ETİ MADEN YILIN İHRACATÇISI
Gecede 8 kategoride 19 firmaya ihracat yıldızları ve teşvik ödülleri verildi. Ödül alan firmalar tek tek okunarak firma yöneticileri sahneye davet edildi. Firmalara ödüllerini programı düzenleyenler taktim etti. 19 firma içinden Eti Maden İşletmeleri ise yılın ihracatçısı seçildi. Eti Maden İşletmeleri adına ödülü firmanın genel müdürü Orhan Yılmaz, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın elinden aldı. Gecenin açılış konuşmasını yapan Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ, " Bu akşam bizleri bir araya getiren ihracatın yıldızları, dile kolay 14. yılındayız. Bu ödüller Türkiye'nin 2001 krizinden ihracatla krizi aşmak için o koşullarda çabaladığı dönemde tasarlandı. Taktir edersiniz ki 14. yıla ulaşmak çok kolay değil. Desteklerini esirgemeyenlere teşekkür ediyorum" dedi.
DOLARDAKİ YÜKSELME EKONOMİYİ DARALTTI
Gecede konuşan TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, dolardaki yükselmeyi değerlendirerek, "Değerli konuklar dünya ticaretinin daraldığı bir dönemden geçiyoruz. Doların tüm dünyada değer kazanması özellikle Euro karşısında yukarılara tırmanması tüm dünya ticaretini değer bazında olumsuz etkiledi. İlk 2 ayda dünya ticareti yüzde 9.1 daraldı. Buna rağmen ilk 2 ayda Türkiye'nin kaybı yüzde 3.4, ilk 4 ayda ise Türkiye'nin kaybı 5.4 oldu. Dolayısıyla Türkiye bu anlamda tüm dünyadan pozitif anlamda ayrılmış durumda. Aslında bu rakamlar Türkiye'nin dünya dış ticaretinde pazar payı kazandığını bize gösteriyor" diye konuştu.
İHRACAT İTİCİ VE SÜREKLEYİCİ GÜÇ
Ödül töreninde konuşan Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ihracatın ekonominin itici gücü ve sürekleyici unsuru olduğunu ifade ederek, "Değerli konuklar değerli katılımcılar ihracat bizim ekonomimizin itici gücü ve sürükleyicidir. Bizim ekonomik yapımız ancak yatırım yaptığımızda ürettikçe ihraç ettikçe ve buna dayalı bir büyüme elde ettikçe sağlıklı işliyor. Belki iç tüketimde önemli ama sadece iç tüketim yoluyla büyüme maalesef bizim sürdürülebilir büyümeyi getirmiyor. Son bir kaç yıldır biz daha büyük büyüme oranlarını yakalayabilirdik. İç tüketime özellikle tüketici kredilerine ön açıcı yol verici bir politikayla belki 1, 2, 3 puan daha yüksek olabilirdi büyümemiz. Ama bunu yapmadık. Özellikle dünyada likitenin daralacağı azalacağı ve pahalanacağı bir dönemde iç tüketime dayalı bir büyüme modeli Türkiye'nin ancak ve ancak cari açığını artırır. Cari açığın finansmanında daha zor olacağı bir döneme girerken Allah korusun ülkemiz farklı risklerle karşı karşıya bırakabilir. Biz bunu tercih etmedik. Tüm kurumlarımızın beraber ve ortak hareketiyle BDDK'sı, TMSF'si, Merkez Bankası, hazinesiyle hep beraber. Büyümemizin yeniden dengelenmesini sağladık" dedi.
EKONOMİNİN DENGELENME YILI
2012, 2013 ve 2014 yıllarında ekonominin yeniden dengelemeye başlandığını kaydeden Babacan, "Biliyorsunuz 2010 ve 2011'de Türkiye ekonomisi arka arkaya yüzde 9 ve yüzde 9 büyüdü. Ama 2011 sonuna geldiğimizde cari açığımızda milli gelirimizin yüzde 10'a denk geldi. Orada bir başka dünya rekoru kırdık. Dolayısıyla 2012, 2013 ve 2014 yılları bizim ekonomimizin yeniden dengelenme çabasını verdiğimiz yıl oldu" ifadelerine yer verdi.
MİKRO EKONOMİK REFORMLAR
Türkiye'nin cari açığı kapatmak için mikro ekonomik reformları yapmaya ihtiyacı olduğuna dikkat çeken Ali Babacan, "Türkiye'nin özellikle mikro ekonomik reformlar alanında yapması gereken çok iş var ve ancak bu alanda Türkiye başarılı olduğu sürece gerçekten bu carı açık sorunumuzu çözeceğiz. ve gerçekten sadece miktar olarak değil aynı zamanda nitelik olarak da daha iyi bir ihracat pozisyonuna sahip olacağız" açıklamasında bulundu.