Konuya ilişkin açıklamada bulunan Prof. Dr. Adnan Öktem, “Bilindiği gibi Ay, Dünya'nın etrafından dairesel bir yörüngede dolanmıyor. Yani elips dediğimiz biraz basık bir yörünge. Uzaklığı sürekli değişiyor. Bu en uzak olduğunda 405 bin kilometre en yakın olduğunda da 360 bin kilometre civarındadır. Bu geceki süre Dolunay adı verilen olayda ise Ay, dünyaya en yakın olduğu konumdan oldukça daha fazla yakın konumda olacak. Yani Ay bizden 356 bin 460 kilometre uzakta olacak. Bu durumda tabi görünür çapı biraz daha fazla olacak. Ve yüzde 14’lük bir büyüme söz konusu olacak. Tabi yaklaştığı için güneş ışığını da yansıtıyor. Biraz daha yakına gelince parlaklık kuvveti yüzde 30 dolayında artacak” dedi.
“Dolunay’ı güneş battığında doğu ufkunda göreceğiz” diyen Prof. Dr. Öktem, “Bu bakımdan Güneş'in batış anını kollamak gerekir. Güneş battıktan sonra Dolunay'ı veya Süper Ay'ı görme imkanımız olacak. En son 1948 yılının Ocak ayında böyle bir olay yaşanmıştır. Bundan sonra 2034’ün yine Kasım ayında olacak ancak sanırım bu kadar yaklaşmayacak. Zaten büyüklüğünü gözle fark etmek pek mümkün olmayacak. Ancak 15 gün önce çekilmiş bir görüntü ile bugün çekilen bir görüntü karşılaştırıldığında aradaki fark ortaya çıkacak. Ama dün Ay'a bakanlar ile bugün bakanlar o ayrımı yapamayacak. İnsanlar, 'kocaman bir şey olacak' diye bekliyor ancak böyle bir şey olamayacak. Ancak ufka yakın olduğunda ufukla mukayese ediyorsunuz oradaki evlerle ağaçlarla. Açısal çapı yarım derece ama ufukta biraz büyük gibi duruyor. Yukarıya gelince ışığı da arttığı zaman sanki daha küçük gibi görünüyor. Aslında öyle bir durum yok. Tamamen hissi ve göz yanıltıcı bir olaydır” şeklinde konuştu.
25 Kasım 2034 yılında tekrar bir Süper Ay evresinden geçeceğimizi belirten Öktem, “Öyle bir yakınlaşma olacak. Hesaplar öyle gösteriyor. Ancak sanırım bu akşamki kadar yaklaşmayacak. Çekim etkisi ancak etkili olabilir. O da aynı hizada olunca biraz fazla oluyor” dedi.