"77 MİLYONUN ALIN TERİYLE..."
Türkiye’nin dünyada son 12 yıl içinde hızla büyüyen bir ülke olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, bu hızlı büyümenin istikrarlı büyümesindeki en önemli faktörlerden birisinin de ’bütçe disiplini’ olduğunu ve bu konuda Maliye Bakanlığının ciddi bir tecrübe birikiminin olduğunu ifade etti. Davutoğlu, Türkiye’nin ekonomik potansiyeline bakıldığında sabit veriler olarak çok dinamik bir nüfusun olduğunu ancak Türkiye ekonomisinin temelde kaynak itibarıyla birçok farklı ekonomilerden farklı olarak doğalgaz ve doğal kaynaklardan büyük sermaye üreten bir ülke olmadığını dile getirdi. "Bugün AB üyesi birçok ülkede görüldüğü gibi bir kriz anıyla karşılaşıldığında bazen yüz milyar euroları bulan kaynak aktarımının olduğu bir ülke değil" diyen Davutoğlu, "Biz, ne elde ediyorsak ne kadar ekonomik büyüme gerçekleştiriyorsak bunu kendi emeğimizle, 77 milyonun alın teriyle gerçekleştiriyoruz. Bu anlamda da en önemli konu insan kaynağımızın katma değerinin artırılması. Bugün de burada ele aldığımız konuların başında sürdürülebilir ve 2023 hedeflerine ulaşılabilir bir kalkınma için katma değerin artırılması ve ekonominin daha teknoloji yoğunluklu, insan unsuruna dayalı bir özellik kazanması. Bu çerçevede ekonomide ele aldığımızı konular iki çerçevede toparlanabilir. Bir; kaynakları nasıl artıracağız, yani mali kaynakları? İkincisi harcarken nasıl tasarruf edeceğiz? Kaynaklarımızın önemli bir kısmı vergi gelirlerinden geldiği için, ülke vatandaşlarının helal kazançlarından, alın terlerinden geldiği için en önemli husus bunun vergi adalete bağlamında bütün toplum kesimlerine eşit şekilde dağılmasını sağlayacak birtakım tedbirlerin alınması ki bu kayıtdışıyla mücadeleyi önemli bir konu haline getirir. Kayıtdışı ekonomi olduğu zaman aslında birileri kar ediyor görünüyor ama toplumun genelinde bakıldığında kayıt içi çalışıp da dürüst çalışanlar cezalandırılmış oluyor. Madem ki 77 milyon vatandaş olarak madem ki kalkınmak istiyoruz hepimiz bu çerçevede eşitlikçi bir yaklaşımı kabul etmesi lazım. Bu çerçevede Maliye Bakanımız ve ekibinden kayıtdışı ile mücadele konusunda bir stratejik plan hazırlamaları konusunda bir stratejik plan hazırlaması konusunda talimat verdim. Muhtemelen önümüzdeki birkaç ay içinde bizzat benim de bulunacağım çalışmalarda kayıtdışı ekonominin ekonomik faaliyetler içindeki oranının düşürülmesi yönünde ciddi bir çalışma yapacağız. Bunu yaparken bir yandan da küçük girişimcileri KOBİ’leri teşvik edici anlamında da çalışmalar yürüyecek. Ümidimiz ve hedefimiz halkımızın hükümetimizin tespit ettiği 2023 hedefleri doğrulltusunda yaptığı çalışmalara sahip çıkması” diye konuştu.
Kayıtdışı ekonomiyi tasfiye etmeye dönük tedbirlerin alındığını anlatan Davutoğlu, "Bütün halkımızın bu tedbirleri çağrısında bulunurken diğer taraftan da devletin ve kamu yönetiminin tasarrufa dönük ve israftan kaçınan bir strateji belirlemesi önemli. İkinci ayağı bu çerçevede kamuda resmi alanda ne kadar israfa dönük faaliyet varsa ya da çalışma bunların denetim altına alınması. Eğer bir milletin üreten kesimi vergi ödeyen kesimi bazı imkanlara sahip değilse bürokrasi ya da devlet yönetenler bu imkanlara sahipse bu da sürdürülebilir ve ahlaki bir durum değil. O bakımdan devletin elindeki sosyal tesisler, lojmanlar, konutlar ve en önemlisi bina ve taşıtlarla ilgili kapsamlı bir envanter çalışması yapılması talimatı verdim. Son dönemde özellikle Bakanlıklarımızın ihtiyaçtan kaynaklanıyor devletin ihtiyacı, personel ihtiyacımız artmıştı, artırdık. Bunu öylesine planlamamız lazım ki personel ihtiyacından kaynaklanan artışın ülkenin ekonomik dengelerini sarsmaması, ayrıca personelin niteliksel katkısının göz önüne alınması lazım. Personel sisteminde de ciddi bir gözden geçirmeye ihtiyaç var. Bu bakanlıklarımızın son dönemde özellikle yöneldikleri kiralamadan kaynaklanan ek maliyetlerin giderilmesi yönünde ciddi bir tedbir düşünüyoruz. Taşıt kiralanmasından bina kiralanmasına kadar israfa dönük her türlü faaliyete bu anlamda denetim altına almayı, mümkün olduğu kadar kamu taşıtlarındaki sayısal artışın, kamu binalarındaki kiralanma bedellerindeki artışın ciddi şekilde aşağı çekilmesi, alın teriyle gelen vergi gelirlerin en doğru yerde kullanımının sağlanması için de iki ayaklı bir projeyi böylece hayata geçirmiş olacağız" şeklinde konuştu.
Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bir taraftan kayıtdışı ekonomi kalmayacak şekilde bir strateji diğer taraftan kamuda israfları minimize edilecek ve kamunun elindeki atıl bütün kapasiteyi, sadece belki bir ay kullanılan sosyal tesisler, önümüzdeki dönemde kamunun elindeki bütün mal varlığının en şeffaf ve en eski tabirle idareli ekonomik şekilde kullanılması için elimizden geleni yapacağız."
"DEVLET ŞANS OYUNLARI ALANINDAN TÜMÜYLE ÇEKİLMELİDİR"
Özelleştirme konusunun da kapsamlı şekilde ele alındığını belirten Davutoğlu, "Belli alanlardan çekilmesi artık bir zarurettir. Devlet şans oyunları alanından tümüyle çekilmelidir. Bunlar kendi özelleştirme çerçevesinde başlatılmış olan çalışmalar ileri aşamalara götürülecek. Özelleştirme bizim son dönemdeki kalkınmamızda aslında ciddi bir kaynak sağladı. Özelleştirmeyle ilgili önümüzdeki dönem atılacak adımları da ele aldık. Özelleştirmeden gelecek kaynağın en verimli şekilde üretken alanlara sevki konusunda da çalışmalar yapılacak. Yeni gelir vergisi kanun tasarısı son aşamaya gelmişti. Bu konuda bir çalışma yapılmıştı, bu yolla da dolaylı ve dolaysız vergiler arasındaki orantısızlığı giderecek tedbirleri de alacağız" diye konuştu.
Önümüzdeki Kasım ayında kayıtdışı ekonomiyle mücadele stratejisinin açıklanacağını belirten Davutoğlu, bütün bu çalışmaları tamamlayıp kamuda yapılacak tasarrufla ilgili de nihai adımların atılacağını dile getirdi.