Dizinin büyüsünü anlamak için çekimlerin yapldığı Beykoz kundura fabrikasına gittim. Orada beni yapımcı aynı zamanda senarist Mehmet Bozdağ karşıladı. Kayserili. Ortaöğretimini memleketinde tamamladıktan sonra yolu Ankara Gazi Üniversitesi'ne düşüyor. Burada Meslek Eğitim fakültesine gidiyor fakat yarı dönemde bırakıp tarih okumaya başlıyor. Sosyoloji alanında mastır yapıyor. 26 yaşında Tekden Film şirketini kuruyor. Ardından ortaya Diriliş dizisi çıkıyor. İşte merak edilen her şey...
KİTAP DA YAZIYORUM
Proje fikri nasıl doğdu?
Osmanlı devletinin kuruluş sürecinin anlatılabilmek hep hayalimdi. Çünkü dünyanın en muhteşem hikayelerinden biri. 13. yüzyıl da üzerinde çok çalıştığım bir alan olunca TRT'de İbrahim Eren Bey ile “Böyle bir proje yapsak nasıl olur?” diye konuştuk. Onların desteğiyle çıktık bu yola. Eğer dizi olmasaydı bu dönemin romanını yazardım. Hali hazırda yazdığım bir kitap da var.
Dönem dizileri neden arttı?
Güçlü bir tarihimiz var ve insanlar ister istemez o eski parlak dönemlere hasret duyuyor. Bizim memlekette her birey, Fatih gibi olmak ister. Hal böyle olunca sinema ve televizyon dünyası buna kayıtsız kalamıyor. Tarihsel alanda çok zenginiz fakat senaryo sıkıntı yaşıyoruz.
ATLARI KENDİMİZ EĞİTTİK
Zorlukları neler peki?
Türkiye'de sinema ve dizi endüstrisi oluşturulamadı. Özellikle dönem dizilerinde atmosfer ve teknik eleman sıkıntısı var. Eğitimli atımız yok hâlâ. Biz projeye başlarken endüstri de kurmayı başarabildik. Atları bizzat kendimiz eğittik. Her oyuncunun bir atı oldu. Türkiye'de zannedildiği kadar televizyon sektörüne çok büyük bir destek yok. Sadece devleti kastetmiyorum, bireysel vatandaşın da çıkardığı zorluklar olabiliyor.
Bu kadar ilgiyi bekliyor muydunuz?
Vallahi beklemiyordum. Ne yalan söyleyeyim. Yayınlanmadan 3 hafta önce çok korktum. Aylarca uğraşıyorsunuz, izleyici 2 saatte ya beğeniyor ya beğenmiyor. Bu anlamda sektör çok acımasız. Reytingi fazla önemsemek istemedim. Çünkü kendi hayalimi televizyonda görmek istedim. Hâlâ şaşkınım. Ama bu ilgi daha da artacak.
FİLMİ DE GELİYOR
Mehmet Bozdağ, Diriliş dizisinin final bölümünün sinemaya aktarılacağını söyledi. Bozdağ, “Ara dönemde film yapacağız” dedi.
Engin Altan işin hakkını veriyor
Oyuncuların performansından memnun musunuz?
Çok memnunum. Hayalime kim uyuyorsa o oyuncuyu seçmeye çalıştım. Başrol oyuncusu Halime'yi yeni kazandırdık sektöre. Engin Altan Düzyatan tam hayalimdeki Ertuğrul. Hakkını veriyor.
Maddi boyutundan bahsetsek! Her bölüm kaça mal oluyor?
Bütçeyi söylemeyeyim ama şu ana kadar en çok para harcanan dizilerden bir tanesi. Ön hazırlığında çok ciddi para harcadık hem de çok fazla.
Kaç sezon sürecek?
3 sezon. Osman Gazi ile de devam edeceğiz. Böyle gidersek Orhan Gazi'nin dönemini bile izleyebilirsiniz. Dizi TRT'de yayınlanmaya devam eder. Çünkü bu projeye çok sahip çıktı. Onlar gönderene kadar beraber devam ederiz.
Şah Fırat sahnesi tamamen tevafuk
Şah Fırat operasyonunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Hükümetin bir stratejisi olduğuna inanıyorum. Bir kere Ahmet Davutoğlu gibi bir isim var. Aslında büyük senaryoyu biz bilmiyoruz, bu tür operasyonlar ifşa edilmez. Mutlaka arkasında büyük bir plan vardır. Devletime güveniyorum.
Sizin dizinin operasyonu önceden haber vermesi nasıl oldu, tesadüf mü?
Tabii ki de tesadüf. Konsept 13. yüzyıl ama bize o kadar benziyor ki! Hiçbir şey yapmamıza gerek yok. Aynı hadise bugün de devam ediyor. Bu topraklar bütün emperyal güçlerin iştahını kabartıyor. O sahnede bir tartışma vardı, repliği de yazan bendim zaten. Bir tevafuk oldu, çok da güzel oldu.
Ben de tarihçiyim ama destek alıyoruz
Dizinin müziği marş oldu neredeyse. Erdoğan konuklarını bu müzikle karşıladı, ne hissettiniz?
Bir kere Cumhurbaşkanımızın müziği kullanması, ayrı bir mutluluk kaynağı. Millet olarak nizam-ı âlem sevdamız var. Son 2 asırdır yaşadığımız yenilgiyi kabul edemiyoruz. Her gün yeniden dirilebilme hayalini kuruyoruz.
Tarihçilerden destek alıyor musunuz?
Ben tarihçiyim zaten. Sadece danışmanlık desteği alıyoruz.
Diğer tarihçilerden tepki geldi mi?
En nihayetinde insanız, hata yapabiliriz. Eleştirileri değerlendiriyoruz. Bazen aşırıya kaçıyor ama durum bu.