
İsrail Başbakanı Netanyahu’nun Fransa’daki yürüyüşe katılmasına sert tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamasında şunları kaydetti:
“Ancak bazı gerçekleri de görmemiz gerekir. Çok iyi bir soru sordun, ‘Netanyahu’yu orda görmenizi veya görmeyi nasıl değerlendiriyorsunuz?’ diye. Şimdi soruyorum; Gazze’de 2 bin 500 kişiyi katletmek suretiyle bir devlet terörü estiren bu zatın el sallamasına nasıl bakıyorsunuz? Sanki tribünde insanlar onu çok heyecanla orada beklemişler gibi onlara el sallıyor ve hangi yüzle oraya gitti onu da tabi anlamakta zorlanıyorum. Bir defa siz o katlettiğiniz kadınların, yavruların hesabını verin. Aynı şekilde bakıyorsunuz Suriye’de 350 bin insan öldürüldü. Dünyanın şuanda kılı kıpırdıyor mu? Hala buna yönelik acaba bir adım atıyor muyuz, yok. Orada da bir devlet terörü estiren birileri işin başında duruyor. Ona karşıda en ufak bir kıpırdanma yok. Hala öldürsün devam etsin diye seyrediliyor. Buda manidar. Kahrını çeken kim? Türkiye, Lübnan, Ürdün… Bütün buralarda şuanda 2 milyon insan şuan bizde. Biz onlara bakıyoruz. Aynı şekilde Lübnan’da, Ürdün’de üç ülkede 5 milyon insan şuanda o ülkedekiler tarafından bakılıyor, besleniyor. Bize şuana kadar uluslararası camiadan bir destek var mı, yok. Gelen para bize 250 milyon dolar, yaptığımız harcama şuanda 5 milyar doları aştı. Neredeler? Sadece bize şunu söylüyorlar, “Gerçekten bu 2 milyona yakın insana yaptığınız ev sahipliği takdire şayandır. Sizi tebrik ederiz.’ Hep söyledikleri bu. Tamam da lafla olmuyor bu iş. Birazda şu yüklendiğimiz yükten ‘biraz da biz yüklenelim deyin böyle bir şey var mı?’ Yok. Bu gerçekler karşısında ben inanıyorum ki insanımız, vatandaşımız, milletimiz dünyaya bakışını da o noktada değerlendirecektir.”
“İSLAM DÜNYASININ ÜZERİNDE OYUNLAR OYNANIYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Batının iki yüzlülüğü ortada olduğunu belirterek, “Biz Müslüman olarak hiçbir zaman terörün yanında yer almadık. Katliamların yanında yer almadık ama bu katliamların arkasında ırkçılık yatıyor. Nefret söylemleri yatıyor. İslamofobi yatıyor. Lütfen bu konularda camilerimize saldıranlara karşı o ülkelerin yönetimleri tedbirlerini alsın. Bakın bunlar hep tahriktir. Bunlar boşuna yapılmıyor. Sultanahmet’e kadar gelip Sultanahmet’e polisimizi şehit edenler, aynı şekilde Dolmabahçe’de polis kulübesine saldıranlar, bunlar bir senaryonun neticesidir, eseridir ve İslam dünyasının üzerinde de oyunlar oynanıyor. Bunları da bilmemiz lazım” ifadelerini kullandı.