Başbakan Davutoğlu, New York’taki temasları kapsamında Dış İlişkiler Konseyi’nin Yıllık Kurumsal Konferansı’na onur konuğu olarak katıldı. Burada yaptığı konuşmasında Türkiye ve dünya gündemindeki pek çok konuya değinen Davutoğlu, öncelikli olarak Türkiye’nin mevcut ekonomik durumundan bahsetti ve hedefleri anlattı. Başbakan Davutoğlu daha sonra dinleyicilerden gelen soruları da cevaplandırdı.
Davutoğlu, “Turizm'de çok büyük ilerlemeler kaydettik. 12 yıla baktığımız zaman yapısal alanda birçok reform yapıldığını görüyoruz ve istatistikler de gerçekten çok iyi. Mali disiplin devam ediyor. Enflasyon Kasım’da düştü. 2023 hedeflerine yürüyoruz. Endüstri, alt yapı ve yatırımda değişikliğe gitmek, daha fazla katma değer oluşturmak istiyoruz. Kasım ayında bu nedenle 25 yapısal değişiklik açıklaması yaptık. Türkiye AB’de en hızlı büyüyen ikinci ekonomi ve OECD ülkeleri arasında da en hızlı büyüyen üçüncü ülke. Türkiye Avrupa’dan 3 kat fazla büyüdü” diye konuştu.
Sunucunun bir sorusu üzerine ifade özgürlüğüne değinen Davutoğlu, “Benim için önemli olan şey ifade özgürlüğüdür. Ama düşünce ve ifade dedim, aşağılama demedim. Empati duygusu çok önemli. İnançlar ve bazı değerler bizim kimliğimizin parçasıdır. Eleştiri hakkına saygı duyulmalı ancak bu hakarete varmamalı” ifadelerini kullandı.
“MERKEZ BANKASI OLDUKÇA BAĞIMSIZ ÇALIŞIYOR”
Başbakan Davutoğlu, Merkez Bankası’nın bağımsızlığına ilişkin soruya “Merkez Bankası oldukça bağımsız çalışıyor” cevabını verdi. Merkez Bankası’nın uygulamalarının hükümetin politikalarını etkilediğini de söyleyen Davutoğlu, aynı zamanda hukuki çerçeve içerisinde çalıştığını da dile getirdi.
“İÇ GÜVENLİK PAKETİ AB GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN DIŞINA ÇIKMIYOR”
Başbakan Davutoğlu, iç güvenlik paketine ilişkin olarak ise “İç güvenlik paketi güvenlik ve özgürlükleri korumak için hazırlandı. Pakete baktığınızda AB güvenlik tedbirlerinin dışına çıkılmadığını görürsünüz” açıklamasını yaptı.
AB ÜYELİĞİ
Başbakan Davutoğlu, “Sizce kariyeriniz içerisinde Türkiye AB’ye girecek mi?” sorusuna, “Bu iki tarafın da iradesine bağlı. Bana sorarsanız ben Türkiye’yi AB’de görmek istiyorum” cevabını verdi.
IŞİD’LE MÜCADELE
IŞİD’le mücadele konusuna da değinen Başbakan Davutoğlu, IŞİD’in bir tehdit olduğunu ancak yok edilse bile başka bir terör örgütünün ortaya çıkacağını söyledi. Davutoğlu, Esad rejiminin Özgür Suriye Ordusu'nu bombaladıktan sonra, muhaliflerin boşaltmak zorunda kaldığı bölgelere IŞİD’in yerleştiğini belirterek, Türkiye sınırının Suriye tarafının yüzde 60’ının IŞİD kontrolü altında olduğunu dile getirdi.
Türkiye’nin IŞİD’le mücadele kapsamında kara birlikleri göndermesinin söz konusu olmadığını kaydeden Başbakan Davutoğlu, “ABD ve Avrupa kara birliği göndermiyor. Biz niye gönderelim” dedi.
Davutoğlu açıklamasında, “IŞİD’e sanki bir orduymuş gibi davranılıyor. IŞİD Irak ordusunun silahlarını ele geçirdi. Ilımlı güçleri daha önce eğitseydik IŞİD bu hale gelmezdi. Sınırda uçuşa kapalı ve güvenli bölge oluşturulmalı” ifadelerine yer verdi.
IŞİD militanlarının yalnızca Türkiye’den değil başka ülkelerden de Suriye ve Irak’a geçiş yaptıklarını vurgulayarak, “IŞİD’e katılma şüphesi olanlar kendi ülkelerinde durdurulmalı” diyen Davutoğlu, “Sanki sadece Türkiye üzerinden yabancı savaşçılar geçiyor gibi bir yargıya varmak çok yanlış” ifadelerinde bulundu.
Sınırların tamamen kapatılmasının da mümkün olmadığını çünkü bundan Türkiye’ye sığınmak isteyen mültecilerin de zarar göreceğini dile getiren Başbakan Davutoğlu, “Biz açık kapı politikası uyguluyoruz. Sınırı tamamen kapatırsak mültecileri de alamayız. Açık kapı politikasını insani olarak uyguluyoruz” şeklinde konuştu.
Davutoğlu ayrıca IŞİD tehdidi nedeniyle Esad’a meşruiyet kazandırılamayacağını da sözlerine ekledi.
Türkiye’de El Kaide gibi grupların, Türkiye’deki İslam anlayışının gerçek İslam olması ve hoşgörü anlayışının yaygın olması nedeniyle yeşeremediğini dile getiren Davutoğlu, “Türkiye son 30 yılda terörizmden yeterince zarar gördü” dedi.