"Müslümanlar olarak adeta dünyanın yükünü bizler omuzlarımızda taşıyoruz"
Dünyanın uzun süredir siyasi, sosyal ve ekonomi buhranlarla boğuştuğunu belirten Erdoğan, "Küresel sistemdeki fay hatlarının hareketlendiği hatta Suriye, Irak, Yemen Libya’da olduğu gibi devletleri altüst eden depremlerin yaşandığı bir dönemden geçiyoruz. Hepimiz bu kritik süreçten etkileniyoruz. Bugün dünya siyasetini meşgul eden krizlerin tamamı İslam ülkelerinde vuku buluyor. Müslümanlar olarak adeta dünyanın yükünü bizler omuzlarımızda taşıyoruz. Filistinli çocuklar, Arakanlı yetimler, Türkistanlı mazlumlar kendilerinin hiçbir dahli olmadıkları meselelerin acı sonuçları ile yüzleşmek zorunda bırakılıyor. Coğrafyamızdan yansıyan haberler, kalp denen kutlu cevheri taşıyan her insanı derinden yaralıyor. Vicdanların kabul edemeyeceği vahşetleri televizyonda gördükçe kahroluyoruz. Daha birkaç gün önce doğu Halep’deki sivillere hizmet veren son hastane de rejim ve destekçileri tarafından enkaza çevrildi. Son bir yıl içinde Akdeniz’in karanlık suları, 5 bin mazluma mezar oldu. Suriye ve Irak’taki savaşın Avrupa’ya göçe zorladığı on bin kayıp çocuğun nerede olduğu bilinmiyor. Bize her fırsatta insan hakları, demokrasi, özgürlük dersi veren ülkeler, kendilerine sığınan çocuklara dahi sahip çıkmaktan acizler. Onlara kapılarını açmıyorlar, aksine onları dikenli tellere mahkum ediyorlar. Bu salondaki her bir kardeşimin terörden çatışmalara kadar birçok ağır imtihanla yüzleştiğini biliyorum. Gördüklerimiz, duyduklarımız, okuduklarımız ve şahit olduklarımız karşısında zaman zaman umut pınarlarımızın kuruduğunun da farkındayım. Şundan emin olun. Her şey zıttı ile kaimdir. İmtihan ne kadar ağır ise, mükafat da o kadar büyüktür" şeklinde konuştu.
"Karanlık başlayan bir gecenin sabahı, Rabbim'in lütfu ile apaydınlık oldu"
Katılımcılara 15 Temmuz darbe girişimini de anlatan Erdoğan, "O gece silahlı kuvvetlerimizin içine sızmış bir avuç terörist, Pensilvanya’daki ele başlarından aldıkları emirler kendilerine milletimizin emaneti olan silahları, bizzat bu silahların sahibine yani millete çevirdiler. F16’larla, helikopterlerle, tanklarla, tüm silahlarla ölüm kusarak milletimizin iradesini gasp etmeye çalıştılar. FETÖ militanları tarafından 15 temmuz gecesi 248 vatandaşımız şehit edildi. 2 bin 193 insanımız gazi oldu. Karanlık başlayan bir gecenin sabahı, Rabbim'in lütfu ile apaydınlık oldu. Ülkemiz böyle bir tehlikeyi bertaraf ederek daha güçlü, özgür bir geleceğe yöneldi. F-16’lardan yağan bombalar ve silahla taranan millet hiçbir zaman onlardan kaçmadı. Tam aksine üstüne gitti. Çünkü onların üstüne giderken benim milletim şehadeti görüyordu. Onların üstüne giderken milletimin geleceğini, demokrasiye olan inancını görüyordu. Dünyanın her köşesinde milyonlarca Müslüman, tıpkı yüzyıl önce Çanakkale’de olduğu gibi bizler için dua etti, gözyaşı döktü. Sizin bu kadirşinaslığını asla unutmayacağız" ifadelerini kullandı.
"Bu örgüt günümüzün Neohaşhaşileridir"
Yabancı katılımcılara FETÖ konusunda uyarılarda da bulunan Erdoğan, şunları söyledi:
"İİİT üyesi ülkeler FETÖ’yü oy birliği ile terör örgütü ilan ettiler. FETÖ ve kendinin mehdi olduğu hezeyanına kapılan Pensilvanya’daki ele başı sadece Türkiye için değil, bir şekilde sızdıkları tüm ülkeler için büyük bir tehdittir. Bu örgüt bulundukları ülkelerde, o ülkelerin yöneticilerinin çocuklarını kendi okullarına okutuyor mu okutuyor. İleri gelenlerin çocuklarını okutuyor. Bu çocukların hepsi yarın o ülkenin üst makamlarında görev alacaklar. Belli yerlere geleceklerdir, hatta gelmeye başladılar. Bir devlet başkanı dostum, ‘yahu benim özel kalemime girmiş ben bilmiyordum, siz söyledikten sonra öğrendim.’ Bu ne demektir bomba hareme girmiş. En hassas yere girmiş. Dolayısıyla bir kardeşiniz olarak biz yaşadığımız bu darbeyi sizleri anlatmak zorundayız. Çünkü bizde 40 yıl çalıştılar. 40 yıl içinde silahlı kuvvetlerimize, polis teşkilatımıza, adalet teşkilatımıza sızdılar. Buralarda da bu darbe girişiminin adımın attılar. Bu örgüt günümüzün Neohaşhaşileridir. Eğitim, diyalog, hayır, hizmet gibi kavramların perdesini kaldırdığınızda göreceğiniz şey riyadır, iftiradır, hırsızlıktır, sapkınlıktır, kindir, kandır. Ülkemizde son yıllarda işlenen siyasi cinayetlerden terör hadiselerine kadar birçok hadisenin arkasında bu örgütün olduğunu artık daha iyi görüyoruz. Nasıl DEAŞ, PKK, EL Kaide, Bokoharam ile mücadele ediyorsak, FETÖ ile de aynı kararlılıkla mücadele etmeliyiz. FETÖ’nün bertaraf edilmesine yaşanan her gecikme, daha büyük sıkıntılara sebep olacaktır."