"Deniz’e açık görüş izni vermiyorlar. Kalın bir camın ardından telefonla görüşüyorsunuz. Geldiğinde saçlarını toplamıştı. Üstüne başına özen göstermeye çalıştığı belliydi. Geldikten beş dakika sonra ağlamaya başladı. Yüreğim dayanmadı ve görüşmeye ara verdim. Deniz’in içinde bulunduğu psikoloji moralimi bozdu. Deniz ’Ben mezarda gibiyim, insanlar beni ziyaret ediyorlar ve gidiyorlar, Allah kimseyi buraya düşürmesin’ diye düşünüyor. Nişanlısı iki kuş almış onlarla konuşuyor. Morali çökük olduğu için ona kitaplar verdim. Cezaevi anılarını yazmaya başlamış."
Seki’ye adil yargılanma hakkı tanınmadığını savunan Eyüboğlu, ünlü şarkıcının cezaevinde şarkı bestelemek istediğini ama kayıt cihazı yasak olduğu için bu isteğini yerine getiremediğini de anlattı.