Engelli 6 çocuğundan birinin 1 yıldır Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi çocuk servisinde yoğun bakım servisinde tedavi gördüğünü ve tedavisinde kullanılan ilaçların devlet tarafından karşılanmadığını belirten Mardinli baba Orhan Öncü, ilaçların temini noktasında yetkililerin yardımını bekliyor.
OĞLUM ÖLÜYOR SESİMİZİ DUYUN
Mardin’in Artuklu ilçesi Aran köyünde ikamet eden Orhan Öncü (50), , 4’ü engelli 6 çocuğunu hayata bağlamak için geçim mücadelesi veriyor. Yaşları 15 ile 25 arasında değişen 4 engelli çocuğundan biri olan 15 yaşındaki Rojhat’ın ağır hastalık geçirdiğini ve bu yüzden 1 yıldır Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yoğun bakım servisinde tedavi gördüğünü belirten baba Öncü, çok zor günler geçirdiğini ifade ediyor.
Hastanede tedavi olan çocuğu için sürekli Diyarbakır’a gidip gelmek zorunda olduğunu, bunun yanında yurt dışından getirtilen ilaçların parasını ödemede zorluklar çektiğini dile getiren Öncü, yetkililere Oğlum ölüyor sesimizi duyun’ diye feryat ediyor.
EŞİ DİYARBAKIRDA KENDİSİ MARDİN’DE ENGELLİ ÇOCUKLARINA BAKMAK ZORUNDA
Oğlum bir yıldır Diyarbakır Eğitim ve Araştırma hastanesinde yattığını belirten Öncü,” Bir yıldır eşim onun başında duruyor. Orada annesi başında ben de evdeki engelli çocuklarıma bakıyorum. Çocuklarının dermanı Türkiye'de yok diyorlar. Çocuklarım tam engellidir. Bana çocuğum sağlamdır diyorlar. Çocuğumun ayağı yok, ayağı olmayan çocuğa ne yapabilirim. Doktorların bana söylediği senin işin zordur senin çocuğunun Türkiye'de ilacı yok. Ben ve annelerinden başka da hiç kimsemiz yok. Doktorlar çok nadir bir hastalık olduğunu söylüyorlar. Ne yapacağımı bilemiyorum.” dedi.
HASTA OĞLUNUN MAAŞINI KESMİŞLER
Oğlumun hastalığı henüz teşhis konulmadığını kaydeden Öncü,” Doktorlar Avrupa gibi ülkeler belki bu hastalığın teşhisini koyabileceğini söylüyor. Benim maddi durumum yok oğluma yuryt dışına götüremiyorum. Zaten oğlumun engelli maaşını da kestiler. Vücudun bütünlüğü tamam deniliyor. Ama ayağı olmayan bir çocukla ben hiçbir şey yapamam. Yürüyemiyor hiçbir yere gidemiyor çocuğum. Burada baba olarak evdekilere bakıyorum anneleri de fakültede diğer çocuğumun başında. İkimizin de eli ayağı bağlı hiçbir şey yapamıyoruz. Ne yapacağımızı da tam bilmiyoruz. Eğer benim çocuğuma devlet sahip çıkmazsa kim sahip çıkabilir. Benim durumum çok kritik. Çocuğum çok zor durumda sağlıklı düşünemiyoruz. Benim çocuklarım hasta ve teşhis konulamıyor çaresi Türkiye'de yok deniliyor. Benim isteğim bir an önce devletimizin sahip çıkıp bu duruma bir çözüm kavuşturmasıdır” şeklinde açıklamalarda bulundu.