“İDDİANAMENİN HAZIRLANMASI İÇİN HER ŞEY HAZIR”
Van Barosu Başkanı ve ailenin avukatı Murat Timur, soruşturmanın üzerinden iki yıl iki ay gibi bir sürenin geçmesine rağmen hâlâ davanın açılmadığını belirtti. Herhangi bir iddianamenin düzenlenmediğini anlatan Timur, “Biliyorsunuz olayın soruşturma sürecinde de Valilik İl İdare Kurulu bu konuda soruşturmanın yapılması yönünde izin vermemişti. Biz Bölge İdare Mahkemesi’ne yapmış olduğumuz itiraz sonrası bu konuda soruşturma izni verildi. Soruşturma izni verildikten sonra cumhuriyet savcılığı soruşturmasına başladı. Bizim olaya ilişkin bilgi görgüsü olan tanıkları hazır etmemiz ve ifadeleri alındıktan sonra resmi kurumlardan bir takım bilgi belge istenmişti. Bunlar tamamen olaydan çok kısa bir sürede toplandı. Yaklaşık 1,5 yıldır dosya bir işlem yapılmadan beklemekte, aslında iddianame hazırlanması için bilgi, belge, tanıklar her şey dinlenmiş bitmiş ama 1,5 yıldır dosya beklemekte” dedi.
“MUHARREM’İN ÖLÜMÜ BÖLGEDE ÇOCUK ÖLÜMLERİNİ GÖRÜNÜR KILDI”
Dosyanın bekletilmesindeki esas mantığın, bu olayın bölgedeki çocuk ölümlerini görünür kıldığını anlatan Murat Timur, şöyle konuştu: “Biliyorsunuz bölgede de geçmişte aslında böyle sağlık hakkı gerçekleştirilmeyen birçok çocuk yaşamını yitirdi. Ancak çok vahim ve trajik olan bu olayın kayda alınmış olması, buradaki çocuk ölümlerini de görünür kıldı. Bu anlamda çok önemli bir dönemdir. Kamuoyunda bu ölüm biçimine ilişkin gösterdiği tepki, siyasileri de siyasi iktidarı da ciddi bir şekilde rahatsız etti. Ama dünyada çok önemli devlet, çok büyük devlet iddiasında olan Türkiye’de 21’nci yüzyılda bu şekilde, çuvalla çocuğun cenazesinin taşınması, bu çocuğa sağlık hakkını zamanında ve gerektiği şekilde sağlanmamasından dolayı bu şekilde trajik bir biçimde yaşamını yitirmesi hepimizin, bütün kamuoyunun vicdanını rahatsız etti.”
“YARGI SİYASAL TARTIŞMALARDAN ETKİLENEREK HAREKET EDİYOR”
Yargının siyasal tartışmalardan uzak bir şekilde hukuki anlamda etkin ve adil bir soruşturma yaparak, toplum vicdanını rahatlatması gerektiğini de anlatan Murat Timur, şunları söyledi: “Yargılamanın, yargının siyasal tartışmalardan tamamen uzak bir biçimde hareket etmesi gerekiyor. Bu noktada da aslında yargının yaptığı son dönemde sürekli vurguladığımız bir nokta, yargı siyasal tartışmalardan etkilenerek hareket etmekte. Burada da kamuoyundaki tartışmalarla birlikte siyasi iktidarın da bu konudaki sorumluluğu tartışılırken, bu tartışmaların önüne geçmek için cumhuriyet savcılarının bu konuda temkinli yaklaştığını, dosyayı sürüncemede bıraktığı, davayı açmamak için davayı sürüncemede bırakmak için çok büyük çaba harcandığını söylemek gerekiyor.”
“GEREKİRSE HUKUKSAL SÜRECİ ANAYASA MAHKEMESİ VE AİHM'DE DEVAM ETTİRECEĞİZ”
Olayda sorumluluğu olanlarla yargı önünde mutlaka hesaplaşacaklarını da anlatan Murat Timur, sözlerine şöyle devam etti: “Dosyadaki delille birlikte Bölge İdare Mahkemesinin soruşturmanın iznini kaldırması yönündeki kararında çok açık vurgulandığı üzere burada kamu görevlilerinin bazı kurumların küçük Muharrem’in yaşamını yitirmesinde sorumlu oldukları çok net bir şekilde tespit edilmiş. Dolayısıyla burada sorumluluğu bulunan kişilerle ilgili yargı önünde biz hesaplaşacağız. Yargıda bunun sorumlularının elbette cezalandırılması yönünde talepte bulunacağız. Hukuk mücadelesini aile ile birlikte sonuna kadar sürdüreceğiz. Bu kişilerin sürüncemede bıraktığı kamuoyunun bu konudaki duyarlılığının azalmasını bekleyerek, bu davayı açmamak hukuki açıdan kabul etmek mümkün değil. Yakın dönem içerisinde bununla ilgili dava açılmazsa biz hukuksal süreci Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde devam ettireceğiz.”
“DAVANIN BİR AN ÖNCE AÇILMASINI VE SONUÇLANMASINI İSTİYORUZ”
Muharrem’in amcası Abdurrahman Taş ise, “Biz aile olarak davanın açılmasını bekliyoruz. İki yıla aşkındır dava açılmadı. Dosyadaki deliller, ifadeler hazır olmasına rağmen dava açılmadı. Bizde bu konuda davanın bir an önce açılıp sonuçlanmasını istiyoruz. Aile olarak beklentimiz budur” dedi.
OLAY
Van'ın Gürpınar ilçesinin Yalınca köyü Çeli mezrasında oturan Taş ailesi, rahatsızlanan 1,5 yaşındaki çocuklarını yolların kapalı olması nedeniyle hastaneye götüremedikleri için kaybetmiş ve cenazesini otopsiye getirmek için de çuvala koyarak sırtlarında taşımıştı.