ANKARA (AA) - Ukrayna'nın Ankara Büyükelçisi Andrii Sybiha ve Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkan Yardımcısı Ahtem Çiygöz, Kırım'ın Rusya tarafından ilhak edilişinin 5. yılında AA muhabirlerine değerlendirmelerde bulundu.
Sybiha, bu yıl Kırım'ın ilhakının 5. yılı olduğunu hatırlatarak, "Yaptırımların artması, uluslararası dayanışma ve baskı Kırım'ın ilhakını sonlandıracaktır. Böyle bir vakanın tekrarlanmaması için uluslararası bir dayanışmaya ihtiyaç var. Sadece bu şekilde saldırgan bir devleti durdurabiliriz. Rusya 5 yıl önce Ukrayna topraklarına ait Kırım'ı işgal etmeye karar verdi. Özellikle 16 Mart 2014'te Kırım'da silahlar altında yasa dışı bir referandum gerçekleştirildi. 5 sene önce, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra ilk defa Avrupa'da tesis edilmiş güvenlik sistemi bozuldu. İlk defa güç kullanılarak bir Avrupa ülkesinin sınırları değiştirildi. Bu işgal, Karadeniz bölgesindeki güç dengesini bozdu ve bölgedeki ülkeleri de etkiledi. Karadeniz kesinlikle barış içinde birleştirici bir deniz olmalıdır." değerlendirmesinde bulundu.
Uluslararası kamuoyuna söz konusu işgale rıza göstermeme çağrısında bulunan Sybiha, "Rusya'nın bağımsız bir devletin topraklarını işgal ettiğini" söyledi.
"Türkiye ve Erdoğan'a minnettarız"Türkiye'de çok fazla Kırım Tatarı'nın yaşadığını belirten Büyükelçi Sybiha, "Türkiye Cumhuriyeti Ukrayna'nın toprak bütünlüğü ve egemenliğine her zaman destek vermektedir. Biz bu konuda Türkiye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a minnettarız çünkü onun yardımlarıyla Kırım Tatar meclisinin iki lideri Ahtem Çiygöz ve İlmi Ümerov serbest bırakıldı. Kremlin rejimi tarafından hapse atılan 70'i aşkın Ukraynalı siyasi mahkum var. Bundan sonraki süreçte, söz konusu siyasi mahkumların serbest bırakılması hususundaki çalışmalarımızda stratejik ortağımız ve dostumuz Türkiye'nin desteğine inancımız tam." ifadelerini kullandı.
Büyükelçi Sybiha, şöyle devam etti:
"Avrupa Birliği ve NATO'nun Kırım'ın ilhakı konusunda uyguladığı baskı ve yaptırımların ne kadar etkili olduğunu görüyoruz. Ortak bir tutum, saldırgan devleti durdurabilir. Bu irade, refah içinde yaşayan bir ülke inşa etmemize de yardımcı olacak. Tüm bunlar gerçekleştirildiğinde Kırım'ın özgür olacağı günü görebiliriz."
KTMM Başkan Yardımcısı Çiygöz de Ukrayna ve Türkiye'nin Kırım meselesini sürekli gündemde tutmaya çalıştığını ifade etti.
Avrupa Birliği'nin, 2014 yılından bu yana Kırım’ı ilhak eden Rusya’ya yaptırım uyguladığını hatırlatan Çiygöz, "Ukrayna’nın bugün Rusya'ya güçlü cevap vermesi, Avrupa’nın destekleriyle oldu. Uluslararası toplumun yardımına muhtacız. Özellikle Türkiye, ABD ve Avrupa’dan aldığımız yardımlar Rusya’ya baskının artmasını sağladı." şeklinde konuştu.
Kırım halkının işgalden dolayı büyük acılar çektiğini belirten Çiygöz, "Bizim gücümüz arttıkça dostlarımız da artacak." dedi.
Moskova yönetiminin baskıcı politikalarına rağmen Kırımlıların protestolara devam ettiğini söyleyen Çiygöz, "İşgalin sonlanacağına inanıyorum, bunun için mücadele ediyoruz." ifadelerini kullandı.
"Kırım’da insanların birinci önceliği canını kurtarmak"Kırım'da insani durumun hızla kötüye gittiğini vurgulayan Çiygöz, "Rusya bölgede demografik değişimler yaptı, bu süreçte birçok insan kaçırıldı veya öldürüldü. Yüzlerce Kırımlı Rusya topraklarında tutuklandı veya cezai yaptırımlara maruz kaldı." dedi.
İşgalin Kırım Tatarlarının ve Ukrayna halkının tarihi ve kültürel değerlerini yerle bir ettiğini savunan Çiygöz, "Kırım’da insanların birinci önceliği canını kurtarmak, ekonomik ve sosyal meseleler çok sonradan geliyor. O yüzden insanlar bir an önce işgalden kurtulmanın yolunu arıyor." diye konuştu.
Rusya'nın Kırım'ı yasa dışı ilhakıRus yanlısı Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç'in 2013'ün sonlarında, AB Ortaklık Anlaşması'nı imzalamayacağını açıklamasıyla başkent Kiev'de Batı yanlılarının başlattığı protestolar, yönetimin devrilmesine neden olmuştu.
Yaşanan bu gelişmelerin ardından Kırım sokaklarında, meydanlarında, "yeşil adamlar" olarak adlandırılan askeri kıyafetli, eli silahlı kişiler kol gezmeye başlamış ve bu silahlı kişiler kamu binalarını işgal etmişti. Rus yanlısı, eli silahlı grupların işgal ettiği yerlerden birisi de parlamento binası olmuştu.
Ukrayna'ya bağlı Kırım Özerk Cumhuriyeti Parlamentosu yarımadanın geleceğini kararlaştırmak üzere 6 Mart'ta toplantı yapma kararı almış ve "yeşil adamlar"ın kontrolündeki parlamentodan "Kırım, Ukrayna'nın bir parçası olarak mı kalsın yoksa Rusya'ya mı bağlansın" sorusunun yöneltileceği referandum kararı çıkmıştı.
Kırım Tatar Milli Meclisinin boykot kararı aldığı referandum, 16 Mart 2014'te yapılmıştı.
Bu süreçte Rus yanlısı olmayanlara baskı uygulayan, binlerce Kırım Tatarı ve Ukraynalının evlerini terk etmesine neden olan "yeşil adamlar"ın kontrolündeki sözde referandumda, Kırım'ın Rusya'ya bağlanması yönünde karar çıktığı açıklanmıştı.