CİNAYETİ ÖNCEDEN TASARLADI
İfadesinde cinayeti önceden tasarladığını belirten Z.B., Tokuş’un Deccal olduğunu ileri sürerek, "Öldürülmesi gerekiyordu. Ben daha önceden plan yaptım. Son 2-3 gündür sürekli rüyama giriyordu. Kendi kendime dedim ki, onu öldüreceğim. Olay akşamı eve gittiğimde küçük çocuğum ağlıyordu. Benim içime Ahmet Tokuş’un çocuğumu rüyasında korkuttuğu ve öldüreceği doğdu. Bunun üzerine dükkana gittim. Ahmet Tokuş beni sürekli ölümle tehdit ediyordu. Dükkana gittiğimde babamı Almanya’dan yeni gelen amcamın yanına gönderdim. Sonrasında Tokuş 1-2 defa kaçtı ancak Allah, melekleri vasıtasıyla bana onu öldürebileceğimi söyledi. Zaten Tokuş bana teslim oldu, hiçbir şey yapamadı. Bir süre direndiği için kafasına kürsüyle, kola kasası gibi aletlerle vurdum ama halen hareket ediyordu, bayılmamıştı. Bir ara kaçmaya çalıştı. Bu sırada melekler vasıtasıyla bana ilham geldi ve dışarı çıkarsa, tüm ailemi öldüreceği söylendi. Ben de madem bu bizi öldürecek ben onu öldüreyim dedim" diye konuştu.
"BU GÖREVİ ALLAH BANA VERDİ"
Tokuş’un bağırmaması için koli bandıyla ağzını kapattığını ifade eden Z.B., şunları söyledi:
"Önce parmağımla gözünü çıkarmaya çalıştım ne ettiysem gözlerini çıkaramadım. Bunun üzerine çay kaşığı aklıma geldi. Ancak gözüme tornavida ilişti ve her iki gözünü de çıkardım. Yavaş yavaş gözlerini çıkarırken hala hayattaydı. Sonrasında yavaş yavaş can verdi. Pişman değilim. Bu görevi Allah bana verdi, ben de yaptım."
Mahkeme heyeti, Z.B.’nin ‘Kasten adam öldürme, tasarlayarak öldürme, canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürme, beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi öldürme’ suçlamalarından tutuklanmasına karar verdi.